Türk Siyasetine ‘Adalet’ ve ‘Kalkınma’ Mührü

AK Parti, sadece bir siyasi hareketin değil, bir milletin yeniden diriliş hikayesinin de adıdır. 14 Ağustos 2001’de yola çıkarken iki kavramla başladı süreç; Adalet ve Kalkınma.

Cumhurbaşkanımız Erdoğan’ın liderliğinde, her iki kavram da Türkiye’nin hem iç barışını, hem de küresel iddiasını şekillendiren iki temel sütun haline dönüştü. Cumhurbaşkanımızın güçlü, kararlı ve vizyoner liderliğinde geçen 23 yılda, Türk Siyaseti uzun zamandır hapsolduğu dar sınırlarını aşarak, bir medeniyet yürüyüşüne dönüştü. Bu nedenle, 21. Yüzyıl’ın ilk çeyreğine vurulan ‘mühür’ bir ‘iktidar süresi’ni değil, ‘dönüştürülen tarih’i tanımlıyor.

AK Parti’nin ‘Adalet’ anlayışı klasik anlamda bir hukuk reformuyla sınırlandırılamaz.

Bu kavram, vesayet odaklarını tek tek bertaraf eden, milli iradeyi merkeze alan bir demokrasi mücadelesini temsil eder. 2000’lerin başında siyaseti kuşatan dar kalıpların, bürokratik imtiyazların ve ideolojik tahakkümlerin birer birer tasfiye edilmesi anlamına taşır.

Cumhurbaşkanımızın güçlü ve kararlı liderliğinde ilerleyen bu süreç, yalnızca Türkiye’de değil, dünya siyasetinde de bir adalet çağrısı olarak yankılanmaktadır. Sayın Cumhurbaşkanımızın ‘Dünya 5’ten büyüktür’ çağrısı, son 12 yılda yükselen bir ‘evrensel adalet manifestosu’na dönüştü. Bugün Türkiye, Gazze’den Afrika’ya, Balkanlar’dan Asya’ya kadar uzanan geniş bir coğrafyada küresel vicdanın sesi olarak öne çıkıyorsa, bu 23 yıllık kararlı bir ‘Adalet’ mücadelesinin eseridir.

Yazının devamı için TIKLAYINIZ!

@ParaBorsaNet'i X'te Takip Et!

ÖNEMLİ HABERLER VE GÜNCEL PİYASA YORUMLARINI KAÇIRMAMAK İÇİN BURAYA TIKLAYARAK HEMEN X'TE BİZİ TAKİP EDİN!