Erdoğan bize Orban çekebilir mi?

Hafta sonunda yapılan seçimlerde, Macaristan’da Putin hayranı Viktor Orban dördüncü kez zafere erişti. Sırbıstan’da ise Müslüman düşmanı, faşist ve Bosna-Hersek Cumhuriyeti’ni parçalamak isteyen Aleksandar Vucic tulum çıkardı. Pazartesi YouTube’da başlayan “Dikkat edin, Millet İttifakı’nın sonu da Orban’a karşı yarışan Altılı Muhalefet gibi olmasın” uyarıları bugün hala basında gırla gidiyor.

Macaristan’daki durumu anlatmak için değerli abim Mehmet Y. Yılmaz’ın T24.com.tr’de yayınlanan “Türkiye muhalefeti için Macaristan dersleri” makalesine başvurdum. Ancak, FÖŞ’ün naçizane anti-tezi Sayın Yılmaz’a cevaben değil, tüm Erdoğan = Orban benzetmesinden çekinenler için ilaç .

Yılmaz şunları kaydediyor:

“Seçim öncesi araştırmalarda, iktidar ve muhalefet ittifakları arasındaki fark en fazla iki puan olarak çıkıyordu. Bir araştırmanın güven aralığı içinde yani.

Araştırmalardan çıkan sonuç ile sandık sonuçlarının arasındaki fark, araştırmalarda yüzde 16’ya kadar çıkan “kararsız seçmenlerin” tercihleri ile oluştu.

Macaristan’da da Türkiye’de olduğu gibi medyanın önemli bölümü hükümetin kontrolü altında.

Başbakan Orban’ın seçimde devlet olanaklarını sonuna kadar kullandığını, seçimden önce seçim yasasını değiştirdiğini de hatırlatayım”.

Türkiye’nin aynısının tıpkısı değil mi? Sayın Yılmaz ardından Türk muhalefeti açısından çıkartılması gereken dersleri sıralıyor.

“Bugün seçim olsa” araştırmalarına bakıp, seçimi çantada keklik gören muhalefet partilerinin Macaristan örneğinden çıkaracakları dersler var.

Bir numaralı ve en önemli ders, muhalefetin Başkan adayının popülaritesi ile ilgili.

İki numaralı ders ise Orban karşıtlığına sıkışıp, etkili bir program ortaya koyamamış olmaları”.

Hepsine amenna, Erdoğan gibi beyninde 40 tilki dolaşan ve tüm devlet ve medya imkanlarını kullanan bir lidere karşı temkin asla elden bırakılmamalı. Fakat, Türkiye’nin durumu Macaristan’a ÖNEM ARZEDEN başlıklarda HİÇ benzemiyor.

Yazının devamı için TIKLAYINIZ!