‘Çevre’ ve ‘iklim’i korumanın ‘finansman’ı

Son 10 yıldır uluslararası düzeyde en kritik tartışma konusu ve çözümü için de önde gelen ülkelerin birlikte mücadele alanlarından birisi olsa da, küresel ölçekte ‘çevre’ ve ‘iklim’in yeterince korunamamasının en kritik gerekçelerinden birisini, adete birbirini besleyen bir sorun ve bir ‘açmaz’ olarak ‘küresel yoksulluk’ meselesi oluşturuyor. Çünkü, küresel ölçekte yoksulluk, çevre ve iklimi koruyacak tedbir ve projelerin önceliklendirilmesi ve yeni finansman kaynakları oluşturulması adına en önemli zorlukların, engellerin başında geliyor. Ve, ‘çevre’nin, biyoçeşitliliğin korunamaması, ‘iklim değişikliği’nin sebep olduğu doğal afetler, az gelişmiş ekonomileri veya gelişmekte olan ekonomileri geçtik; gelişmiş ekonomiler de dahi yoksulluğu arttıran sonuçlara sebep olabiliyor.

Bu nedenle, aralarında Türkiye’nin de yer aldığı 19 önde gelen ekonomi ve Avrupa Birliği’nin üyesi olduğu G20’nin dönem başkanı İtalya’nın Napoli şehrinde geçen hafta gerçekleştirilen G20 Çevre Bakanları Zirvesi’nde, iklim, çevre, enerji ve yoksulluk arasında güçlü bir bağlantı olduğu ilk kez resmen tanındı. İklim değişikliği, biyolojik çeşitlilik kaybı, kirlilik, habitat kaybı, istilacı yabancı türler, arazi bozulması, çölleşme, okyanus ve deniz sağlığındaki düşüş, tatlı su ve diğer doğal kaynakların sürdürülemez kullanımı pek çok yönüyle ekonomik ve sosyal yoksullaşmayı derinleştirmekte.

Yazının devamı için TIKLAYINIZ!