Avrupa’nın ‘ucuz enerji’ iş modeli çöktü

Avrupa son 45-50 yılın en zorlu sınamalarından geçiyor. Öyle bir sınama ki, hükümetleri hane halkına mı, yoksa sanayiye mi enerji versin, zorlu seçimlerle karşı karşıya bırakma olasılığı bile gündeme geldi. Bugün için, olumlu bir tablo olarak, kapsamlı bir enerji ve gıda krizi henüz ortalarda yok. Bununla birlikte, bugün Avrupa’nın tüm kanaat önderleri ve düşünce kuruluşları, sektör STK’ları tarafından gündeme getirilen başlıklar ve tartışmalar esasen ciddi bir kriz riskine işaret eden 2023 sonbaharı ve 2024 kışı için öne çıkarılıyor. Bugün için ‘taze’ tutulan kriz algısı, aslında Avrupa genelinde hane halkını ve reel sektörü ciddi bir ‘enerji tasarrufu’na yönlendirmek adına farkındalık amaçlı kullanılmakta. Çünkü, tasarruf çabalarında başarı olunur ve 2023 yaz başına doğalgaz depolarının yüzde 30 ve üzerinde dolu girilmesi hedefi başarılır ise, 2023 sonbaharı ve 2024 kışını yönetmek daha kolay olacak.

OECD çatısı altındaki Uluslararası Enerji Ajansı (IEA) geçtiğimiz günlerde Avrupa Birliği (AB) Komisyonu ile gerçekleştirdikleri toplantıda, Avrupa’nın 2023 kışını etkin yönetmesi suretiyle, esas 2024 kışının yönetimi için 4 önemli adım önerdi. Birinci adım enerji verimliliğini katlayacak her türlü tedbirin gecikmeksizin hayata geçirilmesi. Binaların izolasyonundan, ısı pompalarını devreye almaya kadar her türlü imkanın seferber edilmesinden söz ediyoruz. Isı pompaları ısıtma, soğutma ve sıcak su kullanımının tek bir cihazda toplanmasını sağlamasının yanı sıra, enerjiyi sadece havadan değil, toprak ve sudan da alarak ciddi bir enerji verimliliği sıçramasına sebep oluyor. IEA’nın ikinci önerisi, daha yoğun bir şekilde yenilenebilir enerji kapasitesini arttıracak yatırımların hızlandırılması; yeni yenilenebilir enerji yatırımlarına yönelik desteğin arttırılması.

Yazının devamı için TIKLAYINIZ!