“1.7 Dünyamız Var”mış gibi tüketiyoruz

Dünyanın önde gelen ülkeleri, G20 grubu, her ne kadar küresel iklim değişikliği, sebep olduğu doğal afetlerin önlenmesi ve diğer küresel ölçekte alınabilecek tedbirler ve kararlar noktasında ciddi bir zihin çalışması yürütseler de, Birleşmiş Milletler (BM) ve Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü’nden (OECD) başlayarak, uluslararası kurumlarca hazırlanan raporlar, 8 milyara ulaşmış olan insanoğlunun bir yılda tükettiği tüm yer üstü ve yer altı kaynaklarının ancak yüzde 8.6’sının döngüsel ekonomi projeleri ile, tekrar doğaya geri döndürülebildiğini gösteriyor. İşin üzücü olan yönü, bu hesaplamalar ilk kez 2018’de başladığında aynı oran yüzde 9.1’di.

2019 ve 2020’nin ortalama değerleri olarak, insanoğlu tarihte ilk kez yeryüzünün yer altı ve yer üstü kaynaklarından tamı tamamına 110 milyar ton kaynak tüketti. Ne yazık ki, başta dünyanın nüfus büyüklüğü ve ekonomik değer olarak en büyük ekonomilerinden başlayarak, dünyanın önde gelen 50 ekonomisinde, yer altı ve yer üstü açısından, yeryüzünün doğal kaynak imkân ve kabiliyetlerine yönelik tartışılmaz sınırları göz ardı ederek yaşamayı, üretmeyi ve tüketmeyi sürdürüyoruz. Ve, bu tüketim bir süredir yıllık bazda ortalama yüzde 8 artmayı sürdürüyor. Bu tüketim, 8 milyara ulaşmış olan her bir insanın 13 metreküp ton doğal kaynak kullandığına işaret ediyor.

Ancak, burada ülkeler arasında dengeli bir tüketim olduğunu düşünmeyelim. Uluslararası kuruluşların raporları, gelişmekte olan ülkelerin dünya ekonomisindeki ağırlığı ciddi ölçüde artmasına rağmen, gelişmiş ülkelerde kişi başına doğal kaynak tüketiminin gelişmekte olan ekonomilere göre halen 10 kat daha yüksek olduğunu belirtiyor.

Yazının devamı için TIKLAYINIZ!