Merkez Bankası Para mı Basıyor?

Mahfi Eğilmez – 08.07.2018

Meselenin ortaya konuluşu ve tanımlar
Seçimlerden bir süre önce fısıltı gazetesinde bir dedikodu yayılmaya başladı. Buna göre Merkez Bankası karşılıksız para basıyordu. ‘Karşılıksız’ ifadesine takılmadan konuyu araştırdım, emisyon verilerine ve ondan da önemlisi mevsim etkilerine baktım. Bizde genellikle ramazanda ve bayramlarda nakit para talebi arttığı için o dönemlerde Merkez Bankası da para basmayı artırır. Benim gördüğüm artış bu nedenlerle ortaya çıkmış göründüğü için bir yazı yazmadım. Ama bu konuda bana yönelen soruların ardı arkası kesilmedi. Konu “babam emekli maaşını almaya bankaya gitti, eve geldiğinde elinde tamamı yeni basılmış gıcır gıcır 100 ve 200 liralık banknotlar vardı. Demek ki Merkez Bankası karşılıksız para basıyor. İşte enflasyon da ondan oluyor” noktasına kadar gelince artık dayanamadım ve bir şeyler yazmaya karar verdim.

Önce bir düzeltme ile başlayayım. “Karşılıksız para basma” ifadesi tümüyle yanlıştır. Çünkü bütün paralar karşılıksızdır. Bu konuyu merak edenler Kağıt Paranın Karşılığı Var mı? başlıklı yazımı okuyabilirler: http://www.mahfiegilmez.com/2012/02/kagt-parann-karslg-var-m.html.

İkinci olarak emisyonu tanımlayayım. Türkçe’ye Fransızca’dan geçmiş olan emisyon genel olarak çıkarmak, sürmek demektir. Konu ekonomi olunca emisyon, piyasaya kâğıt para (banknot) çıkarılması ya da tahvil ve hisse senetlerinin ilk defa piyasaya sürülmesi anlamına gelir. Merkez Bankasının piyasaya sürdüğü para miktarı ya da başka bir ifadeyle piyasada dolanımda bulunan toplam kağıt para miktarı emisyon hacmini ifade eder.

Verilerle yapılan değerlendirme
Şimdi de veriler üzerinde inceleme yaparak emisyon hacminde son dönemde anormal bir artış olup olmadığına bakalım. Bunu yaparken büyüme oranlarını da tabloya ekleyelim. Çünkü para arzı artışının reel büyüme ve enflasyon ile tutarlı olarak artırılmasının enflasyon yaratmayacağı genel olarak kabul edilmektedir (Kaynak: Emisyon hacmi için TCMB Analitik Bilançosu, EVDS, Büyüme ve Enflasyon oranları için TÜİK.)

Tabloya göre son beş yılda emisyon hacmi artışıyla yani piyasaya yeni sürülen para miktarıyla büyüme oranı ve enflasyon arasında en fazla tutarsızlığın olduğu yıl 2016 yılıdır. Yıl boyunca büyüme yüzde 3,2 oranında kaldığı halde emisyon hacmi yüzde 19,2 artırılmıştır. Bu gelişme biraz gecikmeli olarak bir sonraki yılda enflasyon artışına katkı yapmıştır. 2014 – 2016 yılları arasında yüzde 8’ler dolayında kalmış görünen enflasyon büyüme oranındaki düşüklüğe karşılık emisyon hacminde yaşanan önemli artış sonucu, 2017 yılında emisyon artışında ciddi biçimde frene basılmış olmasına rağmen, enflasyon oranı iki haneye fırlamış görünüyor. 2018 yılında 14 Haziran itibariyle emisyon artışı yüzde 21,8 olmuştur. Emisyon hacmi 5 Temmuz’da gerileyince artış oranı da 2017 yılsonuna göre yüzde 10,3’e gerilemiştir. 14 Haziran arife günüdür. Yukarıda değindiğim gibi Merkez Bankası ramazan boyunca artan nakit para talebini karşılamak için emisyon hacmini artırmış, bayram öncesinde de bu artış doruk noktasına çıkmıştır. Bayram bittikten sonra nakit talebi düşmeye, emisyon hacmi azalmaya başlamıştır.

Tabloyu bir de grafikle gösterelim (grafikte mavi çizgi emisyon hacmi değişimini sol eksende, yeşil çizgi büyüme oranlarını sağ eksende ve kırmızı çizgi enflasyon oranlarını sağ eksende gösteriyor.)

Grafikten de 2016 yılındaki uyumsuzluk açık biçimde görülebiliyor. Emisyon hacminde bayram etkisiyle yaşanan artış ve sonrasındaki düşüş net bir biçimde gözlemlenebiliyor.

Sonuç
Veriler üzerinden yaptığımız inceleme; ramazan ve bayram nedeniyle yaşanan emisyon sıçraması (ki o da normale dönmeye başlamış bulunuyor) dışında son dönemde herhangi bir anomaliye işaret etmemektedir. Görünen tek anomali 2016 yılında büyümeden kopuk olarak gerçekleştirilmiş olan emisyon artışıdır. Onun da etkisi bir sonraki yılda yaşanan enflasyon artışına katkı olarak ortaya çıkmıştır.