Dış piyasalarda olumlu hava korunmakla birlikte biraz zayıflamaya başladı. Borsa İstanbul ise kısa süreli iyimserlik sonrası tekrar dış piyasalardan ayrışma göstermeye başladı. Gündem olarak merkez bankalarının karar ve açıklamaları yakından izleniyor. ABD Merkez Bankası (Fed) toplantısında beklendiği üzere faiz değişimine gidilmezken Fed Başkanı Jeo Powell’den güvercin yönü ağır basan açıklamalar geldi. Powell, enflasyonun yüzde 2.00’nin üzerine artışını muhtemel görürken bunun geçici olacağı ve faiz artış gerektirmeyeceği, tahvil alımlarının azaltılmasının zamanı olmadığı, istihdam piyasasının iyileşmeye devam ettiği vurguları yaptı. Ayrıca finansal sisteme zarar verebilecek herhangi bir risk görmediğini, sistemde balon varlık değerlemeleri tehdidi görülmediğini de sözlerine ekledi. Bir bakıma piyasaların duymak istediklerini söyledi. Açıklamaların ardından ABD 10 yıllık bono faiz oranı biraz yükselirken altın fiyatı ve ABD doları zayıfladı. Öncü dış borsalarda ise (ABD, Almanya) çıkış trendleri korunmakla birlikte kâr satışlarına bağlı geri çekilme var. Bu aşamada teknik düzeltme olarak görülüyor. ABD Başkanı Joe Biden’ın Kongre’de yaptığı ilk konuşmasında 1.8 trilyon dolarlık aile paketinden söz etmesinin piyasalara etkisi çok sınırlı kaldı. Fiyatlayacak farklı gündem ve yeni beklenti olmayınca bu durumu olağan karşılamak gerekir. Bununla birlikte genel bakış olarak dış piyasalarda risk iştahının ve iyimserliğin korunduğunu söylemek mümkün. Bu görünümde ABD ve Avrupa’da salgın hastalığın kontrol altına alınması ve aşı uygulamalarındaki başarı ile ekonomik toparlanmanın devam ediyor olmasının önemli payı var. Borsa İstanbul, 2021 yılının ilk çeyrek bilançolarına göre hisse bazlı hareketlilik öne çıkmış durumda. Şimdiye kadar yayınlanan bilançolarda gerek sanayi gerekse finans kesimine ait ilk çeyrek bilanço performanslarının olumlu olduğunu söylemek yerinde olacak.
Bu hafta 6 mayıs Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) toplantısında faiz değişimi beklenmiyor. Faiz indirimi için haziran ayından ekim ayına kadar geniş zamana yayılan tahminler var. Faiz kararı konusunda döviz kurlarının seyri ve enflasyon önemli olacak. Gündem konuları arasına 7 Mayıs’ta açıklanacak ABD tarım dışı istihdam verilerini, ABD’de bugün başlaması beklenen Halkbank davası ve Türkiye-ABD ilişkilerini de eklemek yerinde olacak. Yabancı yatırımcıların Türkiye pozisyonlarında son haftalarda ciddi bir değişim gözlenmiyor. TCMB tarafından açıklanan “yurtdışı yerleşiklerin haftalık hisse senedi ve tahvil bono” istatistiklerine göre (sıcak para hareketleri) 22 Nisan ile biten haftada yabancıların 104 milyon dolarlık hisse senedi alırken 252 milyon dolarlık tahvil bono sattıkları görüldü. Borsadaki düşüşle hisselerin ucuz ve primsiz görüntüsü biraz hisse senetlerine yönelmelerine neden olmuş görülüyor. Ancak alımlar bu aşamada zayıf ve yabancıların takas saklamadaki payı hala yüzde 43’ün altında. Hisse senetleri ve tahvil bono (DİBS) toplamı ise 30 milyar doların altına gerilemiş durumda. 23 nisan haftası itibariyle bankalardaki döviz mevduatı (225 milyar dolar) ile TCMB brüt rezervlerinde (88.6 milyar dolar) kayda değer bir değişim görülmüyor. İç piyasalarda zayıf görünüm sürerken dış piyasalarda iyimserlik biraz güç kaybetmeye başlamış görülüyor.