Borsa Şirket Haberleri / Ziraat Yatırım – (12.04.2023)

SABAH STRATEJİSİ

Bugün açıklanacak olan ABD enflasyon verisi öncesinde dün ABD’de piyasalar karışık bir görüntü sergiledi. Dow Jones %0,3 artıda günü tamamlarken, S&P 500 yatay, Nasdaq endeksi ise%0,4 aşağıda kapattı. Avrupa’da ise piyasalar pozitifti. Euro Stoxx 50 endeksi %0,6 yükseldi. Diğer taraftan, ABD tahvillerinde yükseliş devam etti. İki yıllık faizde %4,07, on yıllık tahvil faizinde de %3,45 seviyesi test edildi. Ayrıca, Chicago Fed Başkanı Austan Goolsbee’nın Fed’in faiz oranlarını artırırken dikkatli olması gerektiği konusunda uyarılarını içeren açıklamaları takip edildi. Yurtiçi tarafta BİST-100 ardışık 3. işlem gününde yükselişine devam etti.  Endekste kapanış 5.124’den gerçekleşirken, günlük %0,6’lık artış kaydedilmiş oldu. İşlem hacmi de 68,4 milyar TL ile son 3 haftanın en yüksek seviyesini gösterdi. BİST-100’deki 66 hissenin artıda kapattığı endekste, son dönemde baskı altında kalan bankacılık hisselerine ek olarak, HETKS, KCHOL ve EREGL’deki yükselişler de etkili oldu. SISE, SASA ve TUPRS endeksten negatif ayrıştı. Bugüne bakıldığında ABD vadelileri yatay, Avrupa vadelileri ise hafif ekside. Japonya hariç MSCI endeksi de %0,2 ekside. Bu sabah BİST-100’ün güne yatay bir açılış yapmasını bekliyoruz. Makro takvimde bugün yurtiçinde perakende satışlar açıklanacak. ABD’de ise haftanın kritik verisi olan TÜFE’si takip edilecek. Beklenti TÜFE’nin mart ayında aylık %0,2, yıllık %5,1 artması yönünde. Ek olarak, FOMC toplantı tutanakları izlenecek.

MAKROEKONOMİ

IMF tarafından Küresel Ekonomik Görünüm Raporu yayınlandı. Raporda, küresel ekonomideki yavaşlamanın; enflasyonu düşürmek için gereken sıkı politika duruşlarını, finansal koşullardaki son bozulmanın yan etkilerini ve Ukrayna’da devam eden savaşı yansıttığı belirtildi. Özellikle, gelişmiş ekonomilerin büyümesinde belirgin bir yavaşlama görülmesinin beklendiğine işaret edilerek, son dönemde finans sektöründe gözlenen stresin kontrol altına alındığı varsayımı temel senaryosunda, küresel büyümenin 2022’deki %3,4’ten bu yıl %2,8’e yavaşlayacağı gelecek yılda ise %3 seviyesinde gerçekleşeceği öngörülmekte, böylece ocak ayında yayınlanan önceki rapora göre küresel ekonominin bu yıl ve gelecek yıla ilişkin büyüme tahminlerinin 0,1 puan aşağı yönlü revize edildiği görülmekte.

  • Raporda, küresel ekonominin büyüme oranının önümüzdeki 5 yılda %3’te seyretmesinin beklendiği ve bunun 1990’dan bu yana en düşük orta vadeli büyüme tahmini olduğu vurgulandı.
  • Düşen gıda ve enerji fiyatlarından ve iyileşen tedarik zinciri işleyişinden gelen olumlu gelişmelere karşın, son finans sektörü dalgalanmasından kaynaklanan artan belirsizlik ile risklerin kesinlikle aşağı yönlü olduğu vurgulandı.
  • Geçen ay ABD’de Silicon Valley Bank’ın iflasıyla ve İsviçre’de Credit Suisse’in kurtarılmasıyla piyasalarda yaşanan finansal dalgalanmalar nedeniyle küresel büyüme görünümüne yönelik risklerin aşağı yönlü olduğu belirtilerek, durumun şimdilik kontrol altında olduğu ancak finansal koşulların önemli ölçüde kötüleşmesi durumunda daha sert ve hızlı bir bozulma olacağına yönelik endişelerin olduğu belirtilmekte.
  • Ayrıca bankacılık sektöründeki kırılganlıkların, odak noktası haline gelmesi ve banka dışı finansal kuruluşlar dahil finans sektöründe daha geniş şekilde yayılmasına yönelik endişelerin artmasıyla politika faizlerindeki hızlı artışın yan etkilerinin belirginleştiği vurgulandı.
  • Özellikle, finans sektörü stresinin artabileceği ve bulaşabileceği, finansman koşullarındaki keskin bir bozulma yoluyla reel ekonomiyi zayıflatabileceği ve bu durumun, merkez bankalarını politika yollarını yeniden gözden geçirmeye zorlayabileceği belirtilmekte.
  • Öte yandan, birçok ülkede borç seviyelerinin yüksek seyretmeye devam ettiği ve bu durumun politika yapıcıların yeni zorluklara yanıt verme kabiliyetini sınırladığı belirtildi. Ayrıca daha yüksek borçlanma maliyetleri ve daha düşük büyüme kapsamında, ülke borç sıkıntılarının yayılabileceği ve daha sistemik hale gelebileceğine işaret edildi.
  • Bunun yanında, Covid salgınının ardından başta Çin olmak üzere sert bir şekilde etkilenen ekonomilerin toparlandığı ve bu durumun, tedarik zinciri kesintilerini hafiflettiği belirtildi.
  • Raporda, Rusya’nın Ukrayna’da başlattığı savaşın ardından hızla yükselen emtia fiyatlarının gevşediği ancak savaşın devam ettiği ve jeopolitik gerilimlerin yüksek olduğuna işaret edildi. Ukrayna’daki savaşın şiddetlenebileceği ve gıda ve enerji fiyatlarında daha fazla artışa yol açarak enflasyonu yükseltebileceği ifade edildi.
  • Bunun yanında merkez bankalarının, faiz oranlarını artırması ve gıda ve enerji fiyatlarının düşmesiyle enflasyonun gerilediği belirtilirken, çekirdek fiyat baskılarının bazı ülkelerde iş gücü piyasalarındaki sıkılıkla yapışkan görünüm arz ettiği ifade edildi. Değişken enerji ve gıda fiyatları hariç çekirdek enflasyonun, birçok ülkede henüz zirveye ulaşmadığı belirtildi.
  • Ayrıca jeopolitik bloklara bölünmenin, doğrudan yabancı yatırım üzerindeki etkileri de dahil olmak üzere büyük çıktı kayıplarına neden olabileceği belirtilmekte.
  • GSYH büyüme oranlarında bu yıl en sert aşağı yönlü revize 1,1 puanla Güney Afrika’da görülürken, onu 0,5 puanla Japonya ve 0,3 puanla Brezilya takip etmekte. Bir önceki raporda, bu yıl %0,1 büyümesi öngörülen Almanya ekonomisinin %0,1 daralmasının beklendiği görülürken, bu yıl İngiltere ekonomisinin daralma beklentisi ise %0,6’dan %0,3 seviyesine iyileştirilmiş. 2022’de %2,1 daralan Rusya ekonomisinin ise, bu yıl ve gelecek yıl büyüme sergilemesi bekleniyor. Bu yıla ilişkin büyümesi en fazla yukarı yönlü revize edilen ülke ise 0,4 puanla İspanya ve Rusya olmuş. 2024 yılı büyüme tahminlerine bakıldığında ise, Euro Bölgesi (İspanya, Fransa ve Almanya başta olmak üzere), Hindistan ve Rusya’da büyümenin aşağı yönlü revize edildiği görülmekte. Gelecek yıl en sert aşağı yönlü revizyon 0,8 puanla Rusya’da görülmekte. Gelecek yıl büyüme tahmini yukarı yönlü revize edilen ülkeler ise 0,5 puanla Güney Afrika ve 0,1 puanla ABD, Japonya ve İngiltere oldu.  Dünyanın en büyük ikinci ekonomisi Çin’in ise bu yıla ilişkin büyüme tahmini %5,2 ve gelecek yıla ilişkin büyüme tahmini de %4,5 seviyesinde korundu.
  • Öte yandan, küresel manşet enflasyonun, düşük emtia fiyatları nedeniyle 2022’de %8,7’den 2023’te %7’ye gerilemesi bekleniyor, ancak çekirdek enflasyonun daha yavaş düşmesinin muhtemel olduğu belirtilmekte ve enflasyonun hedefe dönüşünün çoğu durumda 2025’ten önce olası gözükmediği vurgulanmakta. Çekirdek enflasyonun beklenenden daha kalıcı olabileceği ve kontrol altına almak için daha da fazla parasal sıkılaştırma gerektirebileceği vurgulanmakta.
  • Türkiye’nin ise bu yıla ilişkin büyüme tahmini %3’ten %2,7’ye hafif aşağı çekilmiş. Gelecek yıla ilişkin büyüme tahmini ise %3’ten %3,6’ya yukarı yönlü revize edilmiş. Raporda, Türkiye’nin 2023 yılı ortalama TÜFE beklentisi %51,2’den %50,6’ya hafif aşağı yönlü revize edilirken, 2024 beklentisi ise %24,2’den %35,2’ye çekilmiş. Öte yandan, cari açık/GSYH oranı bu yıl için -%4 seviyesinde, gelecek yıl için -%3,2 seviyesinde bekleniyor. Ayrıca Türkiye için işsizlik oranı tahmini 2023 yılı için %11 ve 2024 yılı için %10,5 seviyesinde öngörüldü.

Avrupa tarafında, iç talebin seyrine ilişkin olarak Euro Bölgesi’nde şubat ayı perakende satışlar verisi izlendi. Bölgede perakende satışlar, şubat ayında aylık bazda beklentilerle uyumlu olarak %0,8 oranında düşüş kaydetti, yıllık düşüş hızı ise %1,8’den %3 seviyesine yükseldi ve son beş aydır daralmayı sürdürdü. Bununla birlikte, ECB’nin faiz artışlarına devam etmesiyle sıkılaşan finansal koşulların tüketici talebini olumsuz etkilemesi nedeniyle perakende satışların önümüzdeki dönemde baskı altında kalması bekleniyor.

Öte yandan, Euro Bölgesi’nde nisan ayına ilişkin Sentix yatırımcı güveni verisi, -11,1’den -8,7 seviyesine kısmi toparlanarak son 13 ayın en yüksek seviyesine yükselmekle birlikte negatif bölgedeki zayıf seyrini sürdürdü. Detaylara bakıldığında nisanda cari koşullar endeksi -9,3’ten -4,3’e yükselerek üst üste altıncı ayda artış kaydederken, yatırımcıların gelecek 6 aylık döneme ilişkin değerlendirmelerini yansıtan beklentiler endeksinin ise -13 seviyesinde yatay seyretmesi, gelecek dönemde ekonomiye ilişkin risklerin devam ettiğine işaret etti. Özellikle bölgede son dönemde açıklanan çekirdek enflasyon verilerinin rekor seviyelerini yenilemesi ve ECB’nin, faiz artışlarında daha şahin duruş sergileyebileceğine yönelik artan endişelerin büyüme üzerinde baskı oluşturabileceği beklentilerinin yatırımcı güvenini baskıladığı gözlenmekte.

Yurt içinde ise, TÜİK tarafından şubat ayı sanayi üretimi verisi yayınlandı. Sanayi üretimi mevsim ve takvim etkisinden arındırılmış bazda ocak ayındaki aylık %2 artışın ardından şubatta 11 ilimizi etkileyen depremlerin olumsuz etkisiyle aylık %6 oranında düşüş kaydetti. Şubattaki söz konusu aylık düşüş, temmuzdan bu yana görülen en sert düşüş oldu. Takvim etkisinden arındırılmış sanayi üretim endeksi yıllık olarak ocakta %4,6 oranında güçlü artışın ardından şubatta %8,2 oranında belirgin düşüş sergiledi. Şubatta yıllık bazda gözlenen düşüş ise, salgının etkili olduğu dönem olan Mayıs 2020’den bu yana gözlenen en sert düşüş olarak kaydedildi. Bloomberg beklentisi şubatta yıllık %1,5 artış ve aylık %2 artış idi.

  • Şubatta imalat sanayi kalemi altındaki 24 sektörün 20’sinde aylık düşüş yaşandı (ocakta 8’inde düşüş gözlenmişti), ana metal sanayi, kok kömürü, diğer metalik olmayan mineral ürünler, tekstil ürünleri, deri ürünleri, kimyasal ürünler, ağaç ürünleri (mobilya hariç), kauçuk ve plastik ürünler ve fabrikasyon metal ürünler imalatı düşüşlere öncülük etti. Buna karşın bilgisayar üretimi bir önceki aya göre belirgin hızlanırken (%3’ten %7,4’e), temel eczacılık ürünleri imalatı aylık %1,3 ve tütün ürünleri imalatı aylık %0,9 artışla üretim artışı sergileyen sınırlı sayıdaki sektörler oldu. Öte yandan şubatta içecek imalatı üretimi yatay seyretti.
  • İhracat görünümü için izlediğimiz ara malı imalatı, sanayi üretimine şubat ayında 4 puanla en güçlü düşürücü yönde etki eden kalem oldu. Tüketimin seyri konusunda izlenen verilerden dayanıksız tüketim malları imalatı, sanayi üretimine 1,1 puanla daha sınırlı düşüş yönlü etkide bulundu. Bunun yanında, dayanıklı tüketim malları imalatı, şubatta sanayi üretimine 0,1 puanla oldukça sınırlı düşüş yönde etki etti. Yatırımların seyrine dair fikir veren sermaye malı imalatı ise sanayi üretimine 0,5 puanla düşüş yönlü etki ederken, enerji üretimi ise 0,3 puanlık düşürücü yönde etkide bulundu. Sanayi üretimine teknoloji kırılımına göre bakıldığında yüksek teknoloji grubunun, iki aylık düşüşün ardından (aralıkta %4,5 düşüş ve ocakta %13 düşüş) şubatta %6,8 artışla kısmi toparlanma sergilediği gözlendi, diğer teknoloji alt gruplarında ise aylık bazda üretim düşüş kaydetti.
  • Şubat ayında sanayi üretiminin, depremlerin olumsuz etkisiyle belirgin düşüş sergilemesine karşın, mart ayına ilişkin öncü göstergelerde depremin etkisinin hafiflediği ve toparlanma kaydedildiği gözlenmekte. Şubatta depremlerin gözlenen belirgin etkilerinin ardından mart ayında S&P Global/İSO Türkiye imalat PMI, 50,1’den 50,9 seviyesine yükselerek imalat sektöründe büyümenin hızlandığına işaret etti ve böylece büyüme bölgesindeki seyrini üçüncü aya taşıdı. Detaylara bakıldığında, mart ayında üretim ve yeni siparişlerin yeniden büyümeye geçmesi sektörün genel durumundaki toparlanmada belirleyici oldu, yeni ihracat siparişlerinde de artış gözlendi. İmalat sektörünün ana ihracat pazarlarındaki faaliyet koşullarını ölçen İSO Türkiye İmalat Sektörü İhracat İklimi Endeksi, martta 0,9 puan artışla 52,6 seviyesine yükseldi ve böylece üst üste ikinci ayda 50 eşik seviyesinin üzerinde seyrederek ihracat pazarlarında talep koşullarının iyileştiğine işaret etti. Aylık ihracat şubatta aylık %3,7 düşüşün ardından, Ticaret Bakanlığı tarafından yayınlanan mart ayına ilişkin öncü dış ticaret verilerine göre, martta aylık %26,6 oranında güçlü artışla 23,6 milyar USD seviyesine yükselerek aylık rekor seviyede gerçekleşti. Reel kesim güven endeksi aylık bazda şubatta %1 düşüşün ardından martta depremlerin sanayi üzerinde devam eden olumsuz etkilerine karşın %1,7 artışla toparlanma kaydetti. Reel kesim güven endeksi alt endekslerinden gelecek üç aydaki ihracat siparişleri şubatta %8,7’lik gerilemeyle Nisan 2021’den bu yana en sert düşüşün ardından martta aylık %4,7 artışla kısmi toparlandı. Yatırımlara dair izlediğimiz diğer bir gösterge olan sabit sermaye yatırım harcamaları martta aylık %1,1 artışla yükselişini hızlandırarak son üç aydır toparlanmakta ve tarihsel ortalamasının üzerindeki seyrini sürdürmekte. Kredi kartı harcamaları ise şubat ayının başlarında depremle birlikte yavaşlasa da sonrasında toparlanarak şubatta aralıktaki ikinci rekor seviyeye yakın seyrederek özel tüketim harcamalarının güçlü görünümünü sürdürdüğüne işaret etmişti, kredi kartı harcamalarında rekor seviye ise 31 Mart haftasında 125,2 milyar TL seviyesiyle gözlendi.

Ayrıca TÜİK tarafından yayınlanan şubat ayı inşaat maliyet endeksinin aylık artış hızı %15,32’den %2,08 seviyesine yavaşlarken, yıllık bazda ise %78,52’den %72,37 seviyesine geriledi, inşaat maliyet endeksi yıllık bazda rekor seviyeyi %11,983 seviyesiyle eylül ayında görmüştü.

Yurt dışında bugün veri takvimine bakıldığında,

ABD tarafında, piyasaların odak noktasında TSİ 21’de Fed’in 21 – 22 Mart tarihli FOMC toplantısına ilişkin tutanaklar olacak. Fed son toplantısında, faizleri oybirliğiyle 25 baz puan artırarak federal fonlama faiz aralığını %4,75-%5,00 bandına yükseltmişti, gerekirse daha fazla faiz artışı olabileceğine dair de sinyal vermişti. Pas geçilmeyerek faiz artırımının sürdürülmesi ABD bankacılık sistemine olan güvenin bir işareti olarak da yorumlanırken, Fed üyelerinin 2023 yılına dair zirve faiz beklentisi ise aralık ayındaki projeksiyonları ile aynı kalmıştı ve bu yıl için faiz indirimi öngörülmemişti. Fed’in yeni projeksiyonlarına göre, federal fon faiz oranına ilişkin medyan tahminler, bu yıl sonu için %5,1 seviyesinde korunurken, 2024 yılı için %4,1’den %4,3’e yukarı yönlü revize edilmişti, 2025 yılı için %3,1’de korunmuştu. Bu kapsamda, üyelerin bu yıl için bir tane daha 25 baz puanlık faiz artışı bekledikleri gözlenmişti. Ayrıca son dönemde yaşanan orta ölçekli banka iflaslarının ardından ABD bankalarının sağlam olduğu vurgulanırken, gelişmelerin büyüme üzerindeki etkilerinin izleneceği belirtilmişti, son gelişmelerin hanehalkı ve işletmeler için daha sıkı kredi koşullarına neden olması ve ekonomik aktivite, işe alımlar ile enflasyon üzerinde baskı oluşturmasının olası gözüktüğü ve bu etkilerin boyutunun ise henüz belirsiz olduğu vurgulanmıştı. Diğer yandan, Hazine menkul kıymetleri ve ipoteğe dayalı menkul kıymetlerdeki varlıkların azaltılmaya devam edileceği belirtilmişti. Faiz kararının ardından konuşan Fed Başkanı Powell, Fed’in bankacılık sistemini güçlendirmek için önemli adımlar attığını belirterek banka krizinin hafif etkileri olabileceğini, ayrıca kredi koşullarının da önemli ölçüde sıkılaşabileceğini ve sıkılaşan kredi koşullarının faiz artırımlarının yerini alabileceğini belirtmişti. Ayrıca Powell, gerekmesi durumunda faizleri beklentilerin üzerinde artırabileceklerini vurgulamıştı. Bugün yayınlanacak Fed’in toplantı tutanakları para politikasının geleceğine yönelik olası yeni sinyaller açısından takip edilecektir.

Ayrıca Fed’in para politikasına yön vermesi açısından yakından takip edilecek verilerden mart ayı TÜFE verileri TSİ 15.30’da açıklanacak. ABD’de şubat ayında manşet TÜFE’nin aylık bazda artış hızı beklentilerle uyumlu olarak %0,5’ten %0,4 seviyesine yavaşlarken, yıllık bazda da beklentilerle uyumlu olarak %6,4’ten %6 seviyesine gerilemişti ve böylece Eylül 2021’den bu yana en düşük seviyede gerçekleşmişti. Detaylara bakıldığında, aylık bazda TÜFE’deki yavaşlamada, enerji ürünleri fiyatlarının şubatta %0,6 oranında düşüş sergilemesi ve gıda fiyatlarının artış hızının yavaşlaması (%0,5 artıştan %0,4 artışa) belirleyici olmuştu. Gıda ve enerji fiyatlarını dışlayan çekirdek TÜFE ise, aylık bazda %0,4’ten %0,5 seviyesine beklentilerin (%0,4 artış) üzerinde yükselirken, yıllık bazda ise %5,6’dan %5,5 seviyesine yavaşlamıştı ve böylece Aralık 2021’den bu yana en düşük seviyelerdeki seyrini sürdürmüştü. Martta ise manşet TÜFE’nin aylık bazda artış hızının %0,4’ten %0,2’ye yavaşlaması ve yıllık bazda %6’dan %5,1 seviyesine yavaşlaması ve çekirdek TÜFE’nin ise aylık artış hızının %0,5’ten %0,4 seviyesine yavaşlaması ve yıllık bazda ise %5,5’ten %5,6 seviyesine hafif yükselmesi bekleniyor.

Bunun yanında, TSİ 16’da Richmond Fed Başkanı Barkin’in, TSİ 15.30’da ECB Başkan Yardımcısı Guindos’un, TSİ 21.15’te ECB Yönetim Kurulu Üyesi Villeroy’un ve TSİ 16’da BoE Başkanı Bailey’in konuşmaları, Fed’in, ECB’nin ve BoE’nin para politikasına yönelik olası yeni sinyaller bakımından yakından takip edilecek.

Öte yandan, Kanada Merkez Bankası’nın toplantısı TSİ 17’de izlenecek. Banka, geçen ayki toplantısında politika faiz oranını beklentilerle uyumlu olarak %4,50 seviyesinde sabit tutmuştu. Ayrıca Banka, ekonomik gelişmelerin ve geçmişteki faiz artışlarının etkisinin değerlendirilmeye devam edileceğini belirterek, enflasyonu %2 hedefine döndürmek için gerekirse politika faizini daha da artırmaya hazır olunduğunu vurgulamıştı. Banka’nın bugünkü toplantısında politika faiz oranını sabit tutması bekleniyor.

Yurt içinde ise, TSİ 10’da TÜİK tarafından şubat ayı perakende satış ve ciro endeksleri verileri yayınlanacak. Tüketim harcamalarına dair izlediğimiz perakende satış hacmi aralıkta aylık %3,7 artışın ardından ocakta aylık %5,4 artış kaydetmişti ve son beş ayın en yüksek aylık artışını gerçekleştirmişti, yıllık artış hızı ise %21,4’ten %33,9 seviyesine yükselmişti ve böylece Nisan 2021’den bu yana en yüksek seviyede kaydedilmişti. Ciro endekslerinin ise ocak ayında aylık bazda artış hızlarında inşaat sektöründeki yavaşlama hariç hızlanma gözlenirken, güçlü yıllık artışlar kaydetmeye devam ettiği görülmüştü, yıllık ÜFE baz alındığında reel bazda ise yedi aylık düşüşün ardından ocakta kısmi artış görülmekteydi.

Ayrıca TSİ 10’da TÜİK tarafından şubat ayı dış ticaret endeksleri yayınlanacak. 

ŞİRKET HABERLERİ

Akbank (AKBNK, Nötr): Banka Yönetim Kurulu tarafından, teknoloji girişimlerine yatırım yapmak amacıyla, Banka’nın %100 oranında sahibi olacağı 30mn USD sermayeli Hollanda’da yerleşik Akbank Ventures BV unvanlı yeni bir şirket kurulması için Genel Müdürlüğe yetki verildiği duyurulmuştu. Bu kapsamda; Akbank Ventures BV’nin kuruluş işlemleri tamamlanmış olup, Hollanda Ticaret Odası’nca tescil edilmiştir.

Alarko Holding (ALARK, Nötr): Alarko Holding A.Ş. Yönetim Kurulu tarafından, Sermaye Piyasası mevzuatında belirtilen aracılık faaliyeti ve menkul kıymet portföyü işletmek amacı gütmeksizin; yerli veya yabancı her türden sermaye şirketlerinin sermayesine doğrudan veya dolaylı olarak iştirak etmek, sermaye piyasası araçlarına, diğer menkul kıymetlere, nakit, değerli madenlere, emtialara, yerli veya yabancı her türden sermaye şirketlerinin çıkarmış olduğu veya çıkaracağı pay senetlerine doğrudan veya dolaylı olarak yatırım yapmak üzere 320mn TL sermayeli bir anonim şirket kurulmasına karar verildiği daha önce kamuoyuna duyurulmuştu. Söz konusu şirket, ‘Alser Alarko Sermaye Yatırımları Holding Anonim Şirketi” unvanı ile kurulmuş olup 11.04.2023 tarihinde İstanbul Ticaret Sicili Müdürlüğü tarafından tescil edilmiştir.

Odaş Elektrik (ODAS, Nötr): Şirket’in, EPDK tarafından iletilen 13.01.2023 tarihli yazısına müteakip olarak, Ankara 10. İdare Mahkemesinde idari işlemin iptaline yönelik açtığı davanın, ilk etapta yürütmenin durdurulmasına yönelik talebi Ankara 8. İdari Dava Dairesinin kararı ile reddedilmiştir. Ancak davanın Ankara 10. İdare Mahkemesinde esastan görülmesine devam edilmektedir.

Pegasus Hava Taşımacılığı (PGSUS, Nötr): Mart ayı yolcu sayısı 2,1mn kişi ile 2022’nin aynı döneminin %23 üzerinde gerçeklemiştir. Yolcu doluluk oranı ise 2022’ye göre 3,8 puan azalışla %83’ü göstermiştir. 2023’ün ilk 3 ayında yolcu sayısı 2022’nin aynı dönemine göre %29 artışla 6,3mn seviyesinde gerçekleşmiştir. İlgili dönemin yolcu doluluk oranı ise 2022 dönemine göre 3,6 puan artışla %84,4’ü göstermiştir.

Ziraat GYO (ZRGYO, Sınırlı Pozitif): Şirket, portföyünde bulunan İstanbul Finans Merkezi Ziraat Kuleleri Projesi’nde yer alan Kule-2’nin 27-39 arasındaki ofis katlarının Ziraat Katılım Bankası A.Ş.’ye Shell&Core (ileri kaba) olarak 5 yıl süreyle aylık 10,7mn TL (KDV hariç) kira bedeli üzerinden kiralanmasına ve söz konusu katların ince işlerinin bitirilerek taşınmazın kullanıma başlandığı tarihin kira başlangıcı olarak kabul edilmesine ilişkin kira sözleşmesinin imzalandığını açıklamıştır.

SEKTÖR HABERLERİ

Borsa İstanbul: Sermaye Piyasası Kurulu kararı uyarınca devreye alınan Volatilite Bazlı Tedbir Sistemi (VBTS) kapsamında CRDFA.E, EDIP.E, HEDEF.E ve LIDER.E payları 12/04/2023 tarihli işlemlerden (seans başından) 11/05/2023 tarihli işlemlere (seans sonuna) kadar açığa satışa ve kredili işlemlere konu edilemeyecektir.

Not: VBTS kapsamında getirilen tedbirler, payın işlem gördüğü pazarın/platformun işlem kuralları, pazar değişimi veya diğer nedenlerle uygulanan işlem esaslarından ayrı olarak değerlendirilir. Buna göre VBTS tedbirleri diğer düzenlemeler veya kararlarla uygulamaya alınan işlem esaslarının geçerlilik süresinden ayrı olarak tedbir süresinin sonuna kadar uygulanmaya devam eder.

SPK’nın 06/02/2023 tarihli kararı uyarınca Borsa İstanbul A.Ş. Pay Piyasasında ikinci bir duyuru yapılıncaya kadar tüm paylarda açığa satış işlemleri yasaklanmıştır.

DİĞER ŞİRKET HABERLERİ

Astor Enerji (ASTOR): Şirket, Toroslar Elektrik Dağıtım A.Ş tarafından gerçekleştirilen “TD22001744 – Havalı Hücre & Köşk Standart Alımı” ihaleyi 5,8mn USD (Güncel Dolar/TL döviz kuru ile: 111,7mn TL) bedelle kazanmıştır.

Birikim Varlık Yönetimi (BRKVY): Şirket, Yapı ve Kredi Bankası A.Ş.’nin gerçekleştirdiği tahsili gecikmiş alacak satışında, 11/04/2023 tarihinde satışa çıkarılan 5 portföyden toplam 149,3mn TL anaparaya sahip 1 bireysel portföyün ihalesini en yüksek teklifi vererek kazanmıştır. Bu ihaleye toplam 10 varlık yönetim şirketi katılmıştır. İhale sonuçlarının kesinleşmesi ihaleyi açan banka Yönetim Kurulu’nun onayına bağlı olup, onay sonrası sözleşmenin imza süreci ve satışa konu alacakların devir işlemleri başlatılacaktır.

Gelecek Varlık Yönetimi (GLCVY): Şirket, Yapı ve Kredi Bankası’nın gerçekleştirdiği tahsili gecikmiş alacak satışında, satışa çıkarılan 5 portföyden toplam 298,8mn TL anaparaya sahip 2 bireysel portföyün ihalesini en yüksek teklifi vererek kazanmıştır. Bu ihaleye toplam 15 varlık yönetim şirketi katılmıştır. İhale sonuçlarının kesinleşmesi ihaleyi açan banka Yönetim Kurulu’nun onayına bağlı olup, onay sonrası sözleşmenin imza süreci ve satışa konu alacakların devir işlemleri başlatılacaktır.

Koleksiyon Mobilya (KLSYN): Şirket tarafından 12.08.2022 tarihinde güneş enerjisi paneli kurulumu haberi paylaşılmıştı. Bu açıklamaya ek olarak artan kapasite kullanımına istinaden Tekirdağ lokasyonunda kullanılmak üzere 1.5 mWp gücünde 1,3mn USD tutarında ek güneş enerjisi paneli sistemi kurulmasına karar verilmiş olup; sistemin toplam gücü 3,9 mWp’a ulaşmış olacaktır. Yatırım bedelinin oransal olarak özkaynak ve kredi ile finanse edilmesi planlanmaktadır. Güneş enerjisi sisteminin Temmuz 2023’te aktif hale getirilmesi planlanmaktadır. Bu yatırımlarla enerji maliyetinde önemli tasarruf sağlanacaktır.

Say Yenilenebilir Enerji (SAYAS): Şirket, 2023 yılının ikinci çeyreğinde Ateş Wind Power’a rüzgar türbini ve türbin kulesi aksamları ile ticari mal satışlarından yaklaşık 3,2mn EUR hasılat elde etmeyi beklediğini açıklanmıştır.

Ulusoy Un (ULUUN): Şirketin %100 oranında, bağlı ortaklıklarından Alfaway Gıda’nın Yönetim Kurulu tarafından 2022 Yılı Karından 9,5mn TL tutarında nakit temettü dağıtılmasına, temettü dağıtım işlemlerinin 01.05.2023 – 10.05.2023 tarihleri arasında yapılmasına, Ayrıca; 5mn TL olan ödenmiş sermayesinin 35mn TL iç kaynaklardan karşılanmak üzere bedelsiz olarak 40mn TL’ye artırılmasına ve bu kararın yapılacak ilk genel kurul toplantısı onayına sunulmasına karar verilmiştir.

FAİZ PİYASALARI

Salı günü ağırlıklı ortalama fonlama maliyeti %8,55’ten %8,51 seviyesine geriledi. TCMB dün 60 milyar TL’lik (%8,50’den, 7 gün vadeli) ve 35 milyar TL’lik (%8,50’den, 9 gün vadeli) haftalık repo ihalesi açtı. Ayrıca TCMB BİST’te kotasyon yoluyla 2,8 milyar TL (%10’dan, 1 gün vadeli) kullandırdı. Toplam fonlama tutarı ise 306 milyar TL oldu.

Yurt içi tahvil piyasasında, dün verim eğrisi genelinde faizlerde yükselişler gözlendi. Buna göre, kısa vadeli tarafta 160 baz puana yaklaşan yükselişler gözlenirken, orta ve uzun vadeli tarafta 130 baz puana varan yükselişler görüldü.

Kaynak: Ziraat Yatırım Sabah Stratejisi