Tahvil pazarındaki depremin acı sonuçları

Azrail’le randevu yaklaştı galiba. Çünkü, eskiden omuzumdan hiç ayrılmayan İlham Perileri toz oldu, yerlerini Muzur Şeytanlar aldı. Eskiden, her gece bir İlham Perisi uykuma girer, “Yaz beni yaz beni, yaz beni!” diye beni klavye başına oturuncaya kadar beynimi yeri. Şimdi? Şimdi, birkaç tane uyuz Şeytancık kafama giriyor, ama “Yaz beni” diye değil, tekme-tokat birbirlerini dövmek için. Göya insan yaşlandıkça daha sabit fikirli olurmuş? Ben insan değilim herhalde, çünkü her geçen gün bildiklerime inancımı yitiriyorum. İşe bu yüzden artık daha az makale yazıyorum. Kafamdaki şüphe bulutu yazmamı engelliyor.

Bu güzel millet Altılı Masa’nın “an meselesi” olan dağılması, Soylu’nun “her an ilan edilecek istifası“ ile meşgulken, dünyada hakikaten her nesilde bir kez göreceğimiz olaylar cereyan ediyor. Ulan, Kuzey Akımı 1 ve 2 boru hatlarını kim sabote etti? Namussuz meretlere erişmek için nükleer denizaltı lazım. Ukrayna da olabilir, Çin de, ABD de, Rusya’da. Ama sonuç belli: Enerji artık Batı ve Doğu arasında cereyan eden IIci Soğuk Savaşın silahı oldu. Sadece bu konuda makale değil, kitap yazılır.

Hafta içinde İngiltere Merkez Bankası (BoE) hızla yükselen getirileri frenlemek için DİBS (gilt) pazarına müdahale ederken (alım yaparken), bir kaç saatliğine de olsa ABD 10 yıl vadeli devlet tahvilinin (DİBS) getirisi %4’ü aştı, sonra 25 baz puan kadar düştü.

Yazının devamı için TIKLAYINIZ!