Sistematik riskler ve fiyatlama zorluğuna dair…

Nuri Sevgen – 09.10.2017

Risk kavramı çok çeşitlendirilse de ana çerçevede sistematik ve sistematik olmayan riskler olarak tanımanması sermaye piyasaları açısından en temel risk grubunu oluşturur.

Sistematik olmayan risk sınıfına; hesaplama ile öngörülebilen ve önlemi alınabilecek riskler girmektedir. Bu risk sınıfını iyi kontrol edebilen portföy yöneticilerinin sırtı zaten kolay kolay yere değmez. İşin sistematik risk boyutunda ise; öngörülemeyen, matematik ile etkisinin azaltılması neredeyse imkansız ne kadar risk varsa sayılabilir. Bunların başında da siyasi ve jeo-politik riskleri sayabiliriz.

Sizce bu sabah piyasa açıldığı saatlerde ekranda gördüklerimiz hangi risk sınıfının fiyatlamasıydı?

Cevabı duyar gibiyim. Elbetteki sistematik risk sınıfındaydı. Zira tüm piyasa ABD konsolosluk kararının etkilerini önceden bilmeyi bırakın tahmin bile etmediği için fiyatlama büyük bir belirsizliğin yansıması oldu. Bu duruma likiditenin darlığı da eklenince oynaklık müthiş artmış oldu. Likiditenin en dar olduğu gece saatlerinde Dolar/TL 3,80 seviyelerine yaklaşırken, seans açılışında likiditenin düşük paniğin yüksek olduğu VİOP’da da BİST30 yakın vadeli sözleşme %5 düşüşle güne başladı.

Peki şimdi ne olacak?

Olacaklara siyasi ya da uluslararası ilişkiler açısından bakacak donanıma sahip değilim. Zaten bu benim işim de değil. Ben duruma piyasanın bakış açısı ile yaklaşacağım notunu önce düşeyim.

Öncelikle piyasada bu oynaklığın azalmasını sağlayacak bir öngörü oluşması gerekiyor. Bu öngörüyü pekiştirecek ve paniği yatıştıracak olan da soruna dair uzman bilir kişilerden ve siyasi mekanizmadan gelebilir. Piyasa sorunun gidebileceği maksimum kötü senaryoya dair net bilgiye sahip oldukça fiyatlama bu riski fiyatlara sokmaya başlayacaktır. Böylece öngörülemez, kısmen öngörülebilir olacaktır.

Diyelim ki önümüzü görmeye başladık. Bu durumda BİST30 yakın vadeli sözleşmede durum ne olur?

Eğer bu soruyu sorabilecek bir ana gelmişsek; burada aşağıdaki grafiğin durumunu analiz edebilecek hale gelmişiz demektir. Çünkü, sistematik risk fiyatlamada belirsizliği gidermedikçe fiyatlama üzerine yapılacak  özellikle kısa vadeli analizlerde, hata oranı, çok yüksek olacaktır. Eski borsacıların dediği gibi; “keskin bıçak düşmeye başladığında elle tutmaya çalışmak hatadır..!”

Aşağıdaki grafik günlük datalardan oluşan logaritmik eksendeki BİST30 yakın vadeli sözleşmenin grafiğidir. Bu grafiğe bakma zamanınız çok önemlidir diye yukarıda kısa bir not düşmüştüm. Zira hala gelecek haberlere ilişkin spekülatif ataklara çok duyarlı bir piyasa hali var. Bu nedenle piyasada aktif kalmak isteniyorsa teknik seviyelere özellikle dikkat edilmeli ve önemli yerlerde stop-loss seviyelerine riayet edilemlidir. Şimdi gelelim bu seviyelere ve yöne dair olasılıklara:

Endeksin bu sabah gördüğü en düşük seviye, haziran ayında BİST100 endeksinin 100.000 seviyesini geçtikten sonra oluşan sert dalga öncesindeki yatay destek seviyesidir. Bu nedenle bu seviyeden şu saatlerde destek bulunmuşa benziyor ama özellikle belirteyim ki henüz bu desteğin kuvvetli olduğuna dair bir teyid yok. Genellikle bu tipten sert düşüşlerin ardından görülen dibe yakın, hatta bazen de biraz altındaki seviyenin tekrar görünmesi sonrası oluşan dönüşler daha kuvvetli bir görüntü çizer. Bu nedenle desteğin gücü henüz net olmamakla birlikte 122,000 seviyesine yeniden geri gelinebileceği ihtimaline karşı dikkatli olmak gerekir.

Diğer taraftan yükselişe dair grafiksel görünüm 126,800 bölgesi yeniden geçilmedikçe grafiklerde oluşmayacaktır. Bu nedenle grafikler özellikle de 125,000 seviyesindeki kritik desteğin altındayken yukarı yöndeki beklentilerimi sonlandırmıştır. Bu durum terse dönmedikçe alım değil satım yönlü bir görünüm hakim olacaktır.

Çok detaylı bir analiz vermeyi isterdim ama piyasa üzerinde hala sistematik risk kaynaklı bomba duruyor ve fiyatlama hala öngörülebilecek riskleri tam anlamıyla kapsamış değil. Bu sebepledir ki olası her hareket 126,800 altında tepki olarak tanımlanacaktır. Aşağıda ise; bugün için dip olan 122,000 seviyesi ilk desteğimiz olarak taban seviye olup olunmadığına dair kerteriz seviyemiz olacaktır.

Son bir not daha ekleyerek uzun yazıma son vereyim: Grafikteki 120,000 civarından geçen kalın mavi çizgi var ya, işte o 200 günlük üssel hareketli ortalamadır. Bu seviyenin altına ilk denemede gelinmesi pek olağan bir durum değildir. Yani demem o ki; oldu da haberler yeniden fiyatlamanın aşağıda oluşmasını destekler niteliğe dönüştü. İşte bu durumda 120,000 seviyesi uzun dönemli olarak ayı piyasasına gidişe dair sinyal oluşmaması için son sınır ve en önemli kale olacaktır.

Dr. Nuri SEVGEN
Yatırım Finansman Menkul Değerler A.Ş.
Türev Ürünler Müdürü