Ne olacak bu piyasanın hali?

Dolar, BTC, BİST 100 beklentilerimiz

Hepinizin canının sıkıldığını, piyasaya giren 1.5 milyon yeni yatırımcının da nereye düştük dediğini duyabiliyorum. Evet ülke olarak zor bir dönemden geçiyoruz, ekonomi dahisi bile olsanız öncelikle düşüncelerinizi bu ülke de gerçekleştirme ihtimalleri oldukça zor. Değişim politikaları kolayca yürürlüğe sokulamıyor. Yavaşta olsa ülkemizin pandemi sonrası ekonomik varlığını arttırması ve coğrafyasındaki şartlar sebebiyle savunma sanayisinde elde ettiği başarıyı ticari gelire çevirmesi büyüme oranına önemli bir katma değer kazandıracağa benziyor yıllar içerisinde. Bizim en önemli sorunumuz enflasyon. Birkaç ay içinde iyileşmeyle birlikte faiz indirimi de yavaş yavaş gerçekleşebilecektir. Yurtdışı raporlarda da buna işaret etmekte ve yayınladıkları bu raporlarla piyasayı bir beklenti içine sokmaktadırlar.  Yani en yakın eylül de 100 baz puanlık indirim.. Toplamda 300 ve 2022 yılı içerisinde de 400 puanlık indirimle politika faizinin %12 seviyesine indirileceği yönünde.

Merkez bankası kur yükselişini frenleyebilecek rezervi kalmadığı için başka politikalara yer vermeye başladı. Artan ticari faaliyetler sonrası swap anlaşmaları yapmaya çalışıyoruz. Sonuçta yüksek ithal ve ara mamül benzeri ham madde bağımlılığı bizi zora sokuyor. Piyasadan bu kur seviyesinden şirketler ihtiyaçlarını karşılamakta zorlandıkları için merkez bankasının yapmış olduğu swap anlaşmaları hayati bir öneme sahipken aynı zamanda bir piyasa güven endeksi gibi görev yapıyor. (Bu arada bu swap dahilinde artan rezervlerimiz satılabilir değil. Kuru düşürmek için kullanılamaz.)

Ülke sakinlerimize nazaran yurtdışı raporlarında ekonomi de o kadar endişe etmiyorlar. Fitch raporlarında da bankacılık sistemindeki sermayenin çok iyi olduğu yönünde açıklamalar mevcut. Serbest kur rejimi altında paramız aslında devüle ediliyor diyebiliriz. Bu sağlıksız ortamda kur tarafında hem kamu hem de özel sektör daha önce yediği kur şokundan dolayı bu riski %70 li seviyelerde %45 seviyelerine çekti. Hedge ediyorlar diyebiliriz. Yüksek dolardan kaynaklanan Çin modelli büyüme prensibini taklit ediyoruz bu dönemde. Para birimini değer kaybına engel olmayarak yapılan bu üçkağıtçılık modelinde ticari faaliyetlerde maliyet avantajı elde edilerek ucuz işçi, fazla ürün ve yüksek ticari hacim elde edilir. Ucuz işçilik sayesinde dünya da aynı işi yapan ülkeler arasında maliyet avantajını yakalarsın sonra ülkeler maliyet avantajıyla savaşmak için teknolojisini sana taşımak üretim yaptırmak ister. Elde ettiğin kalifiye eleman ve ticaret hacmiyle daha iyiye gidersin. Çin gelir eşitsizliğinin büyük olduğu ülkelerden. Ama geçen seneye kadar paraları bizde daha ucuzdu. Trump her sene cari açık yarattığı Çin’i 250 milyar dolar zengin ettiği ve para birimini kasıtlı olarak düşürdüğünü savunarak vergi cezası gündeme getirdi. Sonra da koltuktan indi. Demek ki her tekere çomak sokmakla başkan olunmuyor. İstersen ABD başkanı ol. Yani bu kur sayesinde ülke enflasyonu birkaç seneye kalıcı olarak düşecek ve ticari büyüme rekor seviyelerde artmaya devam edecek. Ülkemiz bir büyüme döneminde ama bu süreçte zengin daha zengin ve fakir daha fakir olacak. Çin taktiği gelir paylaşımının sonucu genelimiz için “para var huzur yok” şeklinde sonlandırabiliriz.

Btc konusunda 58 bin dolardan başlayan düşüş beklentim bu günlerde yaklaşık %40 oranında gerçekleşti. 28 bin dolar seviyesine çekilmenin sürmesi halinde daha kötü düşüşler yatırımcıları bekliyor olacak. Size aylar önce uyardığım gibi son vurgun 2 ay önce bitti. Yani para yeniden borsalara dönüyor ve dönecek. Birkaç yıl sürmesini beklediğim bu sığ durum btc nin 7-9 bin dolara kadar düşmesiyle yeniden güçlenebilir. Finansın temeli doğru analizlerle sağlamdır. 2008 krizinde petrol yatırımcısını dolandırırken dünyanın en büyük bankalarından Goldman Suches 140 dolardaki petrol için yıl sonuna 200 dolar hedef veriyordu. Aynı sene içinde 35 dolara sonra ki 10 yıl içinde 17 doları gördü. Bu sebeple mantıklı davranmak lazım. Pandemi bahanesiyle aldıkları malı üniversite öğrencisine dahi paslayıp gittiler ya da gidiyorlar. Mesela şahsım adına gerçek bir teknoloji üreten ADA,IOTA,DOT gibi kripto şirketlerine yatırım yapanların önümüzdeki 5 sene de ciddi getiriler elde edebileceğini düşünüyorum. Ama şuan değil tabi. Düşüş beklentimi korumaya devam edeceğim.

Dolar konusunda 8.57 altına inmeden yeni zirve denemeleri gerçekleştirmeye ve piyasayı baskılamaya devam edebilir. Kişisel görüşüm önümüzdeki dönemde kur da aşağı yön. Teknik veriler ve mevcut dünya durumuna baktığımızda doların ekonomilerdeki toparlamayla birlikte yılın kalanında gerileme ihtimali yüksek. Ama beklentimiz 7.80-8.20 tl ile sınırlı. Harikalar beklemiyoruz bu senenin kalanında.

Şimdi biraz gelecekten bahsedelim. Piyasa şartları yabancı girişinin sınırlandığı son 4 haftada karamsar yapısını sürdürüyor. FED yetkilileri enflasyonun pandemi etkisiyle yükseldiğini herhangi bir önlem almadan kendi kendine toparlanacağını ve parasal genişlemeyi azaltacağını anlatmaya çalışıyor ama bazı piyasa spekülatörleri bunları sürekli çarpıtmakta. Tabi finans dünyasının da sürekli regüle olması lazım.

Bakan Elvan’ın yaptığı açıklamada ülkemizin ikinci çeyrekte %20 dolayında büyüme gerçekleştireceği yönünde. Bu oldukça ciddi bir rakam ve borsa tarafında oldukça olumlu bir hava estirecek bir beklenti. Endeksimizde 1400 altında yeniden 1370 e çekilmesi beklenebilir ama alış fırsatı diye düşünüyorum. Ekonomiler açılırken, ülkenin turizm sektörüyle rezervlerinde artış beklentisi derken bu fiyatlar oldukça kelepir diyebiliriz. Az daha sabrederseniz hem eski fiyatları görebileceğimizi hem de daha iyi gelişmelere de ülkemizin gebe olduğuna inanıyorum.

Unutmayın borsa sabır işi değildir, doğru zamanda doğru yerde olma sanatıdır.

Ahmet Güven