Haftalık Borsa Yorumları – (7-11 Kasım 2022)

Borsa İstanbul’da iyimserlik sürüyor.

Alternatif piyasaların görünümü sermaye piyasalarına (hisse senetlerine) ilginin devamında önemli paya sahip. Para piyasaları (faiz, döviz) yüksek enflasyona karşı tasarrufları korumaktan uzak. Dövizdeki hareketlilik azaldı ve yükseliş hareketi yatay seyre döndü. Faizin durumu zaten harekesin malumu. Kur Kurumalı Mevduat da (KKM) benzer görünüme bürünmeye başladı. Konut fiyatlarındaki yükselişte önceki ivmeler yok, bir yavaşlama söz konusu. Bu durum hisse senetlerine olan ilgiyi besliyor. Son günlerde etrafımızda sıkça; “Borsa primli, primsiz hisse yok gibi, artık satma zamanı, peki hisseleri satarsak parayı nereye yatıracağız” gibi sözleri birçoğumuz duymuşuzdur. Alternatifsizlik, bazı hisse fiyatlamalarda ciddi balon veya köpük oluşumlarını beraberinde getirmiş durumda. Bilanço değerleme kriterlerini işlevsiz hale getiren bu tür fiyat oluşumlarına karşı dikkatli olmak gerektiği uyarısını tekrar yapmakta yarar var. Zirve seviyelerindeki duyarsızlıkların sonraki dönemlerde faturası biraz ağır olabiliyor. Diğer yandan 09/2022 bilançolarının yayınlanması önümüzdeki hafta tamamlanacak. Şimdiye kadar gelen bilançolarda özellikle bankalar ve bazı sanayi şirketlerinde oldukça parlak sonuçlar var. Bu durum hisse bazlı hareketliliğe neden olmakla birlikte borsadaki çıkışa katkı veriyor. Ancak bilançolardaki yüksek enflasyon etkisini de dikkate almak gerekir. Enflasyondan arındırılmış reel kazançlara ayrıca bakmak yararlı olacaktır. Yabancı yatırımcıların ilgisinin azalmasına rağmen yerli yatırımcıların katkısıyla Borsa İstanbul’da olumlu hava devam ediyor.

Dış piyasalarda bir süredir ABD Merkez Bankası (Fed), faiz artırımlarını yavaşlatacak, 2023’ün ilk aylarında durduracak gibi söylemler iyimserliğe neden olmuştu. Bu durum Çarşamba günkü Fed toplantısı sonrası Başkan Powell’ın açıklamalarıyla sonlandı. Fed beklendiği üzere faiz oranını 75 baz puan artırarak %4.00 seviyesine yükseltti. Toplantı metnindeki ifadeler önce güvercin tonda bulunup Aralık toplantısı için 50 baz puanlık faiz artırım olasılığının güçlendiği şeklinde yorumlandı ve ABD borsalarına yükseliş olarak yansıdı. Ancak Fed Başkanı Powell’ın toplantı sonrası açıklamalarında farklı bir ton vardı ve oldukça şahin bulundu. Bu defa ABD piyasalarında olumsuz yönde fiyatlamalar öne çıktı, ABD Borsalarına satışlar geldi. Parasal sıkılaşma politikalarına devam mesajı veren Powell’ın açıklamalarında; “Faiz artışlarına ara vermeyi düşünmek için çok erken. Devam eden faiz arttırmalarına hala ihtiyaç var. Daha yavaş faiz artırımlarının zamanı Aralık ayında gelebilir.” vurguları vardı. Bir yavaşlama sinyali verilse de faiz artışına ara vermek veya 2023’ün ilk aylarında tamamen durdurmak gibi bir söylem yoktu. Borsalar dışındaki parametrelerde de Powell’ın açıklamaları karşılık buldu. Diğer yandan parasal sıkılaşmanın devamının etkisiyle “resesyon” beklentileri tekrar öne çıktı. Avrupa Merkez Bankası Başkanı Christine Lagarde, “hafif bir resesyonun” mümkün olduğunu söyledi. Parasal sıkılaşma ve resesyon beklentilerine rağmen petrol fiyatında ise yükseliş sürüyor. Brent petrol 96.00 doları geçti. Petrolde, Kasım ayından itibaren OPEC+ üretim kesintilerinin başlaması, AB’nin Rusya ile ilgili yeni yaptırımları ve Çin’in Kovid önlemlerinde gevşeme fiyatlamaya yönelik önemli gelişmeler.

İngiltere’de yeni hükümetin göreve gelmesi sonrası parasal sıkılaşma politikalarına tekrar geri dönüş adımları sürüyor. Vergi indirim paketinin geri çekilmesinin ardından Merkez Bankası’ndan faiz artırımı geldi. Faiz artırımı bekleniyordu ama 75 baz puanlık artış sürpriz oldu. Beklenti 50 baz puandı. Faiz son 33 yılın en yüksek faiz artışıyla %3.00 seviyesine çekildi. İngiltere Merkez Bankası Başkanı Bailey, “Şimdi etkili hareket etmezsek, daha sonra daha kötü olacak. Banka faizinin daha da artması gerektiğini düşünüyoruz.” derken İngiltere Maliye Bakanı Hunt, “hükümetin birinci önceliği enflasyonu kontrol altına almak” dedi.

TCMB verilerine göre 28 Ekim haftasında yabancı yatırımcılar; Hisse senetlerinde 11.6 milyon dolar satış, tahvil bonoda (DİBS) 13.6 milyon dolar alış yaptılar. Borsa İstanbul’da yabancı payı %31.00 seviyesinin altına geriledi. Son dönemde haftalık bazda yabancı satış miktarlarındaki azalma, yurtdışı yerleşiklere ait portföyün daralmasından mı, yoksa Borsa İstanbul’daki yükseliş nedeniyle beklemeye geçmelerinden mi, kesin kanıda bulunmak bu aşamada zor. Diğer yandan Türkiye’nin 5 yıllık CDS priminde (risk primi) düşüş eğilimi sürüyor. Geçen hafta 660 seviyelerine kadar geriledi. 10 yıllık eurobond faiz oranları ise %10.00 seviyesine çekildi. Dip not olarak vermek gerekirse; Önümüzdeki hafta veri akışı yoğun görülmekle birlikte, Türkiye ödemeler dengesi-cari denge, ABD, Almanya ve Çin TÜFE verileriyle 8 Kasım’da ABD ara seçimleri var. ABD enflasyon verisiyle ara seçim daha yakından izlenecek. Piyasalarda olumlu hava devam ediyor.