FROTO, VESBE, ZOREN: ABD, BRICS ve doların sonu

ABD dolarının dünya rezerv para birimi olarak kullanımının sona ermesi ve bunun dünya ekonomisine olan etkileri hakkında konuşuyor. Rezerv para birimi, dünya genelinde kabul edilen ve diğer para birimleriyle değiştirilebilir olan bir para birimidir. 1945’ten bu yana ABD doları dünya rezerv para birimi olarak kullanılıyor.

Dünya ekonomisindeki güç dengesinin değişmesi nedeniyle ABD dolarının bu konumunu kaybetme riski var. BRICS (Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin ve Güney Afrika) kendi aralarında anlaşıyor ve “tuvalet kağıdına” basılan ABD dolarını satın almaktan kurtuluyor. Dünya düzeni teorisine göre tarih boyunca ekonomik güç dengesi sürekli değişiyor ve her yüzyılda bir dünya rezerv para birimi değişiyor.

Çin ve Brezilya’nın ABD dolarını bırakma anlaşması yapması ABD’nin şii ve sünni diye böldüğü Suudi ve İran hükümetleri barış anlaşması yaptı. Buna Çin vesile oldu.

Doların risk altında olduğu tartışmaları son zamanlarda giderek artmaktadır. Bu tartışmaların ana nedeni, ABD ekonomisinin birçok sorunla karşı karşıya olmasıdır. ABD’deki yüksek borç seviyeleri, büyük bir ticaret açığı ve son dönemdeki politik belirsizlikler doların güvenilirliğini sorgulamaktadır. Çin artık ABD hazine fonları yerine altın ve gümüş alıyor. Keza Rusya da öyle.

Buna ek olarak, ABD’nin yüksek borç seviyesi, doların risk altında olmasına neden olmaktadır. ABD, son yıllarda federal bütçe açığını artırdı ve borç seviyeleri rekor seviyelere yükseldi. Bu durum, uluslararası yatırımcıların ABD’ye olan güvenini azaltabilir ve doların değer kaybetmesine neden olabilir.

Son olarak, ABD ve Çin arasındaki ticaret savaşı da doların risk altında olduğunu göstermektedir. İki ülke arasındaki ticaret savaşı, ABD’nin ticaret açığını azaltmak için aldığı bir önlem olarak başladı. Ancak, bu savaş, ABD’nin ekonomisine zarar verdi ve doların değer kaybetmesine neden oldu.

Tüm bu faktörler bir araya geldiğinde, doların risk altında olduğu sonucuna varmak zor değildir. Ancak, doların yerini alabilecek bir alternatif henüz bulunmamaktadır. Dolayısıyla, doların güvenilirliği hala yüksek olmaya devam etmektedir, ancak gelecekteki belirsizliklerin bu durumu değiştirebileceği unutulmamalıdır.

TSLA grafiği, yüzde 6 ile 207 USD fiyatında ilerlemektedir.

Grafik TradingView’den

FROTO hissesi, Türkiye’de faaliyet gösteren bir otomotiv şirketi olan Ford Otosan’ın hissesidir. Son bir ayda hissenin fiyatı 634 TL’den 552.79999 TL’ye kadar düşmüş ve şu anda 584.9 TL seviyesindedir. Son bir ayda %6.13’lük bir artış kaydedilmiştir.

FROTO hissesinin fiyatı şu anda 1 aylık yüksek seviyenin altında olduğundan, kısa vadeli teknik analiz yöntemlerinden Moving Averages Rating, Pivot Fibonacci R1, ve Simple Moving Average (10) gibi göstergelerde “sell” sinyalleri vermektedir. Bununla birlikte, hissenin diğer teknik göstergeleri genellikle nötr bir konumdadır.

Hissenin momentum göstergesi -14.9 ve Relative Strength Index (RSI) göstergesi 45.49’dur, bu da hisse senedinin şu an için aşırı satılmış olduğunu gösterir.

Hissenin 1 aylık volatilitesi 2.75% ve 1 haftalık volatilitesi 3.22% olarak ölçülmüştür. Bu gösterge, hissenin kısa vadede ne kadar dalgalanabileceği konusunda bir fikir verir.

FROTO hissesinin sektörü tüketim mallarıdır ve hissenin 1 yıllık beta değeri 0.64’tür, bu da piyasaya kıyasla hissenin daha az dalgalanma gösterdiğini gösterir.

Son olarak, FROTO hissesi son beş yılda %851.83’lük bir artış kaydetti, ancak yıl başından bu yana %9.86’lık bir artış kaydetti.

Tüm bu verileri dikkate alarak, FROTO hissesi kısa vadeli olarak satış baskısı altında olabilir, ancak uzun vadeli olarak hissenin tarihi performansı ve sektöründeki konumu düşünüldüğünde, hissenin potansiyel olarak yükseliş gösterebileceği de düşünülebilir.

Grafik TradingView’den

VESBE son fiyatı 10.05 ve son 1 aydaki en yüksek fiyatı 13.24, en düşük fiyatı 10.01 olarak kaydedilmiştir.

Fiyat değişimi son günlerde %0.099 düştü ve son fiyat değişimi -0.01 oldu.

Hisse senedi, alım satım sinyalleri için kullanılan bir dizi teknik göstergeye sahiptir. Bu göstergeler arasında özellikle MACD, RSI, Stochastic, ve Awesome Osilatör gibi birkaç tanesi bulunur.

Göstergelerin çoğu satış baskısı işaretleri veriyor. Örneğin, MACD, fiyatın kısa vadede düşebileceğini gösterirken, RSI de düşük bir seviyede bulunuyor.

Hissenin 1 aylık yüzdesel fiyat değişimi -18.56% olarak kaydedilmiştir. YTD performansı da -28.82% olarak kaydedilmiştir. Bu da, hissenin geçmişteki fiyat dalgalanmalarına ve risklerine dikkat etmek gerektiğini gösteriyor.

Teknik analize dayanarak, hissenin şu anda “satış” işareti verdiği görünüyor. Ancak, analizinizi tamamlamak için hissenin temel analizini de incelemeniz önemlidir.

Grafik TradingView’den

ZOREN Zorlu Enerji’nin son 5 yıllık performansına bakalım. 5 yıllık performansına göre, hisse %129,69’luk bir artış göstermiş. Ancak, son bir yılda %39,75 oranında değer kaybı yaşamış.

Diğer iki hisseyi analiz etmek için, piyasa değerlerine, sektörlerine, gelirlerine, karlılıklarına, nakit akışlarına ve diğer finansal göstergelerine bakmak gerekir. Bu bilgiler olmadan bir karşılaştırma yapmak zordur.

Ancak, benzer sektörlerdeki hisseleri kıyaslamak mümkündür. Zorlu Enerji, enerji sektöründe faaliyet göstermektedir. Benzer bir şirket olan Enerjisa Enerji de aynı sektörde faaliyet göstermektedir. Diğer bir sektör olan bankacılık sektöründeki bir hisse için Garanti BBVA hissesini kullanabiliriz.

Enerjisa Enerji’nin son bir yıllık performansına bakarsak, hisse %19,61 artış göstermiştir. Garanti BBVA’nın son bir yıllık performansına bakarsak, hisse %30,76 oranında artış göstermiştir.

Sonuç olarak, Zorlu Enerji son 5 yılda iyi bir performans gösterse de, son bir yılda %39,75 oranında değer kaybetti. Benzer sektördeki Enerjisa Enerji ve bankacılık sektöründeki Garanti BBVA hisseleri ile karşılaştırdığımızda, son bir yılda daha iyi performans gösterdiklerini görüyoruz.

Sonuç itibariyle, son borç tavanı krizi ABD ekonomisi için potansiyel olarak felaketle sonuçlanabilecek bir federal iflasın ne kadar korkunç olacağına dair bir önizleme verdi. Çıkmazdan sonra Senato nihayet dün gece borç limitini yükseltmek için oy kullandı ve olası bir felaketi önledi. Ancak bu, federal hükümetin borç tavanı üzerindeki impaslarından ilki değil. Aslında, ABD geçmişte benzer krizlerle karşı karşıya kaldı, en önemlisi 1995, 2011 ve 2013’te. Tarihte ilk kez tavan yaklaşık 30 trilyon dolara ulaştığında bahisler daha yüksek. Devlet tahvil satışları yoluyla borçlanarak ABD hükümeti vergilerden daha fazla harcama yaptığında ulusal borç miktarı birikiyor. Eğer hükümet borç tavanını yükseltmeyi başaramazsa, Hazine artık yükümlülüklerini ödemek için fon toplayamayacak ve sonuç olarak iflas etme riskiyle karşı karşıya kalacak. ABD savunma harcamalarını yüzde 40 artırdı ve 2 kat daha fazla dolar basmaya başladı.

Okan Özdemir