Faiz Yükselince Kim Kazanır?

Mahfi Eğilmez – 09.06.2013

Diyelim ki Hazine’nin tahvil ihalesine girdiniz ve bir yıl vadeli % 5 faizli bir tahvil aldınız. Yılsonunda 100 TL’lik tahvili Hazine’ye götürdüğünüzde karşılığında 105 TL alacaksınız. Bu tahvilin ikincil piyasadaki faizinin de aynı olduğunu varsayalım. Bu durumda bu tahvili aldığınız gün ikincil piyasada başkasına satsanız fiyatı yine 100 TL olur. Siz tahvili satamadan aynı gün içinde olağanüstü bir olay olduğunu ve faizlerin % 7’ye yükseldiğini varsayalım. Bu durumda sizin tahvilinizin değeri artık 100 TL etmez. Çünkü Hazine’nin yeni çıkaracağı tahvil artık yılsonunda 107 TL ederken sizin tahviliniz 105 TL edecektir. Bu durumda siz bu tahvili ikincil piyasada 100 TL’ye satamazsınız. Daha ucuza satmanız gerekir ki alan da %7 faiz kazanabilsin. Aksi takdirde sizin 105 TL edecek tahvilinizi alacağına gidip Hazine’nin % 7 faizli tahvilini satın alır. Bu durumda eski fiyatla tahvil satın almış olduğunuz için zarar edersiniz. Tahvili vadesinden önce ikincil piyasada satmayıp vade sonuna kadar elinde tutsanız da zarar edersiniz çünkü sizden hemen sonra tahvil alanlar 100 TL’lerine kaşı vade sonunda 107 TL alırken siz 105 TL alacaksınız demektir.

Şimdi hesabı tersine çevirelim. Diyelim ki siz tahvili aldıktan sonra olağanüstü bir olay oldu ve faizler yüzde 4’e düştü. Bu durumda sizin tahviliniz değer kazanır. Çünkü siz yılsonunda o tahvili götürüp 105 TL alacaksınız oysa sizden hemen sonra % 4 ile tahvil alanlar 100 TL’lik tahvili götürdüklerinde 104 TL alacaklar. Bu durumda siz piyasada bu tahvili 100 TL’den daha yüksek fiyata satabilirsiniz.

Hazine’nin çıkardığı Devlet Tahvilleri ve Hazine Bonoları, ağırlıklı olarak yabancıların ve bankaların ellerinde bulunuyor. 2013 Nisan sonu itibariyle Hazine iç borçlanma senetlerinin her 100 TL’sinin 47,6 TL’lik bölümü bankacılık kesiminde, 25,7 TL’lik bölümü yurtdışı yerleşiklerin elinde, 24,6 TL’lik bölümü banka dışı kesimde ve 2,1 TL’lik bölümü TCMB’de bulunuyor. Faiz lobisi deyimiyle kastedilen bankalar ile yabancı yatırımcılar her 100 TL’lik tahvil ve bononun 73,3 TL’lik bölümüne sahipler. Yukarıda açıklamaya çalıştığım gibi bu kesim ellerindeki tahvil ve bonolar nedeniyle faizlerin yükselmesiyle değil düşmesiyle kazançlarını artırıyorlar. Bankalarımızın son yıllarda kârlarındaki artışın önemli bir nedeni faizlerin düşmesiyle ortaya çıkmış bulunuyor. O nedenledir ki faizlerin yükselmesinden en çok zarar görenler bu iki kesim.

Faizler düşerken bankalar, maliyetleri daha çabuk düştüğü için kâr ederler, faizler yükselirken ise bankalar maliyetleri daha hızlı arttığı için kayıpla karşılaşırlar. Bunun nedeni mevduat vadelerinin ortalama 1,5 ay olmasına karşılık kredi vadelerinin ortalama 1 yıl olmasındandır. Faizler yükseldiğinde bankalar vadesi çabuk dolan mevduatı elden kaçırmamak için faizleri artırmak zorunda kalırlar, buna karşılık gelirlerini yükseltmek için aynı hızla kredi faizlerini artıramazlar çünkü açtıkları kredilerin vadesi geç dolar. Yani bankalar faiz düşüşünden kazanç elde ederken, faiz artışından kayıpla çıkarlar.

İddia edildiğinin tam aksine faiz lobisinin faizlerin yükselmesini değil düşmesini desteklemesi gerekiyor. Ortada bir faiz lobisi yok tabii ama tahvil ve bonoları ağırlıklı olarak ellerinde tutan yabancı yatırımcıların ve bankaların faizlerin düşmesine dua ettikleri son yıllardaki kazançlarına bakınca çok açık bir biçimde ortaya çıkıyor.

Faizlerin yükselmesinden kazançlı çıkabilecek bir tek kesim vardır: Mevduat sahipleri. Onlar da örgütlü olmadıkları için faizlerin artmasını etkileyemezler.

“Altının değeri fiyatıyla ölçülür, öğrenmenin değeri ise ölçülemez.” Çin Atasözü.

Not 1: Bu bir kısa dönem analizidir. Eğer faiz yükselişi bir sefere özgü bir yükseliş ise ilk kayıplardan sonra orta – uzun dönemde eski duruma geri dönülür. Ama eğer faizlerde sürekli bir yükseliş başlarsa o zaman kayıplar süreklilik alır.

Not 2: Nisan 2013 sonu itibariyle toplam 393,6 milyar TL tutarında olan Devlet İç Borçlanma Senetlerinin (DİBS ya da Devlet Tahvili ve Hazine Bonoları toplamı) mülkiyet dağılımı şöyledir (www.hazine.gov.tr):

İç Borç stokunu elinde bulunduranlar
%
Yurtiçi yerleşikler
74,3
     Bankalar
47,6
     Banka dışı kesim
24,6
TCMB
2,1
Yurtdışı yerleşikler
25,7

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir