Dünya Ve Türkiye Ekonomisinde 2018 Yılı Büyüme Beklentileri

Utku Altunöz – 20.12.2017

2018 yılının gerek Dünye gerekse Türkiye ekonomisi için zor bir yıl olacağını şimdiden söyleyebiliriz. Her ne kadar tüketim ve yatırım harcamalarında meydana gelen artışın yarattığı olumlu hava sonucunda küresel ekonomide önemli toparlanmalar izlense de İngiltere’nin BREXIT süreci, küresel coğrafyada beklenen referamdıum ve seçimler, ortadoğudaki belirsizlikle ve iç savaş durumu, dış ticarette artan korumacılık eğilimi, küresel ekonomiyle ilgili endişeleri artırmaktadır. Tüm bu etmenler birlikte düşünüldüğünde IMF tarafından Ekim 2017 de açıklanan raporda da belirtildiği üzere dünya ekonomisinin 2017 yılında yüzde 3,6 oranında, 2018 yılında ise bir miktar daha toparlanarak yüzde 3,7 oranında büyüyeceği tahmin edilmektedir.

Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Teşkilatı (OECD) dünya ekonomisinin son 7 yılın en yüksek büyüme hızına ulaştığını açıklarken Küresel Gayri Safi Hasıla’nın bu yıl yüzde 3,6, 2018’de ise yüzde 3,7 oranında artacağını tahmin etti. OECD raporunda yatırım, ticaret, iş gücü verimliliği ve ücretlerdeki gelişmenin finans krizinin etkisinden kurtulamadığı ve büyümenin sürdürülebilirliğinin yatırımların artmasına bağlı olduğu belirtiliyor.Bilhassa ekonomik göstergelerdeki iyileşme ile birlikte ABD ekonomisindeki olumlu beklentilerin artması ve FED’in beklenen faiz artışlarını gerçekleştirmesi ile birlikte ABD ekonomisi, 2017 yılının ilk yarısında yaklaşık yüzde 2,2 oranıyla yukarı yönlü ivme kazanmıştır. ABD’nin 2017 yılında yüzde 2,2 ve 2018 yılında yüzde 2,3 oranında büyümesi öngörülmektedir. Euro Bölgesi yüzde 2,4’lük büyüme hızıyla ABD ekonomisini geride bırakacak. Amerikan ekonomisinin bu yıl yüzde 2,2 oranında büyüyeceği tahmin ediliyor. Avrupa’nın büyüme oranlarının 2019 yılına kadar tedricen düşeceği kaydedilen OECD raporunda siyasi belirsizliklerin daha da artabileceği uyarısında bulunuluyor.

OECD’ye göre Avrupa Birliği’nin lokomotifi konumundaki Almanya’nın 2019 yılına kadar büyüme hızının yüzde 2’nin altına düşmeyeceği öngörülmektedir. Rapora göre Euro Bölgesindeki canlanmanın ihracat ve işletme yatırımlarına yaradığı, düşük işsizlik ve ücret artışlarının tüketimi artırdığı, düşük faizlerin ve konut talebinin artmasının da inşaatçılığı canlandırdığı raporda yer alıyor. Euro Bölgesinde bilhassa Fransa, Almanya, İtalya ve İspanya gibi ülkelerin ekonomik performansındaki artışa bağlı olarak büyümenin yukarı yönlü olması beklenmektedir. 2017 yılının ilk yarısında Bölge genelinde büyüme, beklentileri aşarak yüzde 2,3 olarak gerçekleşmiştir.

Tablo 1:Seçilmi Ülkelerin Büyüme Beklentileri

Kaynak:IMF

2018 yılının ekonomi bakımından Türkiye için kolay bir yıl olmayacağını belirtmek istiyorum. 2017 yılında Türkiye Cumhuriyeti hükümeti büyümeyi hükümet 2017’de ekonominin yüzde 4,4 büyümesini hedeflerken Dünya Bankası, 2017 yılsonu için Türkiye’nin büyüme oranı beklentisini 3,5 olarak açıkladı. Bu oran 2018 yılı için 3,9 olarak açıklandı.

Grafik 1: Türkiye Ekonomisi’nin Dünya Ekonomisinden Aldığı Pay

Büyüme konusunda iyimser bir bakış açısıyla 4.5-5 bandında büyümenin gerçekleşebileceği düşüncesindeyim.

Doç. Dr. Utku Altunöz
E-mail: utkual@hotmail.com
https://twitter.com/utkualtunoz