Borsa Şirket Haberleri / Ziraat Yatırım – (1.02.2021)

SABAH STRATEJİSİ

Küresel piyasalarda yüksek oynaklık devam ediyor. Mutasyonlu virüs ile ilgili gelişmeler ve aşı tedarikindeki gecikmeler dışında ABD hisse piyasalarındaki spekülatif hareketlerin bulaşıcılık etkisi yaratabileceğine yönelik endişelerle geçen hafta satışlarla karşılaşan borsa endeksleri, haftaya pozitif bir görüntüyle başlarlarken, hareketlerin dalga boyu yüksek. Diğer yandan, geçen hafta borsa endekslerindeki satışlara karşın %1’in üzerinde kalan ABD on yıllık tahvil faizi bu sabah %1,08 civarında hareket ediyor. Aşı tedarikindeki gecikmelere rağmen anlamlı bir satış gözlenmeyen petrol de haftaya yükselişle başlıyor. Dolar endeksi dirençli bir görüntü sergilemeye devam etse de pozitif risk ortamında Gelişmekte Olan Ülke para birimleri hafif alıcılı. GameStop hissesinden sonra bireysel yatırımcıların radarına giren gümüşte ise %5’in üzerinde yükseliş gözleniyor. TCMB’nin güçlü iletişim politikası ile sıkı duruşun sinyalini vermeye devam etmesi sonrasında pozitif ayrışan TL de bu ayrışmasını sürdürerek haftaya alıcılı bir görüntüyle başlıyor. Halihazırda 7,37 seviyesinden geçen 200 günlük ortalamasından uzaklaşan Dolar / TL bu sabah 7,25’lere kadar geriledi. Küresel borsalardaki hareket ve TL’deki değer kazancıyla birlikte BIST100 endeksi de güne %0,6 – %0,8 arasında alıcılı bir görüntüyle başlayabilir. Küresel borsalarda tekrar satış görülmedikçe, endeks gün içerisinde 1.500 seviyesini zorlayabilir.

MAKROEKONOMİ

Asya borsaları haftaya olumlu bir görüntüde başlıyor. ABD istihdam verileri, İngiltere faiz kararı ve Euro Bölgesi dördüncü çeyrek büyüme verisi yurt dışında haftanın öne çıkan gelişmeleri. Çin Yeni yıl tatiline hazırlanırken ülkede koronavirüs kaynaklı kısıtlamaların artmasının gölgesinde PMI verilerinde ocak ayında sınırlı bir yavaşlama görüyoruz. Çin hizmet PMI verisi 55,7 seviyesinden 52,4 seviyesine gelirken, imalat PMI 51,9 seviyesinden 51,3 seviyesine gerilemiş, neticede veriler 50 eşik seviyesinin üzerinde seyrederek toparlanmanın yavaşlayarak da olsa sürdüğünü gösteriyor. Cuma günü gündemde belirleyici olan Çin’deki likidite sıkışıklığı gevşemiş durumda. Yurt içinde bugün ocak ayı ISO İmalat PMI verileri ve çarşamba günkü enflasyon verileri önemli.

Bu hafta ABD’de ocak ayına ilişkin istihdam, PMI verileri ve Fed bölgesel başkanlarının konuşmaları takip edilecek. Öncelikle bugün IHS Markit ve ISM imalat PMI, çarşamba günü de hizmet PMI ve ISM imalat dışı PMI verileri takip edilecek. IHS Markit öncü ocak ayı PMI verilerine göre ABD’de diğer gelişmiş bölgelere göre daha farklı bir görünüm mevcuttu. İmalat PMI 57,1’den rekor seviye olan 59,1’e, hizmet PMI 54,8’den 57,5’e yükselirken, üretim ve yeni siparişlerde artış görülmekteydi. Burada aşılanma sürecinin başlaması ve özellikle teşvik paketine ilişkin olumlu beklentilerin PMI rakamlarına yansıdığını görmüştük. Özellikle beklentilere yönelik artış da dikkat çekiciydi. Fakat raporda girdi maliyetinin ve fiyatların yükseldiği, istihdama ilişkin alt endekste düşüş olduğu ve temmuzdan beri en düşük seviyede olduğu vurgulanmaktaydı. Ayrıca çarşamba günü yeni yılın ilk ADP özel sektör istihdam ve cuma günü de tarım dışı istihdam verileri takip edilecek. Aralıkta tarım dışı istihdam nisan ayındaki dramatik azalış sonrası ilk kez düşmüş ve 140 bin kişi azalmıştı. Veride sektörler arası farklılaşma dikkat çekmekteydi. Özellikle kısıtlamalar sonucu restoran, bar, eğlence gibi hizmet sektörü alanlarında geniş istihdam kayıpları olurken, perakende ve inşaat gibi sektörlerde ise istihdam artışı görülmüştü. İşsizlik oranı ise iş gücündeki azalmayla değişim göstermemiş ve %6,7’de sabit kalmıştı. Ocak ayına ilişkin beklentiler ise ADP özel sektör ve tarım dışı istihdam verilerinin tekrar sınırlı da olsa artış göstermesi yönünde. Ayrıca perşembe günü aralık ayına ilişkin fabrika siparişleri ve dış ticaret verileri takip edilecek. Kısıtlamaların üretim tarafını daha az etkilemesi sonucu aralıkta PMI verileri güçlü genişleme bölgesinde gelmişti. Bu sebeple fabrika siparişlerinin bir önceki aya göre artarak aylık %1,8 gelmesi beklenmekte.

Avrupa tarafında ise salı günü geçen senenin son çeyreğe ilişkin büyüme verileri ve perşembe günü de BoE’nin toplantısı takip edilecek. İngiltere’de ulusal düzeydeki kısıtlamalar ve Brexit sonrası yeni dönem ticaret koşulları ekonomik aktiviteye aşağı yönlü risk oluşturmakta ve son PMI verileri de bu görünümü teyit etmiştiBoE bu toplantıda herhangi bir değişikliğe gitmese de ilerleyen süreçlerde daha genişlemeci politikalara başvurmak zorunda kalabilir. Avrupa’da ABD’de olduğu gibi pazartesi günü imalat, çarşamba günü ise hizmet PMI verileri takip edilecek. Öncü verilere göre ocak ayında Avrupa tarafında kısıtlamalarla hizmet sektörü PMI verilerindeki belirgin düşüş, bileşik PMI’nin gerilemesine neden olmuştu. Fransa’da imalat PMI 51,1’den 51,5’e yükselirken, hizmet PMI ise 49,1’den 46,5’e gerilemiş, Almanya’da ise imalat PMI 58,3’ten 57’ye gerilemesine rağmen güçlü seviyelerini korumuştu. AB geneli ise 2021 yılına keskin bir düşüşle başlamıştı. İngiltere’de ise PMI verilerindeki düşüş AB’ye göre daha belirgindi. İmalat PMI 57,5’ten 52,9’a, hizmet PMI 49,4’ten 38,8’e ve bileşik PMI ise 50,4’ten 40,6’ya gerilemişti. Kısıtlamalara ek olarak Brexit sonrası artacak maliyetler ve ihracattaki olası düşüş PMI verilerinde belirleyici olmakta. Bu hafta da GSYH verileri takip edilmeye devam edecek. Salı günü İtalya ve AB’ye ilişkin büyüme verilerinde kısıtlamaların özellikle hizmet sektörünü etkilemesiyle çeyreklik bazda düşüş göreceğiz. Bununla birlikte dördüncü çeyrekte Almanya, Fransa ve İspanya büyümesinin beklentilerden daha iyi bir performans sergilemesi bölge genelindeki zayıflamayı azaltabilir. Çarşamba günü bölgenin ocak öncü TÜFE verisi de takip edilecek. Son zamanlarda düşük enflasyon meselesi bolca tartışılırken, ocak ayında enflasyonun geçici bir yükseliş sergileyebileceği görülüyor. Genel olarak ise normalleşme süreci ile artan tüketim talebi ve artan emtia fiyatları ile geçici enflasyon artışlarını yıl boyunca görmemiz olası.

Asya tarafında veri gündemi sakin. Diğer bölgelerde olduğu gibi PMI verileri takip edilecek. Ayrıca Hindistan Merkez Bankası ve Avustralya Merkez Bankası faiz kararı bulunmakta. Avustralya Merkez Bankası’nın herhangi bir politika değişikliğine gitmesi beklenmezken varlık alım programının süresini uzatması beklenmekte.

Bu hafta yurt içinde ocak ayına ilişkin, pazartesi günü ISO İmalat PMI verileri, çarşamba günü enflasyon verileri, perşembe günü reel efektif döviz kuru ve cuma günü Hazine nakit dengesi takip edilecek. Perşembe günü ise ocak ayına ilişkin TCMB’nin aylık fiyat gelişmeleri raporu izlenecek.

ISO imalat PMI aralık ayında 51,4’ten 50,8’e gerilemesine rağmen genişleme bölgesinde kalmaya devam etmişti. Raporda kısıtlamaların etkili olduğu fakat daha önceki kısıtlamalara göre ekonomik hayatı daha az etkilediği vurgulanmaktaydı. Rapora göre üretim endeksinin kısıtlamalarla gerilediği, siparişlerin de yavaşladığı belirtilirken, buna rağmen istihdamda güçlü artış olduğunun altı çizilmekteydi. Ayrıca raporda teslimat sürelerindeki belirgin artışla yaşanan arz yetersizliği ve döviz kuru gelişmeleri ile girdi maliyetlerinin arttığı ve bunların da nihai ürün fiyatlarına yansıdığı belirtilmekteydi. Ocak ayı için ise kapasite kullanım oranı sınırlı da olsa artış gösterirken, reel kesim güven endeksi de iyimserlik eşiğinin üstünde kalmaya devam etti. Ayrıca TCMB son PPK toplantısı özetinde sıkılaşmaya rağmen iktisadi faaliyetin güçlü seyrettiğini vurgulamıştı. Kısıtlamalara rağmen ekonominin tamamen kapanmaması ve imalat sektörünün faaliyetine devam etmesi ile birlikte ihracattaki olumlu görüntünün ocak ayında sürmesiyle ISO imalat PMI’nin 50 eşik değerin üzerinde gelmesini bekleyebiliriz.

2020 yılını yıllık bazda %14,6 gerçekleşen ve Ağustos 2019’dan bu yana en yüksek seviyeye çıkan bir TÜFE ile sonlandırmıştık. Birikimli döviz kuru ile küresel emtia fiyatlarının etkisiyle ÜFE, yıllık %25,15 ile son 19 ayın en yüksek seviyesinde yılı sonlandırmıştı. Enflasyon Raporu’nda %9,4 olan 2021 yıl sonu enflasyon tahmininde değişiklik yapmayan ancak enflasyonda yukarı yönlü risklere vurgu yapan TCMB ardından bu hafta ocak ayı enflasyon verisini takip edeceğiz. ER’de TCMB yıllık enflasyonun birkaç ay daha yukarı yönlü bir seyir izleyebileceğine vurgu yapmıştı. Neticede TL’deki değerlenmeye rağmen emtia fiyatlarındaki artış gibi faktörlerin etkisiyle ocak ayında enflasyondaki yukarı yönlü hareketin sürmesi bekleniyor. Enflasyon beklentilerine baktığımızda Foreks anketine göre ocak ayında enflasyonun aylık %1,5 artış göstermesi beklenmekte ve yıllık enflasyonun %14,80’e çıkması beklenmekte. Son PPK özetinde de yıl sonu enflasyon beklentilerindeki artışa dikkat çekilmişti ve gerekirse daha fazla sıkılaştırma yapılabileceği mesajı hem PPK özet metninde hem de Enflasyon Raporu toplantısında Başkan Ağbal tarafından dile getirilmişti.

Aralık ayında reel efektif döviz kuru endeksi ise, döviz kurlarındaki stabil seyrin de etkisiyle tarihi düşük seviye olan 60,45’ten 62,34 seviyesine yükselmişti.

Cuma günü Hazine ve Maliye Bakanlığı yılın ilk üç ayına ilişkin 3 Aylık İç Borçlanma Stratejisi raporunu yayınladı. Buna göre Hazine tarafından şubat ayında 45 milyar TL’lik iç borç servisine karşılık toplam 45,4 milyar TL’lik iç borçlanma, mart ayında toplam 30,2 milyar TL’lik iç borç servisine karşılık toplam 31,2 milyar TL’lik iç borçlanma, nisan ayında toplam 36,7 milyar TL’lik iç borç servisine karşılık toplam 43 milyar TL’lik iç borçlanma yapılması programlanmaktadır. Programa göre Hazine net iç borçlanmasını azaltmayı planlamakta ayrıca dikkat çeken bir nokta olarak bu ay Hazine yurt içinde altın ve döviz cinsi DİBS ihraç edeceğini belirtmekte.

  • Hazine ocak ayında iç borçlanma stratejisinde 25,4 milyar TL iç borçlanma gerçekleştireceğini ve toplamda 17,5 milyar TL anapara ödemesi yapacağını ve böylelikle 7,9 milyar TL net iç borçlanma yapacağını belirtmişti. Stratejide hedeflenen iç borçlanma miktarı 25,4 milyar TL iken hesaplamalarımıza göre Hazine ocak ayında yaklaşık 24,3 milyar TL(15,9 sabit+4,5 TLREF+1,6 iskontolu+2,4 değişken) iç borçlanma gerçekleştirdi. Böylelikle net iç borç ödemesinin 6,8 milyar TL olduğunu öngörüyoruz. Ayrıca Hazine bu ay değişim ihalelerine devam etti. Dış borçlanma tarafına bakıldığında, Hazine ocak ayında 3,5 milyar USD Eurobond ihrac etti, böylelikle yaklaşık 25,4 milyar TL dış borçlanma gerçekleştirdi. Stratejiye göre 0,4 milyar TL dış borç ödeyicisi olduğunu varsaydığımızda toplamda 25,1 milyar TL net dış borçlanma gerçekleştirdi. Net borçlanmasının böylelikle ocak ayında 31,9 milyar TL olduğunu öngörmekteyiz. Günlük TCMB Analitik Bilançosu’nda Hazine hesabı 128,5 milyar TL’den aralık sonunda 126,5 milyar TL’ye geriledi, bunun sonucunda aralıkta Hazine nakit dengesinin açık vereceğini tahmin etmekteyiz.

Aralık ayında ihracat aylık %11 artarak 17,8 milyar USD ile tarihi yüksek seviyede gerçekleşti, 2020 yılında 169,5 milyar USD ihracat gerçekleşerek YEP tahmininin (165,9 milyar USD) üzerinde kaldı. Bununla birlikte Merkez Bankası’nın vurguladığı üzere ekonominin potansiyelinin üzerinde olmasının etkisiyle ithalat aralık ayında gücünü korudu ve aylık %5,9 artarak 22,4 milyar USD ile Mayıs 2018’den bu yana en yüksek seviyede. Neticede ihracattaki pozitif görünümün sayesinde 2019 yılı Aralık ayına göre dış ticaret açığı sınırlı iyileşerek 4,5 milyar USD gerçekleşti.

2020 yılında ise dış ticaret dengesi 49,9 milyar USD açık verdi. Altın ve enerji hariç çekirdek dış ticaret dengesi 2019 yılında 13 milyar USD fazla verirken, 2020 yılında 3,3 milyar USD açık verdi. Geçen seneye göre ihracatın ithalatı karşılama oranı 2019 yılındaki %86 seviyesinden %77,2’ye geriledi.

Cuma günü yurt içinde Turizm Bakanlığı tarafından açıklanan aralık ayı yabancı gelen sayısı takip edildi. Veri aylık düşüşünü sürdürerek yaklaşık 700 bin kişiye indi. 2020 yılının genelini 2019 yılı ile karşılaştırdığımızda yolcu sayısı salgının da etkisiyle 45,1 milyondan 12,7 milyona geriledi ve %71,7 düşük kaldı ve zayıf gerçekleşen yabancı sayısı düşük hizmet gelirine sebep oldu yıl boyunca cari açığa baskı yaptı.

ŞİRKET HABERLERİ

Anadolu Sigorta (ANSGR, Nötr): Şirket’in 4Ç2020’deki net dönem karı (konsolide) 107,8mn TL gerçekleşerek yıllık %8,8 oranında düşüş göstermiştir. Piyasanın dördüncü çeyrek ortalama kar beklentisi 102mn TL idi. Şirket’in genel teknik bölüm dengesi yıllık %9,5 oranında artış göstererek 157mn TL’ye yükselmiştir. Şirket’in net yatırım gelirleri ise 10,1mn TL olarak gerçekleşmiştir. Bir önceki yılın son çeyreğinde 4,6mn TL net yatırım gideri kaydedilmişti.

Dördüncü çeyrek karı sonrasında Şirket’in 2020 yılındaki net dönem karı 510mn TL olarak gerçekleşmiş ve yıllık olarak %13,5 oranında artış göstermiştir.

İş GYO (ISGYO, Nötr): İş GYO 4Ç2020’de 275,6mn TL net kar kaydetmiştir. Net kar rakamı bizim beklentimiz olan 277mn TL ve piyasa beklentisi olan 266mn TL’ye yakın gerçekleşmiştir. Bir önceki çeyrekte 2,8mn TL kar açıklayan Şirket, bir önceki yılın dördüncü çeyreğinde 328,9mn TL kar kaydetmişti. Şirket’in satış gelirleri 4Ç2020’de 107,8mn TL gerçekleşirken (4Ç2019: 817,8mn TL), bu gelirlerin 55,7mn TL’si kira gelirleri (üst hakkı gelirleri dahil), 48,1mn TL’si konut satışlarından oluşmuştur. Kira gelirleri bir önceki çeyreğe göre %6,1 oranında artarken, pandemi etkisiyle yıllık %12,7 oranında düşüş kaydedilmiştir. Konut satışları ise yıllık %41,3 oranında artarken, bir önceki çeyrekte konut faiz oranlarındaki sert düşüşle birlikte 170,8mn TL olarak gerçekleşen satışların altında kalmıştır. Ek olarak, geçen yıl elde edilen 817,8mn TL’lik görece yüksek satış gelirlerinde ise 716,6mn TL’lik yatırım amaçlı gayrimenkul satış gelirlerinin önemli etkisi vardı. Şirket’in brüt karı yıllık %42,1, çeyreksel %21,6 oranında düşerek 4Ç2020’de 42,4mn TL gerçekleşirken, FAVÖK yıllık %47,2, çeyreksel %25,4 oranında düşerek 34,8mn TL olmuştur. Brüt kar ve FAVÖK marjı ise satışların içerisinde kira gelirlerinin payının artması sonrasında aynı dönemdeki marjlardan daha iyi gerçekleşerek 4Ç2020’de sırasıyla %39,3 ve %32,3 olmuştur. Öte yandan, Şirket’in 4Ç2020’deki yatırım amaçlı gayrimenkul değerleme net geliri 261,3mn TL gerçekleşirken (4Ç2019: 324,2mn TL), 33,6mn TL net finansman gideri kaydedilmiştir.

Dördüncü çeyrek karının ardından Şirket’in 2020 yılındaki net dönem karı, 2019 yılına göre %10,4 oranında azalarak 266,5mn TL olmuştur.

Ereğli Demir ve Çelik Fabrikaları (EREGL, Nötr): Şirket tarafından Kamuyu Aydınlatma Platformu’nda yapılan 09.11.2020, 04.01.2021 ve 15.01.2021 tarihli özel durum açıklamalarında, Şirketin Yönetim Kurulu kararı ile, Kümaş Manyezit Sanayi A.Ş. (ve iştiraklerinin) paylarının tamamının satın alınmasına (İşlem) ilişkin Şirket ile Yıldız Holding A.Ş. ve Gözde Girişim Sermayesi Yatırım Ortaklığı A.Ş. arasında Pay Devir Sözleşmesi imzalandığı ve Rekabet Kurulu’nun İşlem’e izin verilmesine karar verdiği duyurulmuştu. Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü onayı ikmal edilmiş olup, sürece ilişkin gelişmeler KAP üzerinden ayrıca duyurulacağı bildirilmiştir.

SEKTÖR HABERLERİ

Bankacılık: Türkiye Bankalar Birliği temettü kısıtlamasıyla ilişkili “Olası kâr dağıtım taleplerinin, ihtiyatlılık ilkesi ve başta sermaye yeterlilik oranı olmak üzere bankaların özel durumları çerçevesinde 2020 yılı dönem net kârından %10’ununa kadar karşılanması uygun görülmüştür” açıklamasını yaptı.

Enerji: Doğal gazda şubat ayında geçerli olacak fiyat tarifelerinde konut, ticarethane, sanayi ve elektrik üretim santralleri abone gruplarında yüzde 1 zam yapıldı. Boru Hatları ile Petrol Taşıma AŞ’nin (BOTAŞ) internet sitesinde, şubat ayına ilişkin tarife tablosu yayımlandı. Buna göre, BOTAŞ’ın konut tüketicileri için gaz dağıtım şirketlerine uyguladığı satış fiyatı, ocakta geçerli olan tarifeye göre yüzde 1 artışla 1000 metreküp doğal gaz için 1276 lira, ticarethane, sanayi ve elektrik üretim santralleri için ise 1428 lira olarak belirlendi. Kaynak: AA

Turizm: Turizm Bakanlığı tarafından açıklanan verilere göre, Türkiye’ye gelen yabancı ziyaretçi sayısı 2020’de %71,74 düşüşle 12,73 milyon kişi oldu. En çok ziyaretçi gönderen ülkeler sıralamasında 2,13 milyon kişi ile Rusya Federasyonu birinci, 1,24 milyon kişi ile Bulgaristan ikinci, 1,12 milyon kişi ile de Almanya üçüncü sırada yer aldı. Bu ülkeleri sırasıyla Ukrayna, İngiltere, Gürcistan, Irak, İran, Fransa ve Hollanda izledi. Yabancı ziyaretçi sayısındaki düşüşe bağlı olarak Türkiye’nin turizm gelirlerinde de 2020’de sert düşüş yaşandı. TÜİK verilerine göre, turizm gelirleri 2020’de %65,1 gerileyerek 12,1 milyar dolar oldu. Türkiye’ye gelen yabancı ziyaretçi sayısı 2019 yılında 45,06 milyon olmuş, turizm gelirleri ise 34,5 milyar dolar olarak gerçekleşmişti. (Kaynak: Reuters)

DİĞER ŞİRKET HABERLERİ

Karel Elektronik (KAREL): Türk Telekomünikasyon A.Ş. tarafından 2 yıl geçerli olacak şekilde ve yaklaşık 30mn TL bedelli yeni bir Şebeke Ekipmanları siparişi alınmıştır.

Parsan Makine (PARSN, Sınırlı Negatif): 28 – 29 Ocak tarihlerinde Parsan payları ile ilgili olarak 28,50 – 31,70 TL fiyat aralığından 1.129.559 TL toplam nominal tutarlı satış işlemi Çelik Holding tarafından gerçekleştirilmiştir. Bu işlemle birlikte Parsan sermayesindeki paylar 29/01/2021 tarihi itibariyle %66,73 sınırına ulaşmıştır. Önceki %68,2 idi. Parsan hisseleri Cuma günü %8,97 düşüş kaydetmiştir.

FAİZ PİYASALARI

Cuma günü ağırlıklı ortalama fonlama maliyeti %17 seviyesinde değişmeyerek yatay seyretti. TCMB toplamda piyasayı 282 milyar TL ile haftalık repo ihalelerinden karşılanacak şekilde fonladı ve tüm fonlama hatfalık repo ihaleleriyle sağlandı. TCMB sadeleşme politikasıyla uyumlu olarak cuma günü 57 milyar TL (%17’den, 7 gün vadeli) ve 23 milyar TL (%17’den, 10 gün vadeli) olmak üzere iki adet haftalık repo ihalesi açtı. Sadeleşme politikası ile uyumlu olarak diğer kanallardan fonlama yapılmadı.

ABD 10 yıllık hazine tahvillerinin faizi cuma günü %1,05 seviyelerinden başlarken, gün içerisinde %1,04-%1,10 bandında hareketin ardından, %1,07 seviyesinden günü kapattı.

Yurt içi tahvil piyasasında, cuma günü verim eğrisi genelinde faizlerde sınırlı değişimlerle görece yatay hareket gözlendi. Bu kapsamda, günlük bazda kısa vadeli tarafta faizlerde yatay seyir görülürken, orta ve uzun vadeli tarafta ise faizlerde 10 baz puana yaklaşan değişimler gözlendi. Gösterge kağıtların faizlerinin haftalık bazda değişimlerine bakıldığında ise, kısa vadeli tarafta faizlerde 5 baz puana yaklaşan düşüşlerle görece yatay seyir görülürken, orta ve uzun vadeli tarafta ise faizlerde 40 baz puana varan düşüşler gözlendi.

Kaynak: Ziraat Yatırım Sabah Stratejisi