Altın’a İlgi Azaldı mı?

Yılbaşına 1320 seviyesinde başlangıç yapan ons Altın’da Ocak ve Nisan aylarında iki kez 1365 Dolar üzeri denense de yukarı yönlü potansiyelin devamının gelemediği bir fiyatlama hareketinin meydana geldiğini, bu seviyelerden geri dönüşlerin yaşandığını izledik.

Yılın ilk dört ayındaki yükselişlerin genel olarak Trump’ın Ortadoğu veya Asya bölgesi ülkelerine yönelik konuşmaları ile artan jeopolitik gerginliklerin etken olduğunu söylemek mümkün. Bu sayede test edilen zirve seviyelerinin ardından ABD’de güçlü gelen ekonomik verilerin FED’in faiz artırımlarına devam etmesi ve faiz artırım sürecini daha fazla hızlandıracağına dair beklentilerin güç kazanması Dolar endeksinin değer kazanmasına neden olurken bununla birlikte ons Altın ile yılın ilk çeyreğinin sonlarına kadar ters korelasyonda hareket eden ABD 10 yıllık tahvil faizlerinde %3’ün üzerine doğru hareket etmesi Altın fiyatlarının geri çekilmesinde etkili oldu.

Burada ilginç olan bir nokta, yılın ikinci çeyreğine başladığımız zamanlarda Trump’ın ortaya attığı Çin’e gümrük vergisi uygulanmasına yönelik çıkışlar sonucu Dünya genelinde artan ticaret savaşları endişelerinde Altın’a olan talebin azalmaya devam etmesi ve fiyatlardaki düşüş eğiliminin sürmesi oldu.

Grafikte de beyaz çizgi ile görülebilecek ABD 10 yıllık tahvil faizlerinin Mayıs sonrasında düşüşe yönelmesine rağmen turuncu çizgi ile grafikte gösterilen ons Altın tarafında da geri çekilme hareketinin etkili olduğu gözleniyor.

Yılbaşından bu yana spekülatif Altın pozisyonları açısından incelediğimizde grafikte de görülebileceği gibi 23 Ocak 2018, 214.684 aktif kontrat ile en yüksek seviyeye ulaşılan tarih olurken, 26 Haziran 2018 ise 76.672 kontrat ile en düşük seviyeye denk gelen tarih olarak karşımıza çıkıyor. Grafik incelendiğinde spekülatif pozisyonların Nisan ayından bu yana azalmakta olduğu da görülüyor.

Tüm bunlar ışığında bahsettiğimiz dönem aralığında Dolar’a olan talebin Altın’a ağır bastığını görüyoruz. Bu noktada FED’in faiz artırımlarına devam etmesinin sonucuna ek olarak ticaret savaşları gibi Dünya ekonomisini ilgilendiren önemli bir konu hakkında yatırımcıların güvenli varlık olarak Dolar’ı tercih ettiğini söylemek mümkün. Trump’ın Mart ayında fitilini ateşlediği ticaret savaşlarına dair alınan aksiyonların en sonuncusu olan Çin’e 34 milyar Dolar’lık gümrük vergisi uygulaması akabinde Çin’in de bu hamleye karşılık vermesiyle resmen başlayan ticaret savaşları ile birlikte Dolar endeksinde grafik üzerinde de görülebileceği gibi bir geri çekilmenin meydana geldiğini izledik.

FED’in Haziran ayındaki toplantısında bu yıl için dört faiz artırımına yönelik beklentilerini güncellemesi ile ticaret savaşlarının Dünya ekonomisi üzerindeki olası etkilerinin yarattığı güvenli varlık talebi arasında talep bulmakta zorlanan Altın fiyatlarını teknik olarak incelediğimizde ise 1046 Dolar seviyesinden başlayan uzun vadeli yükseliş trendinin halen devam ettiği fakat bu trendin şu an için desteği olan 1240-1250 Dolar bölgesi yakınlarında kaldığı gözleniyor. Buradan hareketle piyasada yatırımcıların, FED’in faiz artırımlarına devam etmesinin ticaret savaşlarına dair endişelerinin yaratacağı bir belirsizlik ortamında bunu erteleyebileceği düşüncesiyle Altın fiyatlamasında bu yükseliş trendini korumaya devam ettiklerini söyleyebiliriz.

Teknik olarak ons Altın’ı inceleyecek olursak, 1240 üzerinde kalınabildiği sürece devam edecek yükseliş potansiyelinde yukarı yönde 1280-1300 bölgesinin orta vadede hedeflenebileceğini söyleyebiliriz. 1280 öncesinde ise kısa vadede 1265 -1270 ara destek seviyeleri takip edilmeli. 1240 altına bir geçiş görülmesi durumunda ise uzun vadeli yükselen trendin altına geçilmiş olacağından artacak satış baskısında 1225-1210 seviyelerine doğru geri çekilmeler görülebileceği düşüncesindeyiz.