2016 ABD başkanlık seçimi ile ilgili bilmemiz gerekenler

Bugün ABD’de yapılacak başkanlık seçimleri ile ilgili Dr. Nuri Sevgen’in bilgilendirici bir yazısını paylaşıyoruz.

Bugün ABD’de Başkanlık Seçimleri yapılacak. Bu konuda küçük bir bilgilendirme klavuzuna ihtiyaç olacağı düşüncesiyle dikkat edilmesi gereken konulara işaret etmek istedim. Önemli kısımları maddeler halinde yazdım ki okurken sıkılmayın. Zira sonuna kadar okumanın mümkün olursa; çok detaylı ve ilginç bilgilere sahip olarak sohbetlerde etrafınızdakilere üstten bir bakışla “bunu biliyor muydun?” diyebilmeniz mümkün…

– ABD Başkanlık seçimleri 1792 yılından bu yana her 4 yılda bir kasım ayının ilk pazartesini izleyen Salı günü yapılır. “Bu nasıl bir seçim tarihi tanımı?” diyenlere bir ekleme yapayım; ABD ilk kurulduğunda oy verme ve seçilme hakkı sadece toprak ve mal sahibi olanlara verilen bir imtiyaz olduğundan Anayasa yazıldığında Başkanlık seçimi için hasattan sonra en sakin olan kasım ayı tercih edilmiştir. Kasımın ilk pazartesini izleyen Salı gününün belirlenmesinin hikayesi ise şu şekilde: Cumartesi günleri çiftçiler ürettikleri malları pazara getiriyorlardı. Pazar günleri ise kilisede vakit geçiriyordu. Seçimin 1 Kasım’da olmasına da imkan yoktu; çünkü 1 Kasım Katoliklerin ‘All Saints Day’ tatiliydi. Geriye Kasım ayının ilk pazartesisini takip eden salı günü kalıyordu.

– Amerikan Başkanı genel bilinenin aksine direkt halk oylaması ile seçilmiyor. Seçmenler oy kullandıkları eyaletledeki “Seçiciler Kurulu” adı verilen ve tek görevleri Başkan’ı seçmek olan bir meclise ait delegeleri seçerler. Ancak bu sistem fiilen çok da etkili değil. Zira bu delegeler farklı bir oy kullanmadığı gibi oy pusulasında zaten seçmen Başkan adayının adını görüyor. Seçiciler Kurulu Meclisinden oy pusulasında bahsedilmiyor. Seçiciler Kurulunu oluşturacak delege sayısı 538 kişi ve salt çoğunluk (yarıdan bir fazlası) olan 270 delegeyi bulan ABD Başkanı oluyor. Bu nedenle en yüksek oyu alan değil en çok delegeyi elde eden aday kazanacağı önemli not olarak dikkate alınmalıdır. Yani Clinton’un anketlerde %3-4 daha önde olması aslında seçimi kazanmasına yetmeyebilir. Buna en iyi örnek Bush – Gore seçimidir (2000). Al Gore 500 bin fazla oy almasına rağmen seçciler kurulunda 266 delege seçebilmiş oysa Bush 271 delege ile seçimi kazanmıştır.

– Seçimde 4 parti yarışıyor. Biz Demokrat Parti’den Hillary Diane Rodham Clinton ve Cumhuriyetçi Parti’den Donald John Trump arasında seçim yapılacağını sanıyoruz ama seçmen diğer 2 partiden birer adaya da oy verecek. Bu iki parti ve adayları ise; Yeşil Parti’den Jill Ellen Stein ve Liberteryen Parti’den Gary E. Johnson. Ancak en büyük iki parti olan Demokrat ve Cumhuriyetçi Parti’nin adayları daha büyük ilgi görmesi doğaldır.

– Bu seçimler sadece Başkan’ı değil, 100 üyeli senatonun üçte biri (34 üyesi) ile 435 üyeli Temsilciler Meclisi’nin de tamamının seçileceği bir seçim olacak. Zira bu seçimlerde çoğunluğu ele geçiremeyerek Başkan seçilmek de ileride icraatlar sırasında Başkan’a büyük bir sıkıntı yaratacaktır.

– Amerika Birleşik Devletleri büyük bir coğrafya üzerine kurulu bir ülke ve ülkenin Doğusu ile Batısı arasında farklı saat dilimleri kullanılıyor. Bu durum da seçimi izlerken bilmemiz gereken önemli bir aytrıntıdır. ABD; 50 eyalet ve başken Washington D.C. (Kolumbiya bölgesi – D.C. harfleri District of Columbia anlamındadır) olarak hiç bir eyalet içinde yer almayan özel bir konumda olaran 51 bölgede seçime girecek.

– Seçimler ABD’nin Doğu bölgesinde 06:00’da sandıkların açılması ile başlayacak. Yani Türkiye saati ile 14:00

– ABD saati ile ilk açılan sandıklar 19:00’da kapanmaya başlayacak. Aramızda 8 saat fark olduğu düşünülürse Türkiye’de saat sabaha karşı 03:00 olmuş olacak. Seçim için en önemli eyaletlerden olarak gösterilen Doğu yakasındaki Florida’nın da dahil olduğu 16 eyalette sayım 20:00 gibi başlayacak ki bu saatte bizler sabahın 04:00’ü olduğu için hala uykuda olacağız

– Doğu saati ile Saat 23:00’de Kaliforniya eyaletinde sandıklar kapanacak. Biz bu saatte işe gidiyor ya da gitmeye hazırlanıyor olacağız. Ancak o saatlerde seçim sonuçları kabaca şekillenmiş olacaktır. Tabii 2000 yılındaki Bush-Gore seçimi gibi çok yakın bir sonuç çıkarsa o zaman iş uzatmalara gider.