Türkiye Cumhuriyeti’nin güçlü devlet duruşu, kararlılığı, toplumsal birlik ve beraberliğimizin dışarıdan ve içeriden bunca saldırıya rağmen çelik gibi iradeyle daha da perçinlenmesi, milli ve yerli savunma teknoloji hamlelerimiz ile birleşerek 40 yıllık terör belasının son bulması adına tarihi bir eşiğin aşılmasını sağladı. Bölücü terör örgütünün kendini fesih etme kararına Avrupa Birliği’nin kimi mahfillerinden anlamsız, değersiz kimi açıklamalara da şaşırmıyoruz elbette. Bilhassa, ‘bu fırsat iyi değerlendirmeli’ saçmalığı. Sanki, uluslararası alanda birilerinin bu tarihi sürece bir katkıları olmuş ta, kendilerine göre çağrıda bulunuyorlar. Batının sözde demokrat, gerçekte neo-faşist nobran, narsist siyasi çevreleri Türkiye halkının tüm unsurlarıyla istikrara ve kalıcı bir barışa kendi iradesiyle yürümesine adeta deliriyorlar. Kurtuluş Savaşı’nı ve Cumhuriyetimizi omuz omuza kurmuş Türkiye Cumhuriyeti Vatandaşları, 21. Yüzyıl’da ‘Türkiye Yüzyılı’ adına tarihi adımları da birlikte atıyorlar.
Küresel ulus üstü yapıların başımıza bela ettiği bölücü terör, 15 binin üzerinde güvenlik görevlimiz ve vatandaşımızı şehit vermemize sebep oldu. Bugün, ‘Terörsüz Türkiye’ süreci Şehitlerimizin destansı kahramanlığı ile hayat buluyor. Bölücü terör sadece 1984 ile 1998 arası o zamanın ekonomik değeriyle 300 milyar dolarlık ağır bir kayba sebep oldu. Bugünkü değeri ile 1 trilyon dolar.
Yazının devamı için TIKLAYINIZ!