Net Hata ve Noksan Görünenden Büyük Olabilir

Mahfi Eğilmez – 30.06.2015

Ödemeler dengesi tablolarında yer alan net hata ve noksan kalemi kaynağı belirlenemeyen döviz giriş ya da çıkışlarını ifade eder. Ödemeler dengesi toplamı sıfıra eşit bir dengedir. Dış dünyadan mal ve hizmet satın alınır ve dış dünyaya mal ve hizmet satılır. Bu alım satımın oluşturduğu dengeye cari denge denir. Cari denge açık vermişse bir sonraki bölümde bu açığın nasıl karşılandığı (borç, sermaye girişi, hisse senedi satışı vb) yer alır. Bu ikisi arasında bir tutarsızlık varsa bu fark net hata ve noksan kalemine yazılır. Net hata ve noksan kalemi kaynağı bilinmeyen bir döviz girişi veya çıkışı olduğu anlamına gelir.

Net hata ve noksan kalemi, genel olarak, ölçüm hataları ve tablodaki verilerin eksik veya fazla derlenmesinden kaynaklanır. Net hata ve noksan kaleminin oluşmasının nedenleri arasında şunları sayabiliriz: (1) Zaman uyumsuzlukları (İhraç edilmiş malın gidiş tarihiyle ihraç edilen mal karşılığında alınacak paranın gelişinin farklı dönemlerde olması gibi.) (2) Beyan yanlışlıkları veya hataları (Gümrük beyanlarındaki eksikler ya da yanlışlar gibi.) (3) Kayıt dışılıklar (Gelirlerin kayda girmemesi ya da finansmanın kayıt dışı olarak gerçekleştirilmesi gibi.) (4) Anketlerdeki ölçüm hataları (Turizm gelirlerinin belirlenmesinde uygulanan anketlerin gerçeği tam olarak yansıtamaması gibi.)

Turizm gelirleriyle ilgili ölçümlere baktığımızda ortaya bazı ilginç sonuçlar çıkıyor. Bunları açıklamadan önce turizm gelirlerinin nasıl ölçüldüğüne değinelim. TCMB sitesinde Ödemeler Dengesi hesaplama yöntemini anlatan kitapçıkta turizm gelirlerin nasıl hesaplandığı şöyle açıklanıyor: ‘Turizm gelirleri, T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı, TÜİK ve TCMB’nin ortak çalışması kapsamında, TÜİK tarafından yürütülen “Çıkış Yapan Ziyaretçiler Anketi”nden elde edilmektedir. Anket çalışmasında ülkemizi ziyaret ederek yurtdışına çıkış yapan yabancılar ile ödemeler dengesi metodolojisi çerçevesinde yurtdışında yerleşik sayılan vatandaşlarımızın ülkemizde yaptıkları turizm harcamalarının saptanması amaçlanmaktadır. Anket, çıkış yollarına göre hudut kapılarında, milliyet bazında üçer aylık dönemleri kapsayacak şekilde, yılda dört dönem yapılmaktadır. Turizm gelirleri; yabancı ziyaretçiler için milliyet bazında, geceleme yapanlar ile günübirlikçiler ayrımlarına göre ve turla gelenlerin tura ödedikleri bedellerin Türkiye’de kalan kısımları da değerlendirilerek elde edilen ortalama harcamaların; ilgili döneme ait Emniyet Genel Müdürlüğü kayıtlarından sağlanan kişi sayılarıyla genişletilmesi ile hesaplanmaktadır. Aynı şekilde, yurtdışında yerleşik vatandaşlarımızın anketten elde edilen ortalama harcamaları, kişi sayısının saptanması için gerçekleştirilen anket sonuçları ile genişletilmektedir. Turizm giderleri ise yine TÜİK tarafından yürütülmekte olan “Vatandaş Giriş Anketi” sonuçlarından elde edilmektedir. Üçer aylık dönemler itibariyle yapılan anket çalışmasında, yurtdışı ülkeleri ziyaret edip ülkemize giriş yapan yurtiçinde yerleşik kişilerin yurtdışında yaptıkları harcamaların saptanması amaçlanmaktadır.’

2014 yılında, yurt dışında oturup da Türkiye’ye gelen Türkler dahil, 41,4 milyon turist gelmiş ve toplam 34,3 milyar dolar turizm geliri bırakmış. Bu durumda kişi başına turizm geliri 828 USD olarak hesaplanıyor. 2014 yılında Türkiye’ye gelen Gürcü turist sayısı 1.755.289 olmuş. Gürcistan’ın nüfusu 4,5 milyon. Buna göre 2014 yılında Gürcistan nüfusunun yüzde 40’ı Türkiye’ye gelmiş bulunuyor. Böyle bir şey mümkün olmadığına göre iki olasılık söz konusu demektir: (1) Türkiye’de çalışan Gürcüler her giriş çıkışta ziyaretçi olarak sayılıp istatistiğe katılıyor. (2) Sınırdan günübirlik alış veriş veya tandık ziyareti için gelip geçen her Gürcü, turist olarak sayılıyor. Sonuçta bu şekilde gelip geçen Gürcü sayısı ile (aslında o kadar para harcamadıkları halde) ortalama turizm geliri olarak hesaplanan 828 USD çarpılarak bulunan tutar (yaklaşık olarak 1,5 milyar dolar) toplam turizm gelirine dahil ediliyor.

Buna benzer başka konular da olabilir. Eğer böyleyse net hata ve noksan olarak kaydedilmesi gereken paraların bir bölümü başka kalemlere giriyor demektir. Bu durumda aslında çok büyük tutarlara varmış olan net hata ve noksan kalemi olduğundan düşük görünüyor bile olabilir.

Net hata ve noksan kalemi, son yıllarda ödemeler dengesinin en tartışmalı kalemi haline gelmiş bulunuyor. Merkez Bankası, ödemeler dengesine giren istatistiklerin çoğunu kendisi üretmiyor, kurumlardan alıp bu tabloya koyuyor. Buna karşılık ödemeler dengesini derleyip toplamak ve yayınlamak Merkez Bankası’nın görevidir. Bu durumda net hata ve noksan kaleminin niçin bu kadar büyük tutarlara ulaştığını araştırıp bulgularını kamuoyuyla paylaşmak da Merkez Bankası’nın sorumluluğundadır.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir