Yaklaşık iki haftadır küresel güç merkezleri arasında ‘gövde gösterileri’ni dikkatle takip ediyoruz. Önce, Kırım Savaşı’nın da etkisi ile ciddi borçlarla boğuşan Çarlık Rusyası’nın 1867’de satmak durumunda kaldığı Alaska’da, 15 Ağustos’ta Alaska’yı satın alan ABD’nin başkanı Trump Rusya Devlet Başkanı Putin’i ağırladı. ABD askeri gücünün sembolü yeni nesil savaş ve ağır bombardıman uçakları ile karşılanan Putin’i Trump aynı araca binerek toplantının yapılacağı noktaya götürdü. İki hafta sonra, bu defa Şanghay İşbirliği Teşkilatı Zirvesinde Putin’in Hindistan Başbakanı Modi ile aynı otomobilde seyahat ettikleri fotoğraf dünya kamuoyu ile paylaşıldı. 3 Eylül Çarşamba günü ise, Çin Devlet Başkanı Şi, Putin ve Kuzey Kore Devlet Başkanı Jong Un’un birlikte verdikleri fotoğrafa, Trump’ın ağır tepkisi oldu.
2. Dünya Savaşı’nda kaybedilen 25 milyona yakın askerin anısına saygı amacıyla gerçekleştirilen askeri geçitler de ‘kutuplar arası’ kapışmaya, güç merkezleri arası gövde gösterisine dönüştü. Alaska’daki görüşme öncesinde, Putin’in Moskova’da uçağa binmezden önce, 2. Dünya Savaşı’nda Sovyetler Birliği- ABD işbirliği anısına yapılmış olan anıta çelenk koyması da, Şi’nin Putin’i ve Jong Un’u askeri törende ağırlarken, 2. Dünya Savaşı’nda ‘anti-faşist’ savaşa göndermede bulunması da, 80 yıl sonrasında, güç merkezlerinin ‘dünya savaşları’ üzerinden birbirlerine ‘el ense çekme’ye ne kadar meraklı olduklarını gösterdi. Çin tarafından ‘istilacı ülke’ olarak anılan Japonya ve Hitler’in sebep olduğu ‘faşist katliam’ ve soykırım nedeniyle Almanya’nın pek de söyleyecekleri söz olmasa gerek. Trump ise, 3 Eylül Çarşamba günü Şi’ye ‘ABD askerlerinin kahramanca fedakarlığı ile’ Çin’in özgürlüğüne kavuştuğunu hatırlatan bir mesaj attı.
Yazının devamı için TIKLAYINIZ!