Küresel Güçlü Finansal Şehirler

Küresel Güçlü Finansal Şehirler

“Dünya tek bir devlet olsaydı merkezi İstanbul olurdu”
Napolyon Bonapart

Şehirler bir ülkenin sosyo – kültürel yapısının, yaşam kalitesinin, gelişmişlik düzeyinin ve geleceğinin fotoğrafını yansıtır. Şehrin dokusu ve mimarisi birlikte eğitim, spor, sanatsal ve kültürel alanlardaki faaliyetlerde algılarda bıraktığı izleri oluşturur. Küresel şehirler ise bunların da ötesinde dünya ekonomisine yön veren ayrılmaz parçalarından biridir.

Küresel şehirler, çok uluslu şirketlerin, bankaların, finans ve sigorta şirketlerin ve finansal hareketlerin yoğunlaştığı merkezlerdir. Küresel şehirler; altyapı, ulaşım, konaklama, nitelikli insan kaynağı, üretim ve dağıtımda uzmanlaşma ile teknoloji ve iletişim alanında gelişmiş bir yapıya sahiptirler. Tüm bu özellikler bir şehrin küresel çapta rekabet gücü ortaya koymaktadır.

Küresel Güçlü Şehirler

Her yıl küresel çapta şehirlerin bir sıralaması ve değerlendirilmesi yapılmaktadır. 2016 yılında da Instute For Urban Strategeis The Mori Memorial Foundation tarafından dünyanın önde gelen 42 şehri seçildi ve bu şehirlerin küresel kapsam gücü değerlendirildi. Enstitü 2008 yılından bu yana raporunu yıllık olarak yayınlamakta ve yoğun rekabet arasında küresel şehirlerin güçlü ve zayıf yönlerini analiz etmektedir.

Küresel Güç Şehir İndeksi (The Global Power City Index- GPCI) kentin gücünü temsil eden altı ana fonksiyona; ekonomi, araştırma ve geliştirme, kültürel etkileşim, yaşam döngüsü, çevre ve erişilebilirlik gibi altı ana kritere dayanan çekicilik açısından her bir şehrin sıralamalarına genel bir bakış sağlamakta ve dünyanın önde gelen şehirlerinin kapsamlı gücünü değerlendirmektedir.

The Global Power City Index 2016 (Küresel Güç Şehir İndeksi)

http://mori-m-foundation.or.jp

2016 yılı Küresel Güç Şehir İndeksinde Londra ve New York ilk iki sıradaki yerlerini korurken; Tokyo üçüncü, 2015 yılında üçüncü olan Paris ise sıralamada dördüncülüğe geriledi.  Londra birinci sıradaki yerini korumasına karşın AB’den ayrılma oylamasının şehrin gelecekteki konumunu nasıl etkileyeceği belirsizlik yaratmaktadır. New York sıralamada beş yıldır ikinci sıradaki yerini korumaktadır. Paris’in gerileme sebebinin, kültürel etkileşim ve araştırma ve geliştirme seviyelerindeki düşüşten ve yaşanan terörist saldırıların şehrin puanında düşüşe yol açtığı düşünülmektedir. Singapur’un ekonomisinde yaşadığı duraklamaya rağmen beşinci sıradaki yerini korumuştur.

Ülkemizden sadece İstanbul’un değerlendirilmeye alındığı Küresel Güç Şehir İndeksinde, İstanbul 2015 yılında 31. sırada iken 2016 yılında 21. sıraya yükseldi.  Ulaşım imkanına göre sıralamada ise 9. sırada iken en zayıf göründüğü alan olan çevre şartlarında 38. sırada yer aldı. İstanbul araştırma ve geliştirme imkanlarına göre 21. sırada, ekonomik gücüne göre ise 24. sırada yer bulabildi.

Küreselleşme ile günümüz dünyasında ülkeler yerine artık şehirlerin yarıştığını görüyoruz. Şehirler uluslararası ticaret ve finansal faaliyetler için merkez olma, yenilikçi ve uzmanlaşmış hizmetler üretme ve sanayi alanında öncü olmak gibi rollerde üstlenmişlerdir. Küresel çapta rekabet eden bu güçlü şehirlerin; gücünü oluşturan birçok değişken bulunmaktadır.

Küresel güçlü bir şehir için; finans bu güç oluşumunun neresinde?

Küresel şehirlerin, küresel ekonomide önemli bir merkez haline gelmiş yerlerdir. Küresel şehirler, küresel ekonomiyi yönlendiren ve kontrol eden ve stratejilerin belirlendiği merkezlerdir. Küresel güç indeksinde ilk sıraları paylaşan şehirlerin aynı zaman birer finans merkezleri olduğu ve öncü rollerini finans alanında da sürdürdüğü görülmektedir.

Finans merkezleri; finansal hareketlerin yoğunlaştığı, finansal ürün çeşitliliği ve yüksek düzeyde işlem hacimleri ile birçok ulusal ve uluslararası finansal kurumları bünyesinde barındıran, ileri düzeyde ticari ve teknolojik altyapının sağlandığı merkezler olarak tanımlanabilir. Finans merkezlerinde büyük borsaların, bankaların, yatırım ve sigorta şirketlerinin olduğu görülmektedir. Bu finansal merkezlerdeki her türlü para ve emtia fiyatlarındaki hareket tüm dünya piyasalarını etkileyebilmektedir. Bu merkezlerinde sıralaması Küresel Finansal Merkezler Endeksi ile yapılmaktadır.

Küresel Finansal Merkezler Endeksi (Global Financial Centers Index – GFCI), Dünya Bankası, Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü gibi kuruluşların 100’den fazla endeksiyle çevrimiçi bir anketteki finansal merkez değerlendirmesine dayanan finansal merkezlerin rekabetçiliğinin bir sıralamasını oluşturmaktadır.

Küresel Finans Merkezleri Endeksi raporu Londra merkezli Z/Yen Group tarafından açıklanmaktadır. Raporda şehirlerin rekabet alanları; “iş ortamı”, “finansal sektör gelişimi”, “altyapı faktörleri”, “beşeri sermaye”, “itibar ve genel faktörler” olmak üzere beş ana alana ait endekslerin toplamından oluşmaktadır. Bu rapor finansal merkezlerin derecelendirilmesi için yaygın bir kaynak olarak kullanılmaktadır

27 Mart 2017 itibarıyla, dünyanın en büyük finansal merkezleri şunlardır;

Küresel Finansal Merkezler İndeksi – Mart 2017

2017 yılı Mart ayındaki değerlendirmeye göre Londra, New York, Singapur, Hong Kong ve Tokyo önde gelen küresel finans merkezi olmaya devam etmektedir.

Sıralamada 1. olan Londra finans ve politik açıdan küresel etkiye sahip bir şehirdir. İngiltere ekonomisi için finans sektörü ülke için önemli bir rol oynamaktadır. Londra İslami Finans alanında da öne çıkan finans merkezlerinin başında gelmektedir. Dünyanın en önemli finans merkezi sıralamasında birinci sırada yer alan Londra’da finans sektöründe yaklaşık 700 bin kişi istihdam edilmekte ve finansal hizmetler üzerinden yılda 300 milyar dolar gelir elde edilmektedir. Türkiye’de finans sektöründe yaklaşık 200 bin kişi istihdam edildiği düşünüldüğünde sadece Londra’nın bu alanda ulaştığı boyut daha net anlaşılabilir.

İngiltere’de yapılan referandumdan Avrupa Birliği’nden çıkma kararının gelmesi Londra’da bulunan küresel finans şirketlerini endişelenmiş, Brexit referandumunun sonuçlarının hemen ardından, yapılan değerlendirmeler neticesinde Londra’nın puanı bu nedenle bir önceki yıla göre gerilemiştir. Tabi burada Brexit sonrası finans kesiminde çalışanların %15-20 sinin diğer finans merkezlerine göç edeceği ve Hong Kong, Singapur ve Tokyo gibi finans merkezlerin ön plana çıkacağı düşünülmektedir.

Dünya ticaretinde ve ülke ekonomisinde oynadığı rol açısından New York ABD’nin finansal merkezi konumundadır. Raporda New York dışında ABD’deki diğer merkezler endekste yükseliş yaşadığı görülmektedir. Gelişmiş batı finans merkezlerinin yanı sıra Asya ekonomilerinde de önemli finans merkezleri de ön sıralarda yer bulmuştur.

Küresel Finansal Merkezler İndeksi – Mart 2017

İngiltere merkezli danışmanlık şirketi Z/Yen Group’un yılda iki kez açıkladığı Küresel Finans Merkezleri Endeksi raporuna göre, İstanbul, Mart 2017 değerlendirmesinde 2016 Eylül ayına göre 9 basamak gerileyip 57. sıradan 66. sıraya gerilemiştir. İstanbul geçen yılın mart döneminde ise 46. sırada bulunuyordu. Böylece geçen yıl ile karşılaştırıldığında 20 sıra düşüş yaşamış oldu. Rapor’da yapılan değerlendirmede, “İstanbul terör saldırıları, savaş bölgesine yakınlığın finans sektörü tarafında kötü olarak değerlendirilmesini sıkıntısını çekiyor” ifadeleri yer aldı. Bir bilgi notu olarak ülkemiz bir başka değerlendirmede İtalya’nın lider düşünce kuruluşu European House Ambrosetti’nin hazırladığı Küresel Cazibe Endeksine göre Türkiye 45. Sırada bulunmaktadır.

Doğu Avrupa ve Orta Asya’daki Finansal Merkezler

Doğu Avrupa ve Orta Asya finans merkezleri sıralamasında ise İstanbul, Eylül 2016’da bulunduğu 4. sırayı son raporda da korudu. Bu bölgede ilk 3 sırada Varşova, Talin ve Riga yer aldı.

Küresel bir şehir ve finansal merkez olma yolunda: İstanbul

İstanbul, tarihin ve medeniyetlerin kesişme noktasında bulunan, küresel kent havzasında içinde yer alan, metropol bir şehirdir. İslam dünyasının manevi başkentidir. Büyüyen ekonomisi, gelişen nitelikli insan kaynağı, öncü sektörleri, gelişmekte olan finansal ve ticari hizmetler ve teknolojisi ile kendi bölgemizde ve coğrafyamızda çekim merkezi olma yolunda ilerlemektedir. Ancak Küresel şehirler ve finans merkezlerinin sıralaması, İstanbul’un daha kat etmesi gereken yolunun bulunduğunu göstermektedir.

Ülkemizde sektörel kümelenmeler yoluyla uluslararası alanda rekabet edebilecek başka şehirlerimizin de ortaya çıkması merkez ülke olma yolunda önemli katkılar sağlayacaktır.  Sanayi, teknoloji, otomotiv, tekstilde, sağlık, turizm ve eğitim başta olmak üzere belli sektörlerde marka şehirler meydana getirebilmeyiz. Örneğin uzaktan eğitim konusunda yeterli birikim ve teknolojiye sahip Eskişehir Anadolu Üniversitesi dünyanın en büyük üniversitelerinden biridir ancak bir Oxford kadar bilinirliği yoktur.

Küresel iddiası olan bir şehir ve finans merkezi olma hedefi, çok geniş bir perspektifle ve bütünsel bir yaklaşım içinde ele alınmalıdır.

Politik ve siyasi istikrar ekonomik büyüme için olmazsa olmaz birinci koşul olduğu gibi uluslararası sermaye hareketlerinin belirleyen faktörlerin başında gelmektedir. Yaşadığımız başarısız darbe girişimi, terör olayları ve komşularımızdaki savaş ve istikrarsızlık ne denli güç bir coğrafya da yaşadığımızı göstermektedir.  Nisan 2017’de yapılan referandumda Cumhurbaşkanlığı Sistemi ile siyasi risklerin ve koalisyonların getirdiği istikrarsızlığın kaldırılması hedeflenmiştir.

Küresel bir merkez olmak için güçlü bir hukuk sistemi, esnek emek piyasası, kurumsal ve düzenleyici çerçeve ile istikrarlı ve küresel vergi rekabetini gözeten bir vergi sistemine sahip olmak önem arz etmektedir.

Nitelikli insan kaynağı, yüksek seviyede yabancı dil konuşma oranı, kaliteli eğitim ve öğretime erişim, ihtiyaçların kolayca karşılanabilmesi, yaşam kalitesi ve güvenlik,  sosyal, kültürel, sanatsal ve sportif faaliyetler şehrin cazibesini artıracaktır. Konaklama ve kira maliyeti, oteller ve ofis alanlarının bulunabilirliği ve değeri de şehrin çekim merkezi olmasında diğer önemli etkenlerdir.

Altyapı ve trafiği karşılayacak ulaşım ağının olması en önemli faktörlerden biridir. Çok kutuplu bir döneme giren dünyada, batıya ekonomik bir hamle olarak şekillenen Pekin’den Londra’ya uzanan modern İpek Yolu projesinde önemli bir kavşakta yer alan ülkemizde; Marmaray, Avrasya Tüneli, Üçünü Havalimanı, Yavuz Sultan Selim Köprüsü, Osman Gazi Köprüsü, hızlı tren, metro gibi ulaştırma projeleri Devleti yöneten aklın geleceğe dönük küresel vizyonunun bir göstergesidir. Bu ulaşım projeleri birlikte diğer şehirlere ve uluslararası noktalara ulaşım kolaylığı İstanbul’u birçok alanda ön plana çıkaracağı muhakkaktır.

Telekomünikasyon alt yapısı ve teknolojik gelişmişlik finans merkezi ihtiyacını karşılayacak düzeyde olmalıdır. Nitekim finans sektöründe altyapıyı güçlendirmek, yazılım ve donanım gibi ihtiyaçları karşılamak üzere 2016’da Finans Teknopark kurulmuştur.

Türkiye’nin büyüme gösterdiği alanların başında bankacılık gelmektedir. Bankalarımızın dünya standartlarında alt yapısı ve teknolojisi finansal merkez olmak için büyük katkı sağlayacaktır. Türk bankalarının teknolojik yenilik, inovasyon ve hizmet kalitesi ilgili dünya çapında aldıkları ödüller bunun bir kanıtı niteliğindedir.

Küresel finans merkezi olma yolunda İstanbul Finans Merkezi projesi en stratejik adımı oluşturmaktadır. Finans merkezi ve 2016’da kurulan Türkiye Varlık Fonları ile birlikte finansal piyasalarımız daha da derinleşecektir. Borsa İstanbul, şirketlere banka kredilerden daha düşük maliyetli finansman yöntemleri için yeni ürünler geliştirmektedir. Varlık Fonları stratejik önem taşıyan, büyük ölçekli ve ülkenin gelişmesine katkı sağlayacak yatırımlara uzun vadeli ve düşük maliyetli finansman oluşturacaktır. İslami Finans enstrümanlarındaki gelişmelerinde istenilen düzeylere erişebilmesi bir zorunluluktur.

Küresel vizyon çerçevesinde İstanbul Finans Merkezi’nin, Batı ülkelerinin yanı sıra Asya ve Körfez sermayesini çekme potansiyeli bulunmaktadır. Bölgemize göre uluslararası standartlarda güçlü finansal altyapımız bizi avantajlı kılmaktadır. Küresel finans merkezi beraberinde yoğun sermaye girişini getirecek, uluslararası yatırım ve ticaret ağının genişlemesiyle bunun ülkemizin ekonomik büyümesini ve refah düzeyini artırıcı etkileri olacaktır.

Erkan BAY