Kedi Buysa Ciğer Nerede?

Mahfi Eğilmez – 13.12.2016

2015 Büyümesinin Gizemi

TÜİK’in açıkladığı yeni seri GSYH ve ek açıklamalar üzerine biraz daha kafa yoralım. Aşağıdaki tabloda başlıca ekonomik göstergeler 2013 yılından itibaren yıllık bazda yer alıyor. Tablodaki bütün sayı ve oranlar TÜİK tarafından yayınlanan yeni GSYH serisine göre gösterilmiş bulunuyor.

Çeşitli Göstergeler 2013 2014 2015
GSYH (Milyar TL) 1.810 2.044 2.338
GSYH (Milyar USD) 951 934 861
Büyüme (%) 8,5 5,2 6,1
Enflasyon ( Yıllık ortalama, %) 7,5 8,9 7,7
Sanayi Üretimi Değişimi (%) 3,5 3,6 3,1
İşsizlik (Yıllık ortalama, %) 9,0 9,9 10,3
Bütçe Dengesi / GSYH (%) -1,0 -1,1 -1,0
Cari Denge / GSYH (%) -6,8 -5,0 -3,8

 

2015 yılı verilerine baktığımızda büyümenin yüzde 6,1’e yükseldiğini görüyoruz. Yüzde 6,1, Türkiye’nin potansiyel büyümesinin üzerinde bir oran. Bu büyümeyi destekleyecek olan göstergelere baktığımızda ise bunu haklı kılacak bir destek göremiyoruz. Enflasyon düşmüş (talep bir önceki yıla göre gerilemiş), sanayi üretimi önceki yıla göre gerilemiş, bütçe açığı ve cari açık küçülmüş. Bütün bunlara karşılık işsizlik oranı artmış. Oysa bu göstergelerden en azından bazılarının büyümeyi destekleyici yönde değişmesi beklenirdi. Örneğin sanayi üretiminin artması, işsizliğin gerilemesi (en azından artmaması) bütçe dengesi ve/veya cari dengesinin artması ve enflasyonun da yükselmesi (en azından yerinde kalması) beklenirdi. Oysa bunların hepsi tam ters yönde hareket etmiş görünüyorlar. Dolayısıyla 2015 yılında yüzde 6,1 gibi yüksek bir büyümeyi haklı çıkaracak bir durum görülmüyor. Bu karmaşa muhtemelen baz yılının 2009 yılı gibi yüzde 4,7’lik bir küçülmenin yaşandığı bir yılın seçilmesinden kaynaklanmış bulunuyor.

Tasarruf Sorunumuz Olmadığını Öğrenmiş Bulunuyoruz

TÜİK’in yeni seri GSYH ile birlikte açıkladığı kurumsal sektör hesapları tablolarına göre (bu tablolar yeni oluşturulmuş tablolar) yatırım ve tasarruf miktarları 2015 büyümesinden de daha ilginç sayılar olarak karşımıza çıktı. Söz konusu tablolara bakınca tasarruflarımızın düşüklüğüne boşu boşuna üzüldüğümüzü gördük. Meğer biz Almanya’ya yakın oranda tasarruf, Hindistan’a yakın oranda da yatırım yaparmışız.

Bu yeni hesaplamalara göre Türkiye’nin 2015 yılındaki tasarruf oranı yüzde 14 değil yüzde 24,8 ve yatırım / GSYH oranı da yüzde 28,6 çıkıyor (% 30 sabit sermaye yatırımı – % yüzde 1,4 stok değişimi = % 28,6 yatırım / GSYH oranı.)

Yukarıdaki tabloya bir kez daha bakalım. Bu tabloya göre cari açık (yeni seri GSYH içindeki payı) yüzde 3,8 olarak görünüyor. Cari açık, bir ülkenin toplam yatırımları ile toplam tasarrufları arasındaki farktır. Bunu şöyle bir denklemle gösterebiliriz:

Cari Açık = Toplam Yatırımlar – Toplam Tasarruflar

Ya da bunu oransal olarak göstermek istersek şöyle yazabiliriz:

Cari Denge / GSYH (%) = Toplam Yatırımlar / GSYH (%) – Toplam Tasarruflar / GSYH (%)

Orta Vadeli Program’a göre Türkiye’nin 2015 yılındaki verileri (% olarak) şöyledir:

Toplam Yatırımlar / GSYH = 18,3

Toplam Tasarruflar / GSYH = 14,3

Buna göre cari açığı denklemimizden giderek şöyle hesaplıyoruz:

Cari Açık = 18,3 – 14,3 = 4,0

Yeni hesaplamalara göre 2015 yılına ilişkin veriler şöyledir:

Toplam Yatırımlar / GSYH = 28,6

Toplam Tasarruflar / GSYH = 24,8

Buna göre cari açığı denklemimizden giderek şöyle hesaplıyoruz:

Cari Açık = 28,6 – 24,8 = 3,8

Bu da zaten yukarıdaki tabloda yer alan cari açık oranıyla tutarlı bulunuyor.

Demek ki Türkiye 2015 yılında GSYH’nın yüzde 18,3’ü değil yüzde 28,6’sı oranında yatırım yaparken yüzde 14,3 değil yüzde 24,8 oranında da tasarruf yapmış. Eski ve yeni hesaplamaya göre onar puandan fazla fark var. TÜİK’in yeni seri GSYH’sını ve ayrıntı tablolarını incelediğimizde bu yüzde 10’luk farkın gizemini çözebiliyoruz. Eski seride hanehalkı tüketimi GSYH’nın yaklaşık yüzde 70’i oranındaydı. Yeni seride bu oran yüzde 60’a gerilemiş bulunuyor. Bunun nedeni eskiden tüketim harcaması olarak değerlendirilen bazı kalemlerin yeni yöntemde yatırım harcaması olarak değerlendirilmesinden kaynaklanıyor.

Değişen Oranlar

Yeni seri GSYH ile bu GSYH’ya göre alınan bazı oransal göstergeler de değişmiş oldu. Bunlara örnek olarak 2015 yılı göstergelerine ilişkin aşağıdaki tabloyu sunuyorum:

Eski Yeni
Dış Borç Stoku / GSYH (%) 50,3 46,2
Cari Denge / GSYH (%) -4,1 -3,8
Bütçe Dengesi / GSYH (%) -1,1 -1,0

 

Bu yeni görünüm sonrasında kredi notumuzun yükselmesi gündeme gelebilir. Bunun için belki de yapmamız gereken tek şey “kedi buysa ciğer nerede?” sorusuna sağlam bir yanıt bulmak.

Eski ile Yeninin Karşılaştırılması

Aşağıda eski ve yeni serinin karşılaştırmasını yapan tablo ve buna dayanılarak yaptığım grafikleri sunuyorum.