İşaret varsa piyasa gerekeni yapar!

Piyasa satın aldığı hikayeyi haberlere dayandırır görünse de esas olan bu değildir.

Haberler de hikayenin parçasıdır. Yani hikayeyi doğrulamak için zaman ayarlı servis edilir. Böyle düşününce soru da gelir: o halde haberleri hikayeye uyduran mekanizma nasıl işler  ? Doğru soruyla başlayınca doğru cevap için daha iyi yaklaşım arayışı da oluşmuş olur. Bu yaklaşıma daha teknik anlamda model diyoruz. Yani ortada herkesin üzerinde mutabık kalacağı metotlar dizisi olarak düşünebiliriz.

Görüşü veya modeli korumayı gerektiren ifadeleriniz olmadığı sürece de safsata dizisi uydurmaya başlarsınız. Birbiriyle tutarlı olmayan yazılar dizisiyle kitlenizi kaybetmeme kaygısı sonucu, varlığını koruma isteği öncelikli hale gelir. Yani sürdürülebilir, akılcı bakıştan kopmalar oluşur. Bu tablolar ileride sıklaşacaktır.

Aynı gerçeğe farklı bakmak da budur aslında: son 1 aydaki olayları haberlere odaklı değerlendiren “geç gelen” grubu vardır. Yine aynı dönem olayları grafiklere bakarak değerlendiren “ucundan yakalayan” grubu vardır. Bazılarıysa rakamlar içine saklanmış geometriyle ilgilenebilir ve erken aşamada yakalayabilir duruma gelir. Neyi ? Para kazandıracak piyasa hareketlerini yakalar ? Yazılara ve yorumlara bu gözle bakmak gerekir.

Çizgimizi koruyarak devam edelim: son 1 ayda hangi sayısal gerçeklerle bugüne gelebildik. Borsa endeksi % 8 civarı prim yapabildi ve bazı “garip” hisse hareketleri oldu. Garipliği belirleyen haberler dizisi midir ? Tabii ki hayır. Gelişmeler sonradan gelir ve tamamlayıcı olur, doğrulayıcı olur.

Borsa veya herhangi piyasa hareketleri yörüngesel davranış izler. Yani ortalamalar arası ilişkileri bir yörünge hareketi gibi düşünebilir. Buna göre, fiyatlar belli seviyelere düşerken veya çıkarken aslında ortalamaları belli seviyelere doğru hareket ettirmiş demektir. Bu da demektir ki fiyat hareketleri ortalamaları belirlerlerken aslında daha büyük hareketler arası ilişkiyi de belirlemektedir.

Ortalamalar veya yörüngeler tek ve benzersiz dostunuzdur

Bu başlıktaki faktörler arasına gizlenmiş ana oyuncu da var elbette: o olmadan herkesin baktığı yere bakmış olmakla kalırsınız. Fark yaratmak mümkün olmaz veya oldukça sınırlı kalırsınız. Bu da büyümeyen ekonomi için gayet normal değil midir ? Birbirini taklit eden danışmanları ve davranışları bu sonuca getirmemiş midir ?

Ereğli endeks ilişkisini ve rehberliğini yazmaya devam edeceğiz.

Keşfedici kararlar için daha iyi yaklaşımla  kullanışlı ve etkin metot eğitimi: https://www.paraborsa.net/iletisim/

Sürdürülebilir büyüme odaklı ticari yatırım ve pazar keşfi için vaka çalışması: http://www.ekonomist.com.tr/kapak-konusu/ihracati-artirma-yollari.html

Cem Şengezer’i Twitterda takip etmek için: https://twitter.com/for_a_few_quant