Gereksiz Panik BİST’i Düşürdü!

Aydın Eroğlu – 28.09.2017

Sürpriz Vergiler Şok Yarattı!

Bir süredir Orta Vadeli Program(OVP) revizesinin yapılmasını bekliyorduk. Dün nihayet bu revizyon yapıldı. Öğlen Mehmet Şimşek’in açıkladıkları genel rakam hedefleriydi. Çok rahatsız edecek birşey yoktu. Genelde cari açık, bütçe, büyüme vs. gibi makro dengelerde iyileşme hedefleri vardı. Ama daha sonra Maliye Bakanı Nağci Ağbal alınan tedbirleri açıklamaya başlayınca piyasaya bir şok etkisi yarattığını gördük.

Açıklanan gelir yaratıcı tedbirler ile yaklaşık 28-30 Milyar TL. arası bir kaynak yaratılması hesaplanıyor. Tabii insan ilk olarak can yakan kısmı görüyor. Gelir Vergisi 3’ncü dilimindeki % 27’lik oran % 30’a yükseltilmiş. Binek otolardaki taşıt vergisine % 40 zam yapılmış. Finans sektörünün kurumlar vergisi oranı % 20’den % 22’ye yükseltilmiş. Dağıtılmayan gelirlerden % 1 vergi kesilecekmiş. Şans oyunlarına ve sigara kağıdına vergiler konmuş.

Şimdi BİST için tabii ki en önemlisi bankalardaki kurumlar vergisi oranı artışı ve binek araç taşıt vergisindeki artışlar oldu. Bankalara vergi geldiğini duyan hemen şu sektörün hisselerinde satışa geçeyim paniği yaşadı.

Sürpriz Vergilerden Çok Korkmayın!

Anladığım kadarı ile hükümet, önümüzeki dönem bütçe dengelerini korumak, yaşanacak iki seçim öncesinde yapılacak harcamalara kaynak yaratmak istemiş. Tabii yıllardır böyle düşünüldüğü zaman ilk akla gelen de vergiden kaçılamayan alanlardır. Bankalar, taşıtlar, sigara ve alkol. Bu sefer sigara ve alkole dokunulmamış.

Tamam vergi salınmış ama, bu vergilerin büyümeye olumsuz etkisi olacağının bilinmesine rağmen, büyüme hedefleri yine de düşürülmemiş. Demek ki, ilk olarak kesilen cezalar söylenmiş. Yani önce kötüyü anlatmışlar. Devamında ise, bazı sektörlere moral verecek kararların gelmesini bekliyorum! Az sonra konuyu açacağım.

Panik yaratan özellikle bankaların kurumlar verigisi oranındaki artış oldu. İyi de bu kadar panik yapmaya gerek var mı acaba? Bana göre yok. Biraz gereksiz bir panik oldu. Neden peki? Çünkü bankalardaki bu vergi artışı, karlarında % 2 ile % 3 civarı azalmalara neden olacak. Kusura bakmayın ama, KGF ile bankalara % 100 sermaye karı yapma imkanı yaratıldığını kimse görmüyor da, % 3’lük bir kâr azalması mı panik yaratıyor?

Bankalara gelecek bu vergi ne demek açalım!

Borsalardaki şirket hisseleri için verilen fiyat hedefleri, ilgili şirketlerin bilançoları üzerinde etkili olacak karlar ve gelişmelere bakarak verilir. Misal Isctr için bir kurum 8,30 olan hedef fiyatını 9,30’a yükseltmişti. Yani siz ister ısctr’yi 8,30, isterse 9,30 için almış olun. Artan kurumlar vergisi bu hedef fiyatın yaklaşık % 3 azalmasına neden olur sadece! Yani ilk verilen hedef fiyat 8,06’ya, sonradan yükseltilen hedef fiyat olan 9,30 da, 9,03’e düşer. Hepsi bu. Şimdi dün bu karar çıkmadan evvel 7,00 TL olan ısctr’ye panik ile satış yapmanın ne anlamı var?

Aynı örnekleri hemen diğer iki banka için yapalım;

Banka            vergi artışı öncesi mevcut fiyat     hedef fiyat    vergi sonrası hedef fiyat
Halkb             12,30                                               17,90               17,37
Vakbn              6,50                                                 9,45                 9,17
Isctr                 7,00                                              8,30-9,30            8,06 – 9,03

Yani kurumlar vergisi artışı sonrası hangisinin hedef fiyatı mevcut fiyatlarının altında? Hiç birisinin. Zaten bölgesel riskler nedeniyle de ekstra düşmüşlerken, bir de gereksiz bu panik ile yapılan satışları doğru bulmuyorum. Yeter ki, hesaplanan bu hedef fiyatlar doğru olsun! Bu arada verdiğim örnekteki hedef fiyatlar bankaların haberlerinde görebileceğiniz yabancı bir kurumun hedef fiyat açıklamaları idi. Başka kurumlardan da daha altta ya da üstte hedef fiyatlar var.

Tabii olası bir bölgesel savaşa dahil olmamız, askeri bir müdahale yapmamız, müdahalenin taraflarına göre çok değişik fiyatlamalara, daha da sert fiyat düşüşlerine neden olabilir. Ben burada sadece bilanço ederlerine göre verilmiş hedeflemeler üzerinde açıklanan kurumlar vergisi artışının çok da önemli olmadığını izah etmeye çalışıyorum. Yoksa, borsada fiyat oluşumları geçici de olsa çok farklı gelişmelerin etkisi ile gerçekleşebiliyor.

Aynı şekilde binek otolara % 40 taşıt vergisi artışı geldi. Bir panik bir panik sormayın! İyi de % 40 vergi ne demek? Yani misal 1.600cc motorlarda diyelimki 1.000 TL vergi varsa, bunun 1.400 TL olması demek. İyi de Euro 2016’da 3,30 iken,4,20’ye çıktığında taşıt fiyatlarında bu vergiden daha mı az artış oldu ki, her türlü taşıt satışlarının rekor kırdığı bir yıl yaşıyoruz? Nerede ise, toplam taşıt fiyatlarında % 50 ile % 60 arası fiyat artışları yaşandı. Yani misal 120 Bin TL olan 1.600 cc’lik bir alt segment 4×4, kur artışları ile 190 Bin TL olmuşken, biz onun 1.100 TL olan vergisinin 1.540 TL olmasını konuşuyoruz!

Lütfen geçin bu algı yanıltmalarını. Dün yapılan açıklamalardan kimsenin paniklemesine gerek yok. Sizler için önemli olan ellerinizdeki hisselerin ister banka ister sanayi şirketi olsun, eder fiyatları olmalıdır. Eğer iskontolu iken bu açıklamalar nedeniyle daha da iskontolu hale geldi ise, ne güzel işte yeni alanlar daha çok kar edecekler demektir. Elinde hisse ile yakalananlar da, nasılsa olması gereken fiyata doğru hareket gelir diye rahat olmaları gerekir.

Ya Önce Kötüler Söylendiyse!

Şimdi Nağci Ağbal’ın açıklamaları bütçeye kaynak yaratan kalemleri içeriyor. Genelde bu tip vergiler piyasayı daraltır. Ama amaç bu olsa, o zaman büyüme hedeflerini düşürmeleri gerekirdi. Bence büyümeyi ve devlet harcamalarını desteklemek için önce kaynak kalemlerini açıkladılar. Arkasından ise, moral verecek ve büyümenin nasıl olacağını izah edecek diğer kararların gelmesi benim için sürpriz olmaz!

Mesela dünkü kararlarda savunma sanayine 8 Milyar TL kaynak aktarımı var. Bu ne demek? S-400’ler bütçeye ek yük olmayacak demek. Aynı zamanda da milli silah sanayii her alanda desteklenmeye devam edecek demek. Yani dünkü kararların hemen arkasından, savunma sanayiinde faaliyet yapan şirketerin kurumlar vergisinde de indirimler duyarsak ben buna şaşırmam!

Aynı şekilde cari açığa neden olan önemli alanlardan ilaç sanayi, yüksek teknoloji sektörü, petro kimya sektörü gibi alanlarda yatırımları teşvik etmek için kurumlar vergisi oranlarında indirimlerin yapıldığını, ya da bu sektörlere ciddi teşvik ve muaafiyetlerin getirildiğini de duyabiliriz.

Ben bankaların bu seneki bilanço karlarının artmaya devam edeceği görüşündeyim. Dünkü kararların en azından yapılacak olası harcamalara önceden kaynak yaratıldığı için ek bütçe yükü yaratmayacağını göstermesi açısından doğru olduğunu düşünüyorum.

Ama enflasyona olumsuz etkisi olacak dediğinizi duydum! Korkmayın taşıt vergisi araba fiyatlarını arttırmaz. O oranda indirimi yaparlar. Siz asıl kurlara bakın. Fiyat artışı asıl o nedenle olur. Ayrıca enflasyondan kurtulmak için enflasyondan korkmamanız gerektiğini bilmeniz lazım! Yani enflasyonu yok etmek, üretim artışı ile olur. İlk anda doğrudan yatırımları çekmek için bir takım vergi indirimleri ve teşvikler verdiğinizde, bu durum belki geçici süre faiz ve enflasyon artışına neden olabilir ama, daha sonra bu sayede artan üretim kalıcı cari açık azalmasına neden olur.

Dün yaşanan sorun, yapılan bu zamları daha önceden usul usul hissettirmemelerinden kaynaklandı. Hiç bir sektör stratejisti bu kararlara hazırlıklı olmadığı için, yapılan zamların olası etkilerinin aslında abartılmaması gerektiğini hesaplama fırsatı bulamadılar. Tabii bu durum da paniklemelerine neden oldu.

Neyse, fazla uzatmadan bitireyim. Siz asıl korkacaksanız, sınırlarımızdaki gelişmelerden korkun. Dünkü vergiler ya da OVP kararları gereksiz panik yaptırmasın! Düşüşlerde alıma devam görüşündeyim. Ama sabretmeyi bileceksiniz.

NOT: Yazı, 09:36’da yazılmıştır. Çok sayıdaki alım öngörülerimi ve VİOP öngörülerimi   www.borsaanalizci.com‘da bulabilirsiniz.

Hepinize bol kazançlar.