Ekonomide reform paketi açıklandı

Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak “Yeni Ekonomi Programı Yapısal Dönüşüm Adımları 2019″u açıkladı. Bakan “bu yeni paketle ekonominin karşılaştığı temel sorunlara çözüm sağlayacağını düşündüğümüz adımların ilk aşamasını ele aldık” dedi.

Bu adımları hayata geçirecek güçlü iradeye ve uzun zamana sahip olduklarını belirten Albayrak Türkiye’nin önünde 4.5 yıllık seçimsiz dönem olduğunu ve gündemin ekonomide reform olduğunu söyledi.

“REFORMLARIN BAŞINDA FİNANSAL SEKTÖR VAR”
Albayrak reformların başında finansal sektör olduğunu belirtti. Bakan “Özel bankaların ihtiyaç halinde hazır tuttukları yeniden sermayelendirme planları çerçevesinde sermayeleri artırılacak..Bankaların sermayelerinin güçlendirilmesi strateji kapsamında ilk adımımız kamu bankalarının sermayesini güçlendirmek olacak.

Hazine ve Maliye Bakanlığı ihraç edeceği yaklaşık 28 milyar TL’lik devlet iç borçlanma senetlerini kamu bankalarına verecekler. Böylelikle kamu bankalarının sermaye yeterliliği ve likidite karşılama oranı artırılarak bilançoları çok daha dirençli hale getirilecek.” dedi.

Albayrak bir diğer adımın da aktif kalitesinin artırılması olduğunu söyledi. Bakan “bankaların aktif kaliteleri çok daha iyi bir düzeye taşınacak..” dedi.

“KONKORDATOYU YASAL ÇERÇEVEYLE ELE ALACAĞIZ”
Konkordato ve kredi yapılandırmayı çok daha iyi bir yasal çerçeveyle ele alacaklarını söyleyen Bakan “Yeniden yapılandırma ve alacak tahsil süreçlerini hızlandıracağız özellikle borç ödeme kabiliyetini yitirmiş şirketlerin hızlı bir şekilde tavsiyesini sağlayacak bir çerçeve oluşturacağız” dedi.

Bakan sözlerini şöyle sürdürdü,
“Bankalar Birliği öncülüğünde kamunun olmadığı bir yapıda enerji ve inşaat gibi sorunlu kredi noktasında önem teşkil eden sorunlu varlıkları alıp borç hisse takasıyla dıçarı çıkaracak ve bankaların bilançolarını daha iyi bir hale getireceğiz. Bunun için de enerji girişim sermaye fonu ve gayrimenkul fonu kurulmasını gündeme aldık”

“SİGORTACILIK DÜZENLEME VE DENETLEME KURUMU KURULACAK”
Finansal sektördeki bir diğer değişim alanımız sigortacılık sektörü olacak.

Sigortacılık, BES ve Kıdem Tazminatı sonrasında hepimiz için çok önemli bir finansman kaynağı olacak. Sigortacılık Denetleme ve Düzenleme Kurumu kurarak sektörü izleyip denetleyeceğiz. Sektörün çok daha hızlı bir şekilde güçlenmesine destek olacağız.

Ayrıca Milli Reasurans şirketi ile sigorta şirketlerimizi destekleyecek, sigortalanmayan sektörlerin sigortalanmasına imkan sağlayacağız.”

“EMEKLİLİK SİSTEMİNİ SÜRDÜRÜLEBİLİR HALE GETİRMEK ÖNCELİKLİ”
“Etkin ve sağlıklı bir tasarruf sistemi oluşturmayı çok ama çok önemli görüyoruz. Devletten başlayarak bireye kadar her alanda tasarrufları önceliklendirmemiz gerektiğini inanıyoruz. Tasarrufların ekonomimizin kırılganlıklarımızı gidermede en önemli araç olduğunu düşünüyoruz. Ve bu kapsamda emeklilik sisteminin reforme edilmesi; en önemli yapısal reformlardan birini oluşturacak.

YEP kapsamında emeklilik sistemini daha sürdürülebilir hale getirmek önümüzde dönemde en öncelikli konulardan. Tamamlayıcı emeklilik sistemi emekliliklerinde ek gelir oluşturarak çalışma dönemlerindeki hayat standartlarını korumalarını sağlayacak. Artık vatandaşlarımız emekli olunca artık nasıl geçinirim kaygısı taşımayacak.”

“REEL SEKTÖR KREDİ İÇİN MALİ DENETİM RAPORU SUNACAK”
Finansal sektörde bir başlık da reel sektör. Ağustos’taki türbülans reel sektör ve dolaylı olarak bankacılığı etkiledi.

Bankacılık sektöründe toplam 100 milyon TL ve üzeri riski olan şirketler, mali yılın kapanmasının ardından 120 gün içerisinde bankalara borç ödeme kapasitesini, likidite riski, kur riski gibi unsurları da içeren mali denetim raporu sunmak zorunda olacak. Aksi halde sektörden ek kredi alamayacak”

“TARIMDA BİRLİK PROJESİ MAYIS’TA AÇIKLANACAK”
Enflasyondaki en önemli sorunlarımızı gıda alanında yaşadığımız için yapısal reformlarınızı da gıda alanında hazırladık. Bu alandaki adımları Gıda ve Tarım Bakanlığımızla Gıda Komitesi koordinasyonunda takip edeceğiz. Gıda enflasyonu ile mücadele için en önemli reformunuz Tarımda Milli Birlik Projesi olacak. Tarım ve Orman Bakanlığımız tarafından çalışan bu kapsamlı strateji Mayıs ayında tüm kamuoyuyla paylaşılacak”

“SERA A.Ş. KURULACAK”
“Tohumdan sofraya hakkaniyetli bir değer zinciri dizayn edilecek. Sahada operasyonel yetkinliğimizi kooperatif yapısının merkezde olduğu güçlü kurumsal alt yapılarla sağlayacağız.

Bu kurumsal altyapı ürün ve bölge bazında sözleşmeli tarımın yaygınlaştırılmasını sağlayacak. Tarımda Milli Birlik projesinin detaylarını da hep birlikte projenin lansmanın da Tarım Bakanlığımızdan dinleyeceğiz.

Bir diğer adımımız Sera A.Ş. Özellikle mevsimsel dalgalanmalarla enflasyonla mücadelede önemli yer tutan taze meyve sebze pazarında dengeleyici unsur olması amacıyla Tarım Kredi Kooperatifi ortaklığıyla Sera A.Ş kurulacak.

Sera A.Ş bünyesinde 2019 yılında ilk etapta 2 bin hektar teknolojik sera inşa edilecek. Orta vadede 5.000 hektar üretim alanına ulaşılırken uzun vadede örtü altı sebze üretiminin %25’inin karşılanması hedeflenecek.

Yine bir diğer önemli adımı küçükbaş hayvancılık alanında atacağız. Ülkemiz coğrafi gerçeklerine uygun şekilde kırmızı et fiyat istikrarını Küçükbaş Hayvancılık Hamlesi ile destekleyeceğiz.

İhracat kapasitesi, yerli yem ve coğrafi şartlara uygunluk gibi özellikleri dikkate aldığımızda, küçükbaş hayvancılıkta potansiyelimizin gerisindeyiz. Bu kasamda verilecek desteklerle 47 milyon olan küçükbaş hayvan varlığımız 4 yıl içinde 100 milyona yükseltilecektir.
Son olarak, Hal yasası kapsamında üretici kooperatiflerinin haller içerisindeki payının artırılması hedeflenerek toptan, perakende ve lojistik alanlarında daha rekabetçi bir yapının oluşturulmasını sağlayacağız.

Bu kapsamda tarladan sofraya daha kısa, daha etkin, daha rekabetçi ve daha denetlenebilir bir değer zinciri oluşturacağız.
Ayrıca, üretimde rekabeti, toptan, perakende ve lojistikte denetim ve gözetimi sağlayacak bir regülasyon çerçevesi de devreye alacağız.

BÜTÇE DİSİPLİNİ
Her platformda sık sık dile getirdiğimiz bir hususu burada bir kez daha net bir şekilde ortaya koymak istiyoruz.

Sıkı Maliye Politikası bizim en temel politikalarımızın başında geliyor. Bildiğiniz gibi, Yeni Ekonomi Programında 76 milyar TL’lik tasarruf ve gelir artırıcı önlemleri devreye alacağımızı ifade etmiştik. Şu ana kadar, 2019 bütçesinde bu rakamın 44 milyar TL’lik kısmını uygulamaya aldık. Bütçe ile ilgili spekülasyonlara karşı tüm vatandaşlarımızın bu güçlü tablonun farkında olmalarını arzu ediyoruz.

Bundan sonra da bu adımlarımız devam edecek. Bütçe hedeflerini tutturacak tasarruf adımlarımız devam edecek.

“MALİ TARAFTA SIKILAŞMA DEVAM EDECEK”
Mali tarafta sıkılaşma devam edecek. Seçimden önce mali disiplinden vazgeçmedik, seçimden sonra da vazgeçmeyeceğiz. Büyümeyi ve istihdamı desteklemek amacıyla sorun yaşayan bazı sektörler bir kısım vergi teşvikleri sağladık.

Ancak bunu yaparken de yılsonu bütçe hedeflerimizden hiçbir zaman taviz vermedik. Bundan sonra da gelirlerimizi arttırmak için, toplumun genelini etkilemeyen ve yüksek gelir gruplarının daha adil vergilendirilmesini sağlayacak bazı adımları atmakta projeksiyonlarımız arasında yer almaktadır.

“YENİ VERGİ MİMARİSİNDE MUAFİYETLER AZALTILACAK, KURUMLAR VERGİSİ DÜŞÜRÜLECEK”
2019 yılı içerisinde hayata geçireceğimiz en önemli reformlarımızdan biri de Vergi Dönüşümü olacak. Detaylarını, süreç tamamlanınca daha net bir şekilde ortaya koyacağız.

Ancak şunu söylemek isterim ki, Vergi Konseyi gibi, toplumun tüm kesimlerinin içinde olduğu, çok kapsamlı bir ekip ile bu reformu hazırlıyoruz. 3 başlıkta temel detaylarını burada bugün sizinle paylaşmak isterim.

1.si yeni mimari. Yeni Vergi mimarimizde, İstisna ve muafiyetleri azaltacağız. Kurumlar Vergisi’ni kademeli olarak düşüreceğiz. Daha adaletli bir vergi sistemi için, gelire göre artan oranlarda vergilendirmeyi sağlayacağız.

Özellikle beyannameyi yaygınlaştıracak ve gelir artışlarının sağlayacağı potansiyel ile dolaylı vergileri azaltıp, dolaysız vergileri artırarak verginin tabana yayılmasını sağlayacağız.

Yeni Vergi Mimarimiz, dünyada çağdaş vergi reformlarının önceliklerinden olan, “İstihdam oluşturma” hedefine üzerine oturacaktır. Ayrıca İş yapma kolaylığı endeksindeki bulunduğumuz seviyeyi, atacağımız bu adımlarla daha da yukarıya çıkaracağız. Girişimciliğin ve yeni iş kurmanın kolaylaştırılmasını sağlayacağız.

Vergi Dönüşümünde ikinci başlığımız “Kayıtdışılık ile Mücadele” olacak. Gönüllü uyum adı verilen bir sistem ile mükelleflerin beyanlarının esas olduğu ve ilk inceleme sonrasında sorun görülmediği takdirde süreçlerin tamamlandığı sadeleştirilmiş bir süreci hayata geçireceğiz.

Ayrıca sahte ve yanıltıcı belge ile mücadele için, etkin yaptırım, teknik çözüm, e-fatura ve e-faturanın eş zamanlı takibi, benzersiz kodlu mal hareketi takip sistemi ile kayıtdışılığa karşı etkin bir yapıyı devreye almış olacağız.

Vergi Dönüşümüzde önemli gördüğümüz bir diğer alan da Mükellef Hakları olacak.

Mükellef dostu bir vergi sistemi ile, süreçlerin başarısını artıracağız. Bu kapsamda, Mükellef Hakları İcra kurulu kuracağız. Mükelleflerin, vergi süreçlerindeki beyanları ile ilgili yazılı destekleri devreye alacağız. Mükellef Memnuniyetini düzenli ve sürekli olarak ölçecek, süreçlerdeki eksikleri anında tespit edeceğiz. Ayrıca mükellef hakları bildirgesinin bağlayıcı hale gelmesini sağlayacağız.

İşte bu adımlarla, aslında bir hedefin de altyapısını çok sağlam adımlarla hayata geçirmiş olacağız.

O da ulaşmak istediğimiz, Sürdürülebilir Büyüme ve İstihdam olacak. İhracata dayalı, yüksek katma değer ve teknolojik üretimi önceleyen bir ekonomiyi tesis edeceğiz. Gerek güçlü tasarruf ile, gerek bankacılık sisteminin aktif kalitesindeki düzelme ile gerekse de üretim odaklı finansman ile bu büyümenin finansman altyapısını sağlayacağız.

Geçen sene İş yapma kolaylığı endeksinde 17 basamak atlayarak 43. sıraya yükseldik. Bu sene İşe başlama, Vergi Ödemesi, kredi temini, Sözleşmelerin İcrası, tapu ve şirket tasfiyesi alanlarında gündemimize aldığımız reformlarla daha fazla sıçramayı hedefliyoruz.

Önümüzdeki dönem için geçici beyanname sayısının 4’ten 3’e düşürülmesi ve elektronik çeklerin ücretten muafiyet konusu üzerinde çalışmaktayız. İnşaat izinlerinde, elektrik bağlama, işe başlamada belediyeler ile ilgili kamu kuruluşları (SGK, belediyeler, ticaret sicil müdürlükleri) arasındaki elektronik imzanın sürece dahil edilmesi için mevcut sistemlerin entegre edilmesini gerçekleştireceğiz.
Vergi Dönüşümü ile süreçleri kolaylaştıracak, kayıtdışılık ile mücadele ile gelirleri artıracağız.

Ve kaynakların 7 stratejik sektöre, “enerji, maden, petrokimya, turizm, bilişim, otomotiv ve ilaç” sanayilerine yönlendirilmesini sağlayacağız.

Biz bunları yaparken diğer bakanlıklarımız ve kurumlarımızla farklı stratejik dönüşümleri gerçekleştireceğiz.

YARGI REFORMU
Kapsamlı bir katılımla hazırlanan bu reform paketi Yargı Reformu Strateji Belgesiyle Adalet Bakanlığı tarafından kamuoyu ile paylaşılacak.

Yargı Reformu’nun vizyonu; “güven veren ve erişilebilir bir adalet sistemi” olacaktır.Ekonomik refahın sağlanması ve toplumsal tabana yayılmasında hukuk ve ekonomi birbirini tamamlayan iki önemli çalışma alanıdır. Güçlü ve sürdürülebilir bir ekonomik kalkınmayla, adil ve etkin işleyen bir hukuk sistemi arasındaki ilişki açıktır. Uzun vadeli yatırımlar, öngörülebilir, sonuçları kestirilebilir bir hukuk pratiğine yakından bağlıdır.

Yargı sisteminin kalitesi, hızı, ihtiyaçlara cevap verme kapasitesi yatırım ortamını geliştirmenin temel şartları arasındadır. Bugüne kadar, ülkemize üretim ve istihdam katkısı sunan, piyasa kural ve koşullarında faaliyet yürüten her yatırımcıya desteğimizi sunmaktan geri durmadık.

Yatırımcının, hukuki güvence ve istikrar beklentisini, mümkün olan en yüksek seviyede karşıladık. Hukukun kolaylaştırıcı, teşvik edici ve güvence verici imkânlarını geliştirme irademizi koruduk.

Bu iradenin bir tezahürü olarak Adalet Bakanlığımız da yargı alanında önemli reformlara imza attı. Yargı Reformu Strateji belgesinin güncellenmesi çalışmalarını sürdürüyor. Yakın zamanda kamuoyu ile paylaşacaklar.

Strateji Belgesi aynı zamanda ab ile müzakere sürecinin de parçası olan teknik bir belgedir. Ancak reform sürecini canlı tutma yönündeki dikkatimizi, katılım süreciyle ilişkili siyasi beklentilerin ötesinde, temelde vatandaşlarımızın memnuniyeti üzerinde yoğunlaştırıyoruz.

Toplumun önünü açan, vatandaşlarımızın hayatını kolaylaştıran, devletimizin demokratik karakterini güçlendiren ve hukuk devleti vasfını tahkim eden bir reform gündemini bu çerçevede ısrarla takip edeceğiz.

LOJİSTİK MASTER PLANI
Türkiye’nin stratejik konumundan kaynaklanan lojistik avantajının ve rekabet gücünün artırılarak, iktisadi ve sosyal gelişmeyi hızlandırmak ve ülkemizi uluslararası ticarette bölgesel lojistik üs haline getirme bakış açışıyla Lojistik Master Planı, Varlık Fonu tarafından hazırlanacak.

Taşımacılıkla ilgili tüm hizmetlerin tek bir merkezden ve etkin bir şekilde verildiği ve birden fazla taşımacılık moduna erişim imkanı sağlayacak lojistik merkez planlaması sayesinde taşıma modları arasındaki rekabetin artırılması, Mevcut lojistik altyapısının karayolu, denizyolu ve havayolu eksenlerinde etkin bir şekilde incelenmesi, Lojistik ihtiyaçların belirlenmesi, rekabet ve güvenliği esas alarak stratejik önceliklerin saptanması, Belirlenen ihtiyaçlar ve önceliklere göre kamu lojistik varlıkları arasındaki potansiyel sinerjilerin ortaya çıkartılarak etkin bir model mimarisinin oluşturulması, planlanan hedeflerin gerçekleştirilmesi için yerli ve yabancı tüm paydaşlara kazan kazan modeline dönük işbirliklerinin gerçekleştirilmesi sağlanacak.

İHRACAT MASTER PLANI
Ticaret Bakanlığımız, Ağustos ayında açıklayacağı plan ile Kısa-orta ve uzun vadede ihracat potansiyelinin belirlenerek ülkemiz ihracatının arttırılması için sürdürülebilir bir stratejinin yürürlüğe konması ve bu stratejiden sapmadan doğru adımların atılmasını sağlayacak.

İhracatın ithalatı karşılama oranının sürdürülebilir bir şekilde artırılması için stratejiler oluşturulup bunların uygulanması için gerekli adımlar ortaya konulacak.

Ağustos ayında açıklanacak plan ile katma değeri yüksek ürün ihracatının arttırılması amacıyla, etki analizleri yapılarak ihracatta devlet yardımlarını yeniden düzenlemek, hedef ürün ve pazarlara odaklanmış bir bakış açısıyla, birim ihraç fiyatlarının yükseltilmesini sağlanacak.

SANAYİ YERLİLEŞTİRME PROGRAMI
Sanayi Bakanlığımız, bu program ile, Ar-Ge’den yatırım ve ihracata tüm adımların tek pencereden yönetildiği, arz-talep bileşenlerinin desteklendiği, öncelikli orta-yüksek ve yüksek teknolojili ürünlere yönelik stratejileri hayata geçirilecek. 300 ürünün yerlileştirmesini ortaya koyacak bu programı Mayıs ayında kamuoyu ile paylaşacak.

TURİZM MASTER PLANI
Turizm Bakanlığımız Turizm Master Planının hazırlığına başlamış olup tüm paydaşların katılımı ile hazırlanacak olan Turizm Master planı Turizm Bakanımız tarafından Eylül ayında kamuoyu ile paylaşılacaktır.

Bu plan çerçevesinde turizmde hem ülke ve desitnasyon çeşitliliğini hem turist sayısını hem de turist başına düşen geliri arttırarak 4 yıl içerisinde 70 milyon turist 70 milyar dolar turizm gelirine ulaşma hedefi gerçekleştirilecektir.

Bu plan çerçevesinde gastronomi, inanç, kültür, golf, kış ve kongre turizmleri kıyı turizmine çeşitlilik ve turizm gelirimize katkı sağlayacaktır.

2019 yılı içerisinde YEP planlarımızla uyumlu biçimde 2019 yılı turist sayısı 50 milyonun kişinin, turizm geliri ise 35 milyar doların üzerinde gerçekleşmesi beklenmektedir.

Ayrıca kurulacak olan Turizm Geliştirme Fonu ile de hem ülkemiz turizminin tanıtımı daha etkin yapılacak hem de turizmde bölgesel çeşitliliğin arttırılması için yatırımcılar teşvik edilerek yatırımlara destek olunacaktır.

Bloomberg HT