Borsa Şirket Haberleri / Ziraat Yatırım – (5.05.2022)

SABAH STRATEJİSİ

Dün Fed beklentilere paralel politika faizini 50 baz puan artırdı ve önümüzdeki birkaç toplantıda da benzer adımlar atacağının sinyalini verdi. Diğer yandan, Fed Başkanı Powell’ın komitenin 75 baz puan faiz artırımını aktif bir şekilde düşünmediğini belirtmesi, Fed’in çok fazla agresif olmayabileceğini algısı yaratırken, kısa vadeli belirsizliğin de kalkması ile piyasalarda rahatlama rallisi gözlendi. Dün Dolar endeksi (DXY) %0,9 oranında değer kaybederken, S&P500 endeksi %3 prim yaptı. Bu sabah ise ABD vadelileri yatay. Asya tarafında, Japonya hariç MSCI Asya Pasifik endeksi %1 civarında yükseliş kaydediyor. Fed sonrasında yaşanan fiyatlamalar ve yurtiçi bilanço sezonunda olumlu gelmeye devam eden ilk çeyrek finansalları ile birlikte BIST100 endeksi de güne %1 civarında alıcılı bir görüntüyle başlayabilir. Bu sabah açıklanacak ve yıllık %67’lere çıkması beklenen nisan enflasyonu ile birlikte BIST100 endeksi son düşüşün yarısını geri almak isteyebilir ve 2.480 seviyesine kadar yükseliş kaydedebilir.

MAKROEKONOMİ

Fed beklentilerle uyumu olarak 50 baz puan faiz artırımına gitti. Bu toplantıda ayrıca bilanço küçültülmesine haziran ayında başlanılacağını duyurdu. Plana göre haziran, temmuz ve ağustosta aylık bazda 47,5 milyar USD bilanço azaltımına gidilmesi ve eylül ayı itibarıyla bu rakamın aylık 95 milyar USD’ye (60 Hazine +35 mortgage tahvili) ulaşması planlanmakta. Fed ilk çeyrekteki momentum kaybına işaret ederken hanehalkı harcamaları ile sabit yatırımların güçlü seyriyle ekonomik aktivitenin olumlu seyrettiğine vurgu yaptı. İstihdam piyasasına yönelik olumlu görüş ise korunmakta. Enflasyon konusunda ise Fed’in karar metninde enflasyon risklerine karşı dikkatli olduğu ifadesi yer almakta. Rusya’nın Ukrayna’yı işgalinin insani ve ekonomik zorluklar yarattığı metinde yer alırken, bu durumun enflasyona yukarı yönlü baskı yaptığı ve ekonomik aktivite için aşağı yönlü risk unsuru olduğu belirtilmekte. Ayrıca Çin’deki salgın kısıtlamalarının tedarik zinciri sıkıntılarını artırmasının olası olduğu belirtilmekte.

Yurt içindeTÜİK tarafından mart ayına ilişkin dış ticaret istatistikleri yayınlandı. Jeopolitik gelişmelerin ilk yansımalarının gözlendiği mart ayında ihracatta güçlü seyir sürdü, ithalat rekor seviyelerine yakın kalmaya devam etti. Mart ayında Rusya ve Ukrayna’ya ihracatımız keskin şekilde azalırken, AB’ye artan ihracatımız buradaki kayıpları telafi etti. İhracatta miktar değişimi bazında aylık en çok ilk 6 artışın Romanya, ABD, Hollanda, İtalya, İspanya ve İsrail’e olduğu görülmekte. Ticarette normalleşme adımlarıyla Suudi Arabistan’a yönelik ihracatın belirgin artmaya başladığı da dikkat çekmekte. Aylık bazda en çok azalışın ise Ukrayna, Rusya, BAE ve Belarus kaynaklı olduğu görülmekte.

  • Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış verilere göre ihracat rekor seviyeye çıksa da aylık artış hızı önceki aya göre yavaşladı ve %1,2 arttı, ithalat ise %0,9 düşüşle sınırlı geriledi. Arındırılmış verilere göre dış ticaret açığı ocak ayında 9,9 milyar USD ile rekor seviyeyi görmüştü. Şubat ayında 8,2 milyar USD ardından martta ise 7,7 milyar USD’ye yavaşladı.
  • Arındırılmamış verilere göre, dış ticaret açığı 8,2 milyar USD gerçekleşti. İlk çeyrekte ihracat 60,2 milyar USD, ithalat ise 86,6 milyar USD gerçekleşti. Bu sene Hükümet yetkililerince 250 milyar USD’lik ihracat beklentisi paylaşılmaktaydı. İlk çeyrekte yaklaşık dörtte birinin gerçekleştiği görülmekte.
  • Sanayi sektörünün gücünü koruması ve küresel ölçekte enerji fiyatlarındaki yüksek seyrin etkisiyle enerji ithalatı rekor seviyelerine yakın. Enerji ithalatı 8,4 milyar USD gerçekleşerek aylık %8,3 artış gösterdi ve mart aylarının ortalaması 4 milyar USD’ye göre oldukça yüksek. Altın ithalatı her ne kadar 2020 yılına göre düşük seviyelerini korusa da mart ayındaki aylık %141 artışı dikkat çekmekte ve bu durumun kalıcı olması toplam ithalat üzerinde yukarı yönlü bir risk unsuru olarak öne çıkabilir. Mart ayında özel tüketime dair izlediğimiz öncü verilerde kısmi toparlanma gözlemlemiştik. Bununla uyumlu olarak altın ve enerji hariç ithalatta da aylık %9 artış görmekteyiz. Ayrıca tüketim malı ithalatındaki aylık artış bu görünümle uyumlu.
  • Son günlerde EUR/USD paritesinde belirgin bir düşüş görmekteyiz, bunun dış ticaret kanalına yansıması ise yakından izlenmekte. Genel olarak ham maddenin dolarla satın alınması ve ihracatın ise euro ile yapılması nedeniyle dolar lehine hareketlerin arttığı bir ortamda ihracat gelirleri azalma eğiliminde olmakta. Türkiye’nin ihracatının %44’ünü Euro Bölgesi’ne gerçekleştirmesinin de etkisiyle ihracatımızın %46’sı euroyla gerçekleştirilmekte.
  • TCMB, geçen haftaki Enflasyon Raporu’nda ihracat beklentilerine yönelik değerlendirmelerini de paylaştı. Küresel büyüme tahminlerinin savaşın etkileriyle aşağı yönlü revize edildiği bir ortamda ihracatın yapısı ve ihracatçı firmaların pazar çeşitlendirme esnekliğinin dış talepteki gerilemeyi sınırladığı değerlendirildi ve TCMB bu sene dış talepteki toparlanmanın devam etmesini beklemekte. Emsal ülkelere nazaran Türkiye’nin 226 farklı ülke ve bölgeye 4308 çeşit ürün satarak daha yüksek bir pazar ve ürün çeşitlenmesine ulaştığına yer verildi. En fazla ihracatı yapılan üç ürünün toplamdaki payının %29 gibi diğer ülkelere nazaran daha düşük oranda olmasının ihracatın, belli ürünlerde yoğunlaşmadığını gösterdiği, aslında bunun da tedarik sorunlarına karşın ihracat performansını koruyabileceğine işaret ettiğine değinildi. Bu arada petrol gelirleri artan ülkelerin de ihracat performansına olumlu katkıda bulunabileceği ifade edildi.

Ayrıca mart ayına ilişkin hizmet üretici fiyat endeksi, aylık %5,44 artarken, yıllık ise %80,62’ye ulaştı. Alt gruplara bakıldığında martta aylık bazda en yüksek artışlar, ulaştırma ve depolama hizmetleri (%8,26) ve gayrimenkul hizmetlerinde (%5,80) görülürken, yıllık bazda en yüksek artışlar ise gayrimenkul hizmetleri (%154,95) ve ulaştırma ve depolama hizmetlerinde (%107,57) gözlendi.

Diğer yandan, Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından mart ayına ilişkin gelen yabancı ziyaretçi sayısı verisi açıklandı. Gelen yabancı ziyaretçi sayısı martta yıllık %130 artarak 2,1 milyon kişi oldu, 2019 yılı Mart ayında 2,2 milyon kişiydi. Dolayısıyla ziyaretçi sayısı, turizm gelirlerinde rekor seviyeleri gördüğümüz yıl olan 2019 seviyelerine yakınsamakta. Detaylara bakıldığında, gelen yabancı içerisinde martta ilk 5’te yer alan Rus turistlerin 2021 yılına göre yıllık %48 azaldığı görülüyor. İran yıllık %284, Almanya %164, Bulgaristan %275 ve İngiltere ise %947 artışla ilk 5 içerisindeki ülkeler. Ukrayna ise ilk 5 ülke arasında bulunmuyor ancak Ukrayna kaynaklı ziyaretçi sayısı yıllık %30 artmış gözüküyor.

Ayrıca Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın mayıs-temmuz dönemine ilişkin iç borçlanma stratejisine göre, mayıs ayında 53 milyar TL’lik iç borç servisine karşılık 59 milyar TL iç borçlanma, haziran ayında 19,2 milyar TL’lik iç borç servisine karşılık 28 milyar TL iç borçlanma, temmuz ayında ise 10,8 milyar TL’lik iç borç servisine karşılık 20 milyar TL iç borçlanma öngörülüyor. Bir önceki takvimle kıyaslandığında ise 5 yıl vadeli TLREF’e endeksli tahvil ihracının programdan çıkarıldığı, 3 yıl vadeli altın tahvili ve 3 yıl vadeli altına dayalı kira sertifikası ihraçlarının mayıs ayı borçlanma programına eklendiği görülmekte.

Avrupa tarafında da nisan ayına ilişkin S&P imalat ve hizmet PMI nihai verileri takip edildi. Nisan ayında öncü verilere göre imalat PMI’larda hafif artış gözlenmekle birlikte, Rusya ve Ukrayna kaynaklı jeopolitik gerilimler, tedarik sıkıntıları ve artan girdi fiyatlarının etkisiyle mart ayı verilerine göre düşüşler görülmekte. Hizmet PMI’larda ise nisanda öncü verilere göre sınırlı değişimler gözlenmekle birlikte salgın tedbirlerinin gevşemesiyle mart ayı verilerine göre yükselişler görüldü. Böylece, nisanda Avrupa genelinde sınırlı değişimlerle birlikte imalat ve hizmet PMI’lar güçlü büyüme bölgesindeki seyirlerini sürdürdü.

Avustralya Merkez Bankası artan enflasyonist baskılarla beklentilerin üzerinde faizleri %0,25 baz puan artırarak %0,35’e çekti ve önümüzdeki dönemde faiz artışlarının devam edeceğine yönelik sinyal verdi. Piyasalarda ise bu sene sonunda faizlerin %2,5’e, 2023 ortalarında ise %3,5’e yükselmesi beklenmekte. Varlık alımlarına yönelik ise vadesi dolacak 250 milyar USD tutarındaki devlet tahvillerinin yenilenmeyeceğini duyurdu.

ABD tarafında, mart ayına ilişkin kişisel tüketim harcamaları (PCE) deflatör ile kişisel gelirler ve harcamalar verileri takip edildi. Fed’in enflasyon göstergesi olarak takip ettiği PCE deflatör martta aylık %0,5’ten %0,9’a hızlanırken artarken, yıllık bazda %6,3’ten %6,6’ya yükselerek Ocak 1982’den bu yana en yüksek seviyede gerçekleşti ve enflasyonist baskıların sürdüğüne işaret etti. Martta kişisel harcamalar ise özellikle benzin ve gıda fiyatlarındaki artışın ve hizmetler grubundaki genel artışın etkisiyle aylık %1,1 artarken, kişisel gelirler ise %0,5 arttı.

Ayrıca ABD’de nisan ayına ilişkin Michigan Üniversitesi tüketici güven endeksi nihai verisi, 59,4’den 65,2’ye yükseldi. Alt endekslere bakıldığında, cari koşullar endeksi 67,2’den 69,4’e yükselirken, beklentiler endeksi ise 54,3’ten 62,5’e belirgin şekilde yükseldi. Öte yandan, tüketicilerin enflasyon beklentileri yatay seyretti. Bununla birlikte, devam eden Rusya ve Ukrayna savaşının olumsuz etkileri, artan enflasyonist baskılarla tüketicilerin alım gücünde yaşanabilecek olası düşüşler ve Fed’in hızlı parasal sıkılaşmaya geçişiyle finansal koşullarda görülebilecek olası sıkılaşma tüketici güvenini önümüzdeki dönemde baskı altında bırakabilecek unsurlar olarak öne çıkmakta.

ABD tarafında, nisan ayına ilişkin S&P imalat ve ISM imalat PMI verileri açıklandıHer iki endeks de güçlü genişleme bölgesinde yer almasına rağmen farklı bir resme işaret etti. Nihai verilere göre Ukrayna ve Rusya arasındaki krizin yansımalarına rağmen imalat PMI, 58,8’den 59,2’ye yükseldi. ISM imalat PMI ise arz sıkıntıları, iş gücü eksikliği ve enflasyonist baskılarla 57,1’den 55,4’e geriledi ve son 18 ayın en düşüğünde. Ayrıca Çin’deki salgın kısıtlamaları ve Ukrayna ve Rusya arasındaki savaşın arz sıkıntılarını artırdığına işaret edilmekte. Yeni siparişler salgın sonrası en düşük seviyede, istihdam artış hızı yavaşlarken, fiyat endeksleri kısmi gerilemesine rağmen tarihi yüksek seviyelerine yakın. Ayrıca ABD tarafında S&P hizmet PMI ve ISM imalat dışı PMI açıklandı. Nihai verilere göre nisanda hizmet PMI ise 58’den 55,6’ya gerilerken, ISM hizmet PMI ise 58,3’ten 57,1’e geriledi fakat her iki endeks de hizmet sektörünün salgın kısıtlamalarındaki gevşemenin de etkisiyle güçlü seyrettiğine işaret etti. ISM hizmet PMI’daki düşüşte istihdamın daralma bölgesine geçmesi ve yeni siparişlerdeki artış hızının yavaşlaması temel etken oldu.

ABD’de JOLTS verisi mart ayında da emek talebinin yoğun olduğuna işaret etti. JOLTS açılan iş sayısı 205 bin artarak 11,549 milyona yükseldi. Ayrıca işlerinden istifa edenlerin sayısı ise 4,5 milyon kişiye ulaştı ve tarihi yüksek seviyede. Ayrıca ADP özel sektör istihdamı nisan ayında beklentilerin altında 247 bin kişi arttı. İstihdam artışının çoğunluğu salgın önlemlerinin gevşetilmesi ile 202 bin kişilik istihdam artışı ile hizmet sektöründen kaynaklandı. Firma ölçeklerine göre bakıldığında ise büyük ölçekli firmalar istihdamı 321 bin kişi artırırken, küçük ölçekli firmalar da ise istihdam 120 bin azaldı. Veri önceki aylara göre yavaşlamaya işaret etmekte, yarın açıklanacak tarım dışı istihdam verisi de bu açıdan dikkatle izlenecektir.

Yurt dışı veri gündemine bakıldığında,

  • ABD tarafında, veri gündeminde haftanın geri kalanında istihdam piyasasına yönelik veriler izlenmeye devam edecek. Bu kapsamda bugün haftalık işsizlik maaşı başvuruları ve yarın ise nisan ayı tarım dışı istihdam verisi izlenecek.
  • Avrupa tarafında ise bugün BoE ve Norveç Merkez Bankası toplantıları izlenecek. Bir önceki toplantısında BoE politika faizini %0,25 artırarak %0,75’e çekmişti. Karar 8’e karşı 1 oyla alınırken, bir üye faizlerin sabit kalmasından yana oy kullanmıştı. 25 baz puan artışa gerekçe olarak ise sıkı istihdam piyasası ve artan enflasyonist baskılar gösterilmişti. Enflasyonun önümüzdeki dönemde Ukrayna ve Rusya arasındaki savaşın da etkileriyle yükselmesinin ve bu sene 2. çeyrekte %8’e yakın bir enflasyon görülmesinin beklendiği ve daha sonrasında daha yüksek rakamlar görülebileceği belirtilmekteydi. Bu toplantıya yön verecek unsurlara bakıldığında ise, büyüme Ukrayna ve Rusya savaşının yansımaları ile aşağı yönlü risk altında ve enflasyonist baskılar da yükselmekte. Bu açıdan BoE’nin bu toplantıda faiz artırımlarına devam etmesi fakat büyümeye yönelik endişeleri de dikkate alarak 25 baz puan faiz artırımına gitmesi beklenmekte. Diğer yandan Norveç Merkez Bankası da politika faiz oranını 25 baz puan artışla %0,75 seviyesine yükseltmişti, ayrıca gelecek toplantıda ilave faiz artışına yönelik mesaj vermişti. Banka, enflasyonu dizginlemek için daha agresif bir sıkılaştırma döngüsüne işaret ederken, haziran ayında da ilave faiz artışının olabileceğini belirtmişti. Bu açıdan bu toplantıda faiz artırımı beklenmemekteVeri gündeminde ise bugün İngiltere nihai hizmet PMI ve Almanya mart ayı fabrika siparişleri ve yarın ise Almanya mart ayı sanayi üretimi verileri açıklanacak. Şubat ayında Almanya sanayi üretimi aylık %0,2 artmıştı. Özellikle Rusya ve Ukrayna arasındaki savaşın enerji fiyatlarına ve tedarik zincirine olan yansımaları ile Almanya mart ayı sanayi üretimi verisinde daralma görülmesi beklenmekte.

Yurt içi veri gündeminde ise bugün nisan ayı TÜFE ve ÜFE verileri ve imalat PMI, yarın ise reel efektif döviz kuru açıklanacak. Ayrıca yarın TCMB aylık fiyat gelişmeleri raporu açıklanacak.

  • Mart ayında İSO imalat PMI 50,4’ten, 49,4’e gerileyerek 10 ay sonra daralma bölgesine geçmişti. Ukrayna ve Rusya savaşının sanayi üretimine olan yansımaları mart ayına ilişkin raporda görülmekteydi. Raporda Ukrayna’daki savaşın müşteri talebini baskılamasının ve fiyat artışlarının üretim ve yeni siparişlerde yavaşlamaya neden olduğu belirtilmekteydi. Savaşın etkisiyle yeni ihracat siparişlerinin ivme kaybını artırdığı, tedarik zincirindeki aksamaların ise devam ettiği belirtilmekteydi. İstihdamın arttığı fakat son 22 ayın en düşük artışı olduğu, girdi maliyetlerinin yüksek seviyelerini koruduğu fakat son beş ayın düşüğünde olduğu, girdi maliyetlerindeki artışın nihai ürün fiyatlarına yansımasıyla fiyatların arttığı belirtilmekteydi. Nisan ayında ise mevsimsellikten arındırılmış reel kesim güven endeksinde kısmi düşüş gördük fakat eşik değerin üzerinde kalmaya devam etti, kapasite kullanım oranı da tarihsel ortalamaların üzerinde seyretmeye devam etti. Bu açıdan İSO imalat PMI endeksinin nisan ayında yataya yakın seyretmesi olası.
  • Mart ayında TÜFE aylık %5,46 artmış, yıllık bazda %54,44’den %61,14’e yükselmişti. ÜFE ise aylık %9,19 ile önceki ayki %7,22 seviyesine göre hızlanmış ve yıllık bazda %105,01’den %114,97 seviyesine yükselmişti. Enflasyon verileri öncesinde izlenen İTO tarafından yayınlanan İstanbul Ücretliler Geçinme Endeksi ise nisan ayında %11,36 arttı ve yıllık bazda %79,97’ye yükseldi. Alt endekslerin tamamında aylık bazda artış görüldü. En belirgin artış ise mevsimselliğin de katkısıyla %29,82 ile giyim grubunda olurken, kamu fiyatlarındaki artış ve değişken tüketim ağırlıklarının etkisiyle %23,95 ile ulaştırma kaleminde gözlendi. Gıda fiyatları ise %11,49 arttı. Toptan Eşya Fiyatları Endeksi ise nisan ayında %5,33 arttı ve yıllık artış oranı ise %73,21’e yükseldi. İşlenmemiş maddeler grubu hariç bütün alt gruplarda fiyat artışları görülürken, en belirgin artış %8,42 aylık yükselişle gıda grubunda görülmekte. Bu ayki beklentilere baktığımızda ise Foreks Anketi’ne göre TÜFE’nin nisan ayında aylık medyan %5,61 artması ve yıllık bazda medyan tahmin olarak %67,33’e yükselmesi öngörülmekte. Geçen hafta izlediğimiz Enflasyon Raporu’nda ise TCMB yıl sonu enflasyon tahminlerini yükseltmiş fakat enflasyonda mayıs ayında tepe noktasının görüleceğine dair öngörüsünü değiştirmemişti.
  • Reel efektif döviz kuru endeksi mart ayında kurdaki durağan görünümle %0,2 oranında sınırlı artışla 53,92’den 54,01’e yükselmişti.

ŞİRKET HABERLERİ

Agesa Hayat ve Emeklilik (AGESA, Sınırlı Pozitif): Şirket’in 1Ç2022’deki net dönem karı (konsolide) 242,6mn TL gerçekleşerek yıllık %91,4 oranında artış göstermiştir. Şirket’in genel teknik bölüm dengesi yıllık %5,1 oranında düşüş göstererek 1Ç2022’de 91,5mn TL’ye düşmüştür. Diğer yandan, net yatırım gelirleri aynı dönemde 231,4mn TL olarak (1Ç2021: 37,8mn TL) gerçekleşmiştir.

Aksigorta (AKGRT, Negatif): Aksigorta 1Ç2022’de 254,3mn TL net zarar kaydetmiştir. Şirket, bir önceki yılın aynı döneminde 91,9mn TL kar açıklamıştı. Piyasanın beklentisi ise 125mn TL zarar idi. Ak Sigorta’nın genel teknik bölüm dengesinde 293,2mn TL gider oluşurken, net yatırım gideri 18,1mn TL olarak gerçekleşmiştir.

Anadolu Sigorta (ANSGR, Pozitif): Anadolu Sigorta’nın konsolide net dönem karı 1Ç2022’de 146,6mn TL gerçekleşerek yıllık %22,2 oranında artış göstermiştir. Ortalama piyasa beklentisi 40mn TL zarar idi. Şirket’in genel teknik bölüm dengesi yıllık %39,1 oranında artarak bu çeyrekte 348,1mn TL’ye çıkarken, yatırım gelirlerinden 79,1mn TL net gider (1Ç2021: 70,8mn TL net gider) kaydedilmiştir.

Eczacıbaşı İlaç (ECILC, Sınırlı Pozitif): Şirket’in 1Ç2022’deki ana ortaklık net dönem karı 191mn TL olarak açıklanmıştır. Geçtiğimiz yılın aynı döneminde ise 141mn TL kar kaydedilmişti. Şirketin satış gelirleri bir önceki yılın aynı dönemine göre %33,4 büyüme göstererek 374mn TL’ye yükselirken, brüt kar %71,1 oranında artmış ve 134mn TL olmuştur. Operasyonel giderler ise aynı dönemde %58,1 artarak 87mn TL’ye yükselmiştir. Şirket diğer faaliyetlerden ise 145mn TL gelir kaydetmiştir. Böylece faaliyet karı geçtiğimiz yıla göre %71,3 artarak 191mn TL olurken, Şirket’in FAVÖK’ü de %83 büyüyerek 53mn TL olmuştur. Şirket, öz kaynak yöntemiyle değerlenen yatırımlarından 45mn TL kar elde ederken, son olarak 44mn TL vergi gideri sonrası 2022 yılının birinci çeyreğinde 191mn TL ana ortaklık net dönem karı kaydetmiştir.

İş GYO (ISGYO, Nötr): İş GYO 1Ç2022’de 66,1mn TL net dönem karı yazmıştır. Bizim kar beklentimiz 58mn TL iken, piyasanın ortalama kar beklentisi ise 54mn TL idi. Şirket bir önceki yılın ilk çeyreğinde 3,6mn TL kar açıklamıştı. İş GYO’nun satış gelirleri 1Ç2022’de 139,5mn (Beklenti: 137mn TL) TL gerçekleşerek yıllık %93,6 oranında büyüme kaydetmiştir. Bu gelirlerin 81,9mn TL’si kira gelirleri (üst hakkı gelirleri dahil), 52,6mn TL’si konut satışlarından oluşmuştur. Kira gelirleri yıllık %54,9, konut satışları %194,3 oranında artış kaydetmiştir. FAVÖK ise 82mn TL ile (Beklenti:74mn TL) yıllık %122,8 oranında artış kaydetmiştir. FAVÖK marjı da %58,8 (1Ç2021: %51,1) olmuştur. Öte yandan, Şirket yılın ilk çeyreğinde 23,4mn TL net finansman gideri kaydetmiştir.

Koza Altın (KOZAL, Sınırlı Pozitif): Şirket’in 2022 yılının ilk çeyreğindeki net dönem karı geçen yılın aynı dönemine göre %59,8 oranında artarak 1.058mn TL olmuş ve hem bizim tahminimiz olan 885mn TL’nin, hem de piyasanın ortalama kar tahmini olan 911mn TL’nin üzerinde gerçekleşmiştir. Maliyetlerin beklentimizden daha düşük gerçekleşmesi tahminimizdeki sapmada ana etken olmuştur. Şirket’in satış gelirleri 1Ç2022’de 1.409mn TL (Beklenti: 1.409mn TL) ile yıllık %66,0 oranında büyürken, brüt kar 933,7mn TL ile %81,3 oranında artış göstermiştir. Diğer yandan, Şirket’in faaliyet giderleri 170,4mn TL gerçekleşerek yıllık %22,8 oranında artarken, FAVÖK %100,9 oranında artmış ve 1Ç2022’de 830,1mn TL Beklenti: 704mn TL) olmuştur. FAVÖK marjı ise 10,2 puan iyileşerek %58,9’a yükselmiştir. Son olarak, yatırım faaliyetlerinden gelirler 496,9mn TL’ye çıkarak karı desteklemiştir.

Koza Anadolu (KOZAA, Sınırlı Pozitif): Şirket’in 1Ç2022’deki ana ortaklık net dönem karı yıllık %17,1 oranında artarak 401,4mn TL olmuştur. Şirket’in satış gelirleri 1Ç2022’de geçen yılın aynı dönemine göre %66,8 oranında büyüme göstererek 1.463mn TL’ye yükselirken, brüt kar %81,1 oranında artmış ve yılın ilk çeyreğinde 937,1mn TL olmuştur. Operasyonel giderleri ise 173,7mn TL gerçekleşen Şirket’in FAVÖK’ü 836,7mn TL ile yıllık %104,2 oranında artmıştır. FAVÖK marjı ise %57,2 ile yıllık 10,5 puan yükselmiştir. Diğer yandan, yatırım faaliyetlerinden gelirler 1Ç2022’de 425,1mn TL gerçekleşerek karı desteklemiştir.

İpek Doğal Enerji (IPEKE, Sınırlı Pozitif): Şirket’in 1Ç2022’deki ana ortaklık net dönem karı yıllık %17,4 oranında artarak 211,8mn TL olmuştur. Şirket’in satış gelirleri 1Ç2022’de geçen yılın aynı dönemine göre %66,6 oranında büyüme göstererek 1.465mn TL’ye yükselirken, brüt kar %81,2 oranında artmış ve yılın ilk çeyreğinde 937,8mn TL olmuştur. Operasyonel giderleri ise 169mn TL gerçekleşen Şirket’in FAVÖK’ü 841,4mn TL ile yıllık %103,6 oranında artmıştır. FAVÖK marjı ise %57,4 ile yıllık 10,4 puan yükselmiştir. Diğer yandan, yatırım faaliyetlerinden gelirler 1Ç2022’de 426,9mn TL gerçekleşerek karı desteklemiştir.

Oyak Çimento (OYAKC, Sınırlı Pozitif): Oyak Çimento’nun 1Ç2022’deki ana ortaklık net dönem karı yıllık %68,1 oranında artarak 222,4mn TL’ye yükselmiştir. Şirket’in satış gelirleri yılın ilk çeyreğinde 1.658mn TL gerçekleşerek yıllık %95,4 oranında büyüme kaydederken, brüt kar %56,8 oranında artış kaydetmiş ve 345,1mn TL’ye çıkmıştır. Faaliyet giderleri aynı dönemde %54,0 oranında artarak 99,1mn TL’ye çıkan Şirket’in FAVÖK’ü ise 1Ç2022’de 297,6mn TL gerçekleşerek yıllık %51,8 oranında artış kaydetmiştir. FAVÖK marjı da %18,0 olmuştur. Geçen yılın ilk çeyreğinde FAVÖK marjı %23,1 idi. Diğer yandan, Oyak Çimento bu çeyrekte 32,6mn TL net finansman gideri kaydetmiştir. Şirket geçen yılın ilk çeyreğinde 1,9mn TL net finansman geliri yazmıştı.

Türkiye Sınai Kalkınma Bankası (TSKB, Nötr): TSKB’nin 1Ç2022’deki net dönem karı bir önceki çeyreğe göre %92,5 oranında artarak 605,9mn TL’ye yükselmiştir. Bizim beklentimiz 580mn TL iken, piyasanın ortalama kar beklentisi 607mn TL idi. Çeyreksel bazda; net faiz gelirleri %32,3 oranında artarak 1Ç2022’de 1.241mn TL’ye yükselirken, net ücret ve komisyon gelirleri %58,1 oranında artarak 31,6mn TL’ye çıkmıştır. Bir önceki çeyrekte 561,9mn TL ticari kar yazan Banka, bu çeyrekte 281,4mn TL ticari kar açıklamıştır. Diğer yandan, karşılık giderleri %34,6 oranında azalarak 729,8mn TL’ye düşmüştür. TSKB bu çeyrekte 215mn TL serbest karşılık ayırmıştır. Operasyonel giderler ise %48,4 oranında artarak 108,4mn TL olarak gerçekleşmiştir. Banka’nın ortalama özsermaye karlılığı çeyreksel bazda 1.490 baz puan artarak %33,4 çıkarken, aktif karlılık %2,8 olmuştur. Banka’nın takipteki kredi oranı ise 16 baz puan artmış ve %3,43 olarak gerçekleşmiştir.

Vestel Beyaz Eşya (VESBE, Pozitif): Şirketin 2022 yılı 1. çeyrek net dönem karı 572,8mn TL olarak açıklanmıştır. Piyasa beklentisi 518mn TL idi. 1Ç2022’de Şirket 311,1mn TL net dönem karı kaydetmişti. Şirket’in bu çeyrekteki satış gelirleri geçen yılın aynı dönemine göre %82,5 oranında artarak 5.418mn TL olmuştur. Satışların maliyeti %73,6 oranında artan Şirket’in 1Ç2022’deki brüt karı da geçen yılın 1. çeyreğine göre %126,7 oranında artmış ve 1.121mn TL’ye yükselmiştir. Brüt kar marjı 4 puan artışla %20,7’yi göstermiştir. Operasyonel giderleri 390,5mn TL olan şirketin, diğer faaliyetlerden net giderleri 96,8mn TL olmuştur. Bunlara bağlı olarak faaliyet karı %95,5 oranında artmış ve 633,8mn TL seviyesinde gerçekleşmiştir. FAVÖK ise %75,4 artışla 857mn TL olurken, FAVÖK marjı da yıllık olarak 0,6 puan gerilemeyle %15,8’i göstermiştir. Finansman tarafında ise 68,6mn TL net gider kaydedilmiştir. Vergi öncesi kar 565,2mn TL olmuştur. 7,6mn TL vergi geliri sonrası şirketin net dönem karı 572,8mn TL olmuştur. İlgili dönemin net kar marjı da 0,1 puan artışla %10,6 olarak gerçekleşmiştir.

Yapı Kredi Bankası (YKBNK, Sınırlı Pozitif): Yapı Kredi Bankası’nın 1Ç2022’deki net dönem karı bir önceki çeyreğe göre %104, yıllık ise %400 oranında artarak 7.258mn TL’ye yükselmiş ve hem bizim beklentimiz olan 6.088mn TL’nin, hem de piyasa beklentisi olan 6.112mn TL’nin üzerinde gerçekleşmiştir. Net faiz gelirleri ile net ücret ve komisyon gelirlerinin beklentimizin üzerinde gerçekleşmesi tahminimizdeki sapmada etkili olmuştur.

Aksa Enerji (AKSEN, Sınırlı Pozitif): Özbekistan’da toplam 740 MW kurulu güce sahip olacak üç adet doğalgaz santrali yatırımının tamamına (Taşkent A- 240 MW kurulu güç, Taşkent B- 230 MW kurulu güç, Buhara- 270 MW kurulu güç) ilişkin Bakanlık Kabulü gerçekleştirilmiştir. Bahsi geçen santrallerin tümünde doğalgaz Özbekistan Hükümeti tarafından bedelsiz temin edilecek olup, üretilecek enerji satış fiyatı 25 yıllık ABD Doları bazlı alım garantisi kapsamında belirlenmiştir.

Tüpraş (TUPRS, Pozitif): Tüpraş’ın internet sitesinde yayımladığı Mayıs ayı yatırımcı sunumuna göre, Mart ayından sonra nisan ayında da ürün marjlarındaki sert yükseliş devam etmiş ve Nisan ayında dizel ürün marjı Mart ayındaki 31,6$/varilden 44,2$/varile, jet yakıtı marjı 24$/varilden 45,2$/varile ve benzin marjı da 12,5$/varilden 24,7$/varile yükselmiştir. Yılın ilk ayı olan Ocak ayında Dizel marjı 12$/varil, jet yakıtı marjı 12,9$/varil ve benzin marjı da 11,6$/varildi.

Türk Telekom (TTKOM, Nötr): Grup şirketi TTG Finansal Teknolojiler A.Ş. bir finansman şirketi kuruluşu için gerekli izinlerin alınması amacıyla 24 Şubat 2022 tarihinde BDDK’ya başvuruda bulunmuştu. Yapılan başvuru BDDK’nın 21 Nisan 2022 tarihli kararıyla onaylanmış ve şirkete tebliğ edilmiştir.

Zorlu Enerji (ZOREN, Nötr): Şirketin %100 bağlı ortaklığı olan ZES Dijital Ticaret A.Ş., şarj ağı işletmeci lisansı almak üzere Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu (EPDK)’ya başvuruda bulunmuştur.

SEKTÖR HABERLERİ

Bankacılık: Bankacılık sektörünün mart ayı net dönem karı bir önceki aya göre %28,2 oranında artarak 24,2 milyar TL’ye yükselmiştir. Özel bankaların karı mart ayında 19,1 milyar TL ile önceki aya göre %46,7 oranında artarken, kamu bankalarının karı %12,3 oranında düşmüş ve 5,2 milyar TL olarak gerçekleşmiştir. Mart ayı karı ile birlikte bankacılık sektörünün 1Ç2022’de dönemi karı 63,2 milyar TL’ye çıkmış ve çeyreksel %75,6, yıllık %286 oranında artmıştır. Özel ve kamu bankalarının karı ise sırasıyla 46milyar TL ve 17,2milyar TL ile aynı dönemde %72,6 ve %84,2 oranında yükselmiştir. Bankacılık sektörünün net faiz gelirleri mart ayında aylık bazda %24,7 oranında artarak 45,6 milyar TL’ye yükselmiştir. Kredi – mevduat makasındaki açılma ve TÜFE endeksli tahviller net faiz gelirlerini desteklemiştir. Net ücret komisyon gelirleri ise ekonomideki canlılık ve ödeme sistemleri ile %34,2 oranında artarak 8,9 milyar TL’ye çıkmıştır. Diğer yandan, kurlarda alım – satım arasındaki marjlarındaki geniş bant ile birlikte kurlardaki artışın etkisiyle 10,9mn TL ticari kar yazılmıştır. Önceki çeyrekte hafif ticari gider yazılmıştı. Bankacılık sektörünün operasyonel giderleri ile karşılık giderleri ise dönem sonu olmasının da etkisiyle sırasıyla %31 ve %82 oranında artarak 15,7 milyar TL ve 24,2 milyar TL’ye çıkmıştır. Yılın üçüncü ayında TL krediler aylık bazda %6,9 oranında büyürken; tüketici kredileri %2,4 artmıştır. Kredi kartlarında %5,6’lık artış gözlenirken, kobi kredilerindeki büyüme %13,6’ya yükselmiştir. Fonlama tarafında bakıldığında, Kur Korumalı Mevduat ile birlikte TL mevduatlarda yüksek tek haneli büyüme devam ederken, YP kredilerdeki daralma yerini tekrar artışa bırakmıştır. Bankacılık sektörünün kredi/mevduat %90,3 ile 110 baz puan azalış göstermiştir. Bankacılık sektörünün net faiz marjında artış belirginleşirken, bir önceki aya göre ortalama özsermaye karlılığı 480 baz puan artarak %34’e, aktif karlılık ise 60 baz puan artarak %3 seviyesine çıkmıştır. Bankacılık sektörü sorunlu kredi oranı %2,82 ile 16 baz puan iyileşirken, sermaye yeterlilik oranı mart ayında 133baz puan artarak %20,38 olarak gerçekleşmiştir.

DİĞER ŞİRKET HABERLERİ

Alarko Carrier (ALCAR, Pozitif): Şirket’in 1Ç2022’deki net dönem karı 87,7mn TL olarak açıklanmıştır. Geçtiğimiz yılın aynı dönemindeki net dönem karı 22,4mn TL idi. Satış gelirleri 2022 yılı ilk çeyrekte bir önceki yılın aynı dönemine göre %112 artarak 471,1mn TL’ye yükselirken, brüt kar %154 büyüyerek 142,5mn TL olmuştur. Şirket’in operasyonel giderleri aynı dönemde %64,2 artarak 64,7mn TL’ye yükselmiştir. 8,2mn TL’lik diğer faaliyetlerden net gelir ile birlikte faaliyet karı da 86mn TL olarak gerçekleşmiştir. Bu dönemde Şirket’in FAVÖK’ü ise geçen senenin aynı dönemine göre 62,6mn TL artışla 82,4mn TL olmuştur. FAVÖK marjı da 8,6 puan artışla %17,5’i göstermiştir. Finansman tarafında 7,5mn TL net gider kaydedilmiştir. 8mn TL net vergi geliri sonrası Şirketin net dönem karı 87,7mn TL olmuştur.

Carrefoursa (CRFSA): Şirket’in 2022 yılı 1. çeyrek net dönem zararı 73,4mn TL olarak gerçekleşmiştir. Şirket bir önceki yılın aynı döneminde 89,8mn TL net dönem zararı kaydetmişti. Şirket’in 1Ç2022’deki satış gelirleri yıllık %53,4 oranında artarak 3.203mn TL’ye yükselirken, brüt kar aynı dönemler itibarıyla %48,1 oranında artış kaydetmiş ve 866mn TL’ye ulaşmıştır. Brüt kar marjı ise 1 puan azalışla %27 olmuştur. Operasyonel giderler ise aynı dönemde %47,1 artışla 754mn TL olmuştur. Diğer faaliyetlerden 112,3mn TL net gider yazan şirketin faaliyet zararı 0,4mn TL’yi göstermiştir. 1Ç2021’deki faaliyet zararı 17,1mn TL idi. Şirket’in FAVÖK’ü 221,7mn TL ile yıllık %33,1 oranında artış kaydetmiştir. FAVÖK marjı ise 1,1 puan düşüşle 1Ç2022’de %6,9 olmuştur. Yatırımlardan ilk çeyrekte 42,3mn net gelir yazılmıştır. Şirket finansman tarafında ise 140,9mn TL net gider kaydetmiştir. Vergi öncesi net dönem zararı 98,7mn TL olan şirketin 25,3mn TL vergi geliri sonrası net dönem zararı 73,4mn TL olmuştur.

DAGİ Giyim Sanayi (DAGI): Şirket, %100 bağlı ortaklığı olarak kurulan Dagi Retail GmbH üzerinden Almanya merkezli e-ticaret platformu ile Avrupa’da on iki ülkede satışa başlamıştır.

Ayrıca Şirket, Ankara, Antalya ve Afyonkarahisar’da yeni mağaza açmıştır. Açılan bu mağazalar ile birlikte bayiler ve e-ticaret hariç olmak üzere, Şirket’in güncel mağaza sayısı 93 olmuştur.

Fonet Bilgi Teknolojileri (FONET): Şirket, Kahramanmaraş İl Sağlık Müdürlüğü ile 17mn TL bedelle 36 ay süreli “Sağlık Bilgi Yönetim Sistemi (SBYS) Hizmet Alımı” sözleşmesi imzalamıştır.

HUB GSYO (HUBVC): Şirket, İngiltere’de kurulu olan Quin AI Limited şirketine iştirak etmesine ilişkin 75bin GBP satın alma bedeli ödemiştir.

Kafein Yazılım (KFEIN): Rekabet Kurulu’nun işgücü piyasasında centilmenlik anlaşmaları yapılması suretiyle 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun’un 4. maddesinin ihlal edilip edilmediğinin tespitine yönelik olarak Şirket’e soruşturma açılmıştır.

FAİZ PİYASALARI

Cuma günü ağırlıklı ortalama fonlama maliyeti %14,02’den %14 seviyesine geriledi. TCMB cuma günü 49 milyar TL’lik (%14’ten, 6 gün vadeli) ve 80 milyar TL’lik (%14’ten, 7 gün vadeli) iki adet haftalık repo ihalesi açtı. Toplam fonlama tutarı ise repo ihaleleri kaynaklı 358 milyar TL oldu.

ABD 10 yıllık hazine tahvillerinin faizi dün güne %2,97 seviyelerinden başlarken, gün içerisinde %2,90-%3,00 bandında hareketin ardından %2,93 seviyesinden günü kapattı.

Yurt içi tahvil piyasasında, cuma günü verim eğrisi genelinde yükselişler görüldü. Bu kapsamda, günlük bazda kısa vadeli tarafta 10 baz puana varan yükselişler gözlenirken, orta ve uzun vadeli tarafta 40 baz puana varan yükselişler görüldü. Gösterge kağıtların faizlerinin haftalık bazda değişimlerine bakıldığında ise, kısa vadeli tarafta 10 baz puana yaklaşan yükselişler gözlenirken, orta ve uzun vadeli tarafta 110 baz puana varan düşüşler görüldü.

Kaynak: Ziraat Yatırım Sabah Stratejisi