ABD Ticaret Bakanı Howard Lutnick, Çin ile yapılan müzakereler sonucunda Cenevre’de varılan ticaret mutabakatının hayata geçirilmesi konusunda yeni bir yol haritası oluşturduklarını açıkladı. Bu gelişme, iki ülke arasındaki ticari ilişkilerin daha istikrarlı bir zemine oturtulması açısından önemli bir adım olarak değerlendiriliyor. Özellikle küresel tedarik zincirlerinin yeniden şekillendiği bir dönemde, bu tür anlaşmaların piyasa güvenini artırma potansiyeli bulunuyor.
Avrupa Merkez Bankası (ECB) cephesinden gelen açıklamalar ise para politikasına yönelik temkinli bir yaklaşımın sürdüğünü gösteriyor. Yönetim Kurulu üyesi Boris Vujcic, faiz kararları konusunda kapsamlı bir değerlendirme yapılmadan önce en erken Eylül ayının beklenmesi gerektiğini belirtti. Bu açıklama, piyasaların ECB’den kısa vadede agresif bir faiz hamlesi beklememesi gerektiğine işaret ederken, Euro Bölgesi’nde toparlanmanın istikrarlı şekilde sürdürülmek istendiği mesajını da veriyor.
Türkiye’de Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın yayımladığı veriler, Mayıs ayında nakit dengesinin 247,1 milyar TL fazla verdiğini gösterdi. Bu güçlü performans, bütçe disiplininin sürdürülmesi ve kamu maliyesinde sıkılaşmanın etkili olduğu yönünde yorumlanıyor. Diğer yandan, Dünya Bankası 2025 yılına dair küresel büyüme tahminini yüzde 2,7’den yüzde 2,3’e çekerek son 17 yılın en düşük seviyesini işaret etti. Bu revizyon, küresel ekonomide belirsizliklerin ve risklerin hâlâ yüksek olduğunu ortaya koyuyor.
Güncel verilere göre, VIX endeksi 17,25 seviyesinde bulunuyor ve %1,71 oranında yükseldi. Bitcoin (BTCUSD) 108.887,31 dolar seviyesine gerileyerek %1,24 düşüş gösterdi. BIST 100 (XU100) endeksi 9.686,11 puana ulaşarak %0,28 artış kaydetti. Gümüş/TL (XAGTRYG) 45,44 seviyesinde ve %0,83 oranında düştü. Dolar/TL (USDTRY) kuru 39,17009 seviyesinde ve %0,05 oranında hafif yükseldi.
Euro/Dolar (EURUSD) paritesi 1,14836 ile %0,56 oranında değer kazandı. Altın/Ons (XAUUSD) fiyatı 3.347,34 seviyesinde ve %0,74 oranında yükseldi. Gram altın/TL (XAUTRYG) 4.216,30 seviyesinde olup %0,76 artış gösterdi. Dow Jones Endeksi (DJI) 42.865,77 seviyesinde yatay kalarak %0,00 değişim gösterdi. XHARZ ise 118.407,29 seviyesine gerileyerek %0,09 düşüş yaşadı.
Para piyasasında önemli bir gözlem aracı olarak addedilen Dolar Endeksi (DXY), majör para birimlerine karşı değerlendirmede bulunulan mühim bir finansal araçtır. Hisse Senedi Tarama Aracı finansal verilerini taramaya fırsat sağlayan bir araç olarak karşımıza çıkar.
Grafik TradingView’den
THYAO (Türk Hava Yolları) hissesi teknik olarak zayıf bir görünüm sergiliyor. 1 günlük teknik değerlendirme “Sat” yönünde. Hareketli ortalamalar da sat sinyali verirken, RSI 51 ile nötr, Momentum 10.5 ve Awesome Oscillator -6.9 ile zayıf. Stokastik göstergeler ise %K 78 ve %D 64 ile hissede kısa vadeli aşırı alım bölgesine yaklaşıldığını gösteriyor.
Fiyat şu an 290.5 TL civarında işlem görüyor. Son 1 haftada %2.5 yükselmiş, ancak son 1 ayda %4.9 ve son 3 ayda %13.5 düşüş göstermiş. 6 aylık görünümde %2.4 kayıp var. 1 yıllık bazda %3.3 düşüş görülse de, 5 yıllık performans dikkat çekici: %2,243 artış.
Finansal verilere göre, piyasa değeri 401.6 milyar TL. Son yıllarda net gelirde ve FAVÖK’te düşüş yaşanmış. Net gelir yıllık %30, çeyreklik %107 düşmüş. EPS (hisse başına kazanç) yıllık bazda -36%, çeyreklik ise -11% gerilemiş. Şirketin fiyat/kazanç oranı 3.8, bu da ucuz bir değerleme anlamına gelebilir; ancak kârlılık zayıf olduğu için dikkatli olunmalı.
Teknik olarak destek seviyeleri 285 TL ve 280 TL, direnç seviyeleri ise 296 TL ve 300 TL olarak izlenebilir. Ichimoku bulutunun temel çizgisi de 290.8 TL ile fiyat seviyesine yakın, bu da yatay seyir olasılığını güçlendiriyor. Kısa vadede malesef dikkatli olunmalı; temel göstergeler toparlanmadıkça güçlü bir yükseliş zor. Süpertrend al sinyali vermektedir.
Sonuç itibariyle, Türkiye özelinde ise Dünya Bankası’nın 2025 büyüme beklentisinde yukarı yönlü revizyon dikkat çekiyor. Ocak ayında yüzde 2,6 olarak öngörülen büyüme tahmini, Haziran güncellemesinde yüzde 3,1’e çıkarıldı. Bu artış, yerel ekonomideki toparlanma sinyalleriyle destekleniyor. Euro Bölgesi’nde yatırımcı güveninin Haziran ayında son bir yılın en yüksek seviyesine çıkması ve Fitch Ratings’in küresel not görünümünü “nötr”den “kötüleşen”e çevirmesi ise dünya genelinde farklı bölgelerde ekonomik beklentilerin ayrıştığını gösteriyor. Öte yandan, Avrupa Merkez Bankası Başkanı Christine Lagarde’ın, ticaret politikalarındaki uyuşmazlıkların küresel refaha zarar verdiği ve çözüm için esneklik gerektiğine dair uyarısı, küresel ekonomik diyaloğun önemini yeniden gündeme taşıyor.
Okan Özdemir