Haftalık Borsa Yorumu – (26-30 Mayıs 2025)

Piyasalar dalgalı seyirle yön arayışı sürüyor.

Borsada sert düşüşe tepki alımları geldi fakat güç kazanamadı. BIST100 Endeksi’nde ucuzluk algısı ve primsiz görünüm dış borsalardaki yükselişin de katkısıyla tepki alımlarına neden oldu. Ancak önemli direnç bölgelerini geçemeyince kısa sürede oluşan kârların realize edilmesi ve “çıkamayan borsa düşer” anlayışının da öne çıkmasıyla satışlara maruz kaldı. Kontrollü bir geri çekilme söz konusu. Destek noktalarında yine tepki alımları görülüyor. Yaklaşık 10 aydır düşüş eğiliminde olan Borsa İstanbul’un ucuz ve primsiz görünümü daha fazla düşüşü engellerken yükseliş için piyasayı taşıyacak, olumlu fiyatlamaya konu olacak güçlü beklentiler de henüz oluşmuş değil. Ucuzluk algısını da biraz sorgulamakta yarar var. 03/2025 dönem bilançoları oldukça zayıf geldi. Şirketlerin önemli bir kısmı düşük kâr veya zarar açıkladılar. Hal böyle olunca düşen hisse fiyatlarına rağmen fiyat kazanç oranları yükseldi. BIST100 Endeksi fiyat kazanç oranı şu sıralar 12 seviyesinin üzerinde seyrediyor. Bu rakam geçen yıl sonu 6-8 aralığındaydı. 2023 yılında ise 5’li rakamlarda kaldı. Şirket değerlemelerinde fiyat kazanç oranı tek ölçek değil elbette ama önemli bir gösterge. Bu açıdan bakılınca BIST100 Endeksi için ucuzluktan öte primsiz tanımı daha doğru olacak. Ucuzluk sadece fiyat ile ölçülecek bir durum değil, bilanço değerlemeleri de aynı derece önemli. Borsada “ucuz etin yahnisi yavan olur” diye bazen haklılık içeren bir söz var. Bilançoların neden düşük performans gösterdiği noktasında ise verilecek cevap, enflasyon muhasebesi ve yavaşlayan ekonomik görünüm olacaktır. 30 Mayıs Cuma günü Türkiye’nin 2025 yılı ilk çeyrek büyüme verisi (GSYH) açıklanacak. Son dönemlerde büyümeyi baskılayan nedenlerin başında yüksek faiz geliyor. Bu durum yatırım tercihlerini de etkiledi. Yüksek faiz ve risksiz getiri tasarrufları faize yöneltirken risk iştahı azalan Borsa İstanbul’a ilgi zayıf kaldı. Şimdi gelinen noktada, faizin düşmesi için en önemli referanslardan biri olan enflasyonun gerilemesi bekleniyor. Enflasyon düşürülmeden faizi düşürmenin acı sonuçları 1990’lı yıllardan itibaren birçok kez test edildi. 22 Mayıs Perşembe günkü TCMB “enflasyon raporu sunumu” bu açıdan önemliydi. Enflasyon tahmininde yeni bir revize gelmedi ve yıl sonu için %24 korundu. TCMB Başkanı Fatih Karahan’ın “Geldiğimiz noktada Mayıs ayı öncü verilerinin Nisan ayına kıyasla daha düşük bir seyre işaret ettiğini ekleyebilirim.” ifadeleri kayda değer. Bu durum mayıs enflasyonunun nisan ayına göre daha düşük geleceği izlenimi verdi. Ancak TCMB faiz indirim tahminlerinde bir iyileşmeye neden olması bu aşamada fazlaca iyimserlik olacak. Faiz indirimi için Haziran ayından Eylül’e kadar farklı beklentiler var. ABD’li yatırım Bankası Morgan Stanley, TCMB’den Haziran ayında faiz indirimi bekliyor. Bunun zamanını enflasyon verileri belirleyecek elbette. Faiz dışında son yılların en gözde yatırım aracı altın oldu. Dış piyasalarda ons fiyatının yükselmesine iç piyasalarda dolar/TL kurundaki yükseliş de eklenince altın yatırımcıları enflasyonun üzerinde reel getiri sağladılar. Bu süreç halen devam ediyor. Konutta ise satışlarda bir canlanma emaresi görülse de fiyat artışları enflasyonun altında kaldı. TCMB verilerine göre “konut fiyat endeksi” bir önceki yıla göre %32.9 artarken reel olarak %3.6 oranında azalma gösterdi. Çıkış eğiliminin sürdüğü dövizde euroyu tercih edenler dış piyasalarda euronun güç kazanmasıyla dolara göre daha fazla getiri sağladılar. Faiz yatırım araçları ve tercihlerine direkt etki ederken Borsa İstanbul’da temkinli görünüm devamında önemli pay sahibi oldu.

Dış piyasalarda iyimserlik zayıflamaya başladı. ABD Başkanı Trump’tan Cuma günü “1 Haziran 2025 tarihinden itibaren Avrupa Birliği’ne doğrudan %50’lik bir tarife uygulanmasını öneriyorum. AB ile yaptığımız görüşmeler hiç bir yere varmıyor.” açıklaması geldi. Bu açıklamanın ardından piyasalar gerildi, borsalarda satış gözlenirken altın fiyatında yükseliş, dolarda zayıflama, euroda güçlenme, ABD tahvil faiz oranları ve petrol fiyatlarında ise gevşeme görüldü. Bu sabah ise bu kararını 9 Temmuz’a ertelediğini söyledi. Bu defa daha olumlu bir görünüm öne çıkmaya başladı. Ancak bu haber akışları piyasalarda olumlu fiyatlamaya konu olan ticaret savaşının yumuşaması ve gümrük tarifelerinin normalleşmesi beklentileri yerini temkinli görünüme bıraktı. Diğer yandan; ABD ekonomisi bütçe açığı, borç yükünün ağırlaşması, dolar ve tahviller konusunda uyarı almaya devam ediyor. Bu eleştiriyi yapanların başında ise IMF geliyor. IMF Başkan Yardımcısı Gita Gopinath, ABD’nin artan bütçe açığı ve yüksek ticari belirsizlik nedeniyle ekonomik risklerle karşı karşıya olduğunu söyledi. Avrupa Merkez Bankası Başkanı Christine Lagarde ise, “Uluslararası ticaretin bir daha asla eskisi gibi olmayacağı oldukça açık” ifadesini kullandı. Son günler dolar ve ABD tahvillerinin güvenli liman olma özelliğinin zedelendiği veya önümüzdeki dönemde azalacağı yönündeki tartışmalar yoğunluğunu biraz kaybetse de korunuyor. Kısa ve orta vade için bu değişim zor görülüyor.

@ParaBorsaNet'i Twitter'da Takip Et!

ÖNEMLİ HABERLER VE GÜNCEL PİYASA YORUMLARINI KAÇIRMAMAK İÇİN BURAYA TIKLAYARAK HEMEN TWITTER'DA BİZİ TAKİP EDİN!