FROTO Analizi: Merkez Bankası Para Politikası

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın 12 Eylül tarihinde aldığı 250 baz puanlık faiz indirimi kararı, piyasa beklentileriyle örtüşmesine rağmen farklı varlık sınıflarında çeşitli tepkiler çekti. Politika faizinin %40,5 seviyesine çekilmesiyle birlikte, karar metninde öne çıkan “ara hedeflerden sapma durumunda ek sıkılaştırma” mesajı, TCMB’nin enflasyon hedefleri konusundaki kararlılığını ortaya koydu. Bu yaklaşım, para otoritesinin dezenflasyon sürecinde dikkatli ve koşullu bir indirim stratejisi izlediğini gösteriyor. Özellikle “Türk lirasında reel değerlenme” ifadesinin karar metninden çıkarılması, merkez bankasının kur politikasındaki değişim sinyallerini güçlendiriyor.

Borsa İstanbul’da Oynaklık ve Yabancı Sermaye Hareketleri

Borsa İstanbul’da yaşanan dramatik fiyat hareketleri, yatırımcıların TCMB kararına olan hassasiyetini net şekilde ortaya koydu. Güne pozitif başlayan endeks, faiz kararı sonrası %1,9’luk düşüşle 10.382 puan seviyesine geriledi. Bankacılık sektörü özelinde yaşanan %2,9’luk geri çekilim, finansal hisselerin faiz indirimlerine olan duyarlılığını bir kez daha kanıtladı. Yabancı yatırımcıların geçen hafta hisse senetlerinde 523 milyon dolar, tahvil piyasasında ise 785 milyon dolarlık net satış gerçekleştirmesi, dış yatırımcıların risk algısındaki değişimi yansıtıyor. Bu durum, yıl başından bu yana toplam 15,8 milyar dolarlık net alım yapan yabancıların pozisyon ayarlama sürecinde olduğuna işaret ediyor.

Döviz Kurları ve Risk Göstergeleri

Türk lirası piyasalarında göreli istikrar devam ederken, dolar/TL paritesi 41,35 seviyelerinde seyrediyor. CDS risk primlerinin 262 baz puana gerileyerek altı ayın en düşük seviyesini görmesi, Türkiye’nin kredi riskine yönelik algıda iyileşmenin sürdüğünü ortaya koyuyor. Bu olumlu gelişme, hem iç hem de dış yatırımcıların Türk varlıklarına olan güveninin artmaya devam ettiğini gösteriyor. TCMB’nin net döviz rezervlerindeki 2,4 milyar dolarlık azalışa rağmen, brüt rezervlerin 180,4 milyar dolara ulaşması, merkez bankasının müdahale kapasitesinin güçlü kaldığını işaret ediyor.

Gram altın fiyatı (XAUTRYG) 4.854,18 seviyesinde %0,57 yükseldi, Altın/USD (XAUUSD) 3.649,81 dolara çıkarak %0,43 arttı. Bitcoin (BTCUSD) 115.288,81 dolarda %0,20 düşerken, Gümüş/USD (XAGUSD) 42,03 dolara yükselerek %1,12 artış gösterdi; Gümüş/TL (XAGTRYG) 55,85 seviyesinde %1,64 değer kazandı.

Euro/Dolar (EURUSD) 1,1731 seviyesinde yatay kalırken, Dolar/TL (USDTRY) 41,3615 ile %0,24 yükseldi. Dow Jones (DJI) 46.108 puana ulaşarak %1,36 prim yaptı, DXY endeksi 97,60 seviyesine %0,10 artışla çıktı.

VIX endeksi 14,70’e gerileyerek %4,17 düşüş yaşadı. BİST 100 grafiği (XU100) 10.382,89 puana inerek %1,92 kayıp yaşarken, BIST halka arz endeksi (XHARZ) 148.837,06’ya düşerek %4,02 geriledi. Dün Enerji Mineralleri 0.67% yükselerek tek yükselen sektör oldu.

Grafik TradingView’den

FROTO hissesi teknik olarak “Sat” sinyali veriyor ve hareketli ortalamalar da satış yönünde. RSI 39.2 seviyesinde aşırı satım bölgesine yaklaşmış durumda. Momentum -10.9 ile negatif, CCI -116.6 ile güçlü satış baskısı gösteriyor. Stokastik %K 6.1 ve %D 9.7 seviyelerinde aşırı satım bölgesinde bulunuyor. Williams %R -92.6 ile yine aşırı satım seviyesinde.

Hisse 100.8 TL’den işlem görüyor ve günlük %0.20 düşüş yaşamış. Haftalık %3.8 kayıp var ancak aylık bazda %5.2 düşüş de görülüyor. Şirketin piyasa değeri 354.4 milyar TL seviyesinde. Hisse başına kazanç 9.79 TL, F/K oranı 10.3 ile makul seviyelerde.

FROTO kısa vadede teknik baskı altında ve satış sinyalleri veriyor. Ancak uzun vadeli performans pozitif, 5 yıllık %1069 artış etkileyici. Piyasa değeri büyümesi 1 aylık %17.4, bu piyasada (altın ve gümüşü düşünürsek) vasat. Aşırı satım seviyelerinde olan hisse için 95-90 TL destekleri kritik, 105-115 TL dirençleri aşılırsa yükseliş devam edebilir. Süpertrend 118 TL’den sat sinyali verdi ve trend dışına yönelme görüldü.

Sonuç itibariyle, uluslararası para politikalarında yaşanan gelişmeler Türk piyasaları için önemli referans noktaları oluşturuyor. ECB’nin faiz oranlarını sabit tutma kararı ve ABD’de TÜFE verilerinin beklentilerin üzerinde gelmesine rağmen Fed’in faiz indirimi beklentilerinin korunması, global likidite ortamı açısından destekleyici faktörler. Yerel bazda finansal kiralama sektörünün yıllık %47’lik kar artışı ve faktoring sektörünün %62’lik büyümesi, banka dışı finansal hizmetler segmentinin güçlü performansını ortaya koyuyor. Bu veriler, Türk finansal sistemininin derinleşme sürecinin farklı kanallar üzerinden devam ettiğini gösteriyor. Diğer yandan ikiyüzlü küreselciler tarafından Gazze’ye yönelik zorunlu açlık devam ettiriliyor. Bebek, çocuk, yaşlı, kadın…

Okan Özdemir