2026’da Sıra Enerji Sektöründe mi?
Küresel piyasalarda son dönemde sermaye akışlarının çok dar bir alana yoğunlaştığını dikkat ediyoruz. Özellikle ABD’de yapay zeka, yarı iletken (Çip) ve bulut teknolojileri teması etrafında oluşan güçlü beklenti, yatırımcının tüm ilgisini bu sektörlere adeta mıknatıs gibi çekmiş durumda. Bu yoğun ilgi teknoloji hisselerinde tarihi ralliler oluştururken, enerji, madencilik gibi daha geleneksel sektörler geri planda kaldı.
Ancak piyasa döngülerinin değişmez bir kuralı vardır: Sermaye tek bir senaryoda sonsuza dek kalmaz. Aşırı değerleme ve beklenti doygunluğu oluştuğunda, yatırımcılar yeni getiri alanları aramaya başlar ve portföylerinde rotasyona gider. Tabii bu rostasyonun gerçekleşme süresini kesin olarak bilmek zor. Yine de bazı emareler görülebilir. Mevcut durumda böyle bir dönemde olabilir. Yapay zeka şirketlerinin rekor sermaye harcamalarına karşılık kar beklentilerinin ötelenmeye devam etmesi, ülke ekonomilerine katkısına yönelik yakın geleceğe ilişkin gerçek dışı beklentiler, yatırımların devreye girmesi ile harcanması beklenen enerjiye dair altyapının henüz olmaması kafalarda soru işareti barındırıyor. Dolayısıyla teknoloji ağırlıklı fiyatlamalar yükseliş eğilimini sürdürse de ivmede güçsüzleşme oldukça açık. Daha geleneksel sektörlerin ön plana çıkıp çıkmayacağı muallak bir konu. Yalnız bazı sektörlerin teknoloji rallisi içerisinde ciddi ve haksız bir şekilde görmezden gelindiğini söyleyebiliriz. En önemlisi; Enerji sektörü…
Grafiği dikkatlice inceleyelim.

Bu yıl altın fiyatlarında ralli görüldü. Bu hareket, artan jeopolitik risklere, küresel borç sorunlarına, enflasyon endişelerine ve en önemlisi de değişen dünya ekonomik siyaset düzenine verilen klasik bir güvenli liman tepkisiydi. Altın genellikle piyasanın “ilk alarm zili”dir. Altındaki yükseliş sonrası bakır fiyatlarında belirgin bir ralli başladı. Bakırın yükselişi, sadece korunma amaçlı değil, ekonomik aktivitenin canlanacağına veya talep cephesinde güçlenme beklendiğine işaret eder. Tarihsel olarak bu iki emtia arasındaki sıralama oldukça istikrarlıdır: Altın güven arayışını işaret ederek önden gider, bakır ekonomik beklentiyi onaylar, en son sahneye çıkan sektör ise genellikle enerjidir.
Enerji sektörü, küresel büyümenin fiziki motorudur. Sanayi üretimi, ulaşım, altyapı yatırımları ve özellikle son yıllarda yapay zeka temelli veri merkezlerinin hızla artan enerji ihtiyacı, bu sektörü vazgeçilmez kılmaktadır. Teknoloji şirketlerinin değerlemeleri hızla genişlemişken, enerji şirketlerinin fiyatlamalarının baskılı kalması doğru bir fiyatlama olamaz. Mevcut tablo, klasik bir “iskontolu sektör” görünümüne işaret etmektedir. Ralli zincirinin son halkası olan enerji sektörü çoğu zaman en geç hareket eder, fakat harekete geçtiğinde yükseliş genellikle sert ve istikralı olur.
Grafikte görülen yapı da tam olarak bu hikayeye uygun. Altın madencileri belirgin bir şekilde yukarı yönlü kırılım gerçekleştirmiş, bakır madencileri bu hareketi takip ederek yeni zirveler üretmiştir. Buna karşın, enerji hisseleri henüz geniş bir sıkışmayı sonlandıramayarak, net bir trend başlangıcı göstermemektedir. Ancak tarihsel fiyatlamalara bakılırsa, bu tür sıkışmalar genellikle güçlü bir yukarı hareketin öncesinde görülür.
Yatırımcı açısından buradan çıkan ana sonuç şudur: Teknoloji temasına yönelik “abartı sorgulaması” yükselirken, portföylerde savunma, emtia ve enerji ağırlığının artırılması stratejik anlam kazanmaktadır. Sermaye, fiyatın doygunluğa ulaştığı sektörlerden potansiyelin barındığı sektörlere yönelme eğilimindedir. Eğer altın ve bakırın işaret ettiği döngü doğru okunuyorsa, sıradaki sektörün enerji olduğunu söylemek yanlış olmaz.
Önümüzdeki dönemde enerji üreticileri, enerji altyapı ve hizmet firmaları ve madencilik sektör şirketlerinin daha yakından izlenmesi gerekmektedir. Özellikle küresel büyümenin yavaş ama istikrarlı bir şekilde devam ettiği, enerji talebinin ise yapısal olarak (AI kaynaklı) arttığı bir ortamda, bu sektörün değerleme potansiyeli güçlü duruyor.
Sonuç olarak grafik şu mesajı net biçimde vermektedir:
Sermaye, teknoloji zirvesinden bir miktar ya da daha kuvvetli olarak enerji sektörüne doğru yön değiştirebilir. Altın öncü oldu, bakır bu hareketi onayladı. Zincirin bir sonraki halkası olarak enerjinin öne çıkması artık güçlü bir olasılık haline gelmektedir. Madencilik ve enerji sektör hisselerini daha bir yakından izlemekte fayda var.
Rapor için tıklayın.
Kaynak: Trive Yatırım