Piyasa Özeti
Küresel piyasalarda gündemin odağında bugün ABD’de açıklanacak Çekirdek PCE verisi yer alırken, güçlü gelen 2Ç büyüme (%3,8) ve düşük işsizlik başvuruları ABD Merkez Bankası Fed’in agresif faiz indirimi beklentilerini sınırladı. Dolar endeksi bu verilerle birlikte son iki haftanın zirvesine yükselirken, altın zayıfladı ve petrol Rusya kaynaklı arz endişeleriyle 65 USD/varile yaklaştı. Rusya’ya yönelik arz endişeleri, Ukrayna saldırıları sonrası Moskova’nın yakıt ihracatını kısıtlama ve ham petrol üretiminde kesinti olasılığından kaynaklanıyor. Ayrıca Rusya yıl sonuna kadar dizel ihracatına sınırlama getirirken benzin yasağını da uzattı. Bu tabloya ek olarak ABD’nin Rus petrol ithalatını engellemeye dönük baskıları da devreye girerek arz risklerini artırıyor ve petrol fiyatlarını yukarı yönlü destekliyor. Uluslararası Finans Enstitüsü’nün verilerine göre küresel borç 337,7 trilyon USD ile rekor kırarken, dünya ekonomisinin toplam yıllık üretimi (GSYH) ile kıyaslandığında %324 gibi çok yüksek bir borç/GSYH oranına işaret ediyor. Bu durum faiz artışlarına karşı kırılganlığı yükseltiyor. Özellikle gelişmekte olan ülkeler için bu durum, borç servis maliyetlerini artırarak büyüme ve finansal istikrar üzerinde baskı yaratıyor. Öte yandan ABD’de hükümetin kapanma riski siyasi belirsizlik yaratırken, AB’nin Çin çeliğine %25–50 arası ek gümrük vergisi planı da ticaret savaşları endişesini artırdı.
Ayrıca ABD Başkanı Donald Trump, 1 Ekim’den itibaren markalı ilaçlara %100, mutfak ve banyo dolaplarına %50, döşemeli mobilyalara %30 ve ağır kamyonlara %25 ek gümrük vergisi uygulanacağını açıkladı. Bu karar, ABD’nin korumacı ticaret politikalarının sertleştiği algısını güçlendirerek küresel piyasalarda satış baskısı yarattı. Özellikle ilaç, sanayi ve mobilya sektör hisseleri olumsuz etkilenirken, enflasyon görünümüne yukarı yönlü risk eklendi. Bu gelişme Fed’in agresif faiz indirimlerine yönelik beklentiler törpüleyen başka bir etken oldu.
Diğer taraftan Çin’in Hong Kong üzerinden yaptığı net altın ithalatı Temmuz’da 43.923 tondan Ağustos’ta 26.746 tona gerileyerek %39 düşüş gösterdi. Bu zayıflama, ekonomik yavaşlama ve güçlü dolar nedeniyle ithalat maliyetlerindeki artıştan kaynaklanıyor. Dünyanın en büyük altın tüketicisi olan Çin’in talebindeki bu düşüş, küresel altın fiyatları üzerinde aşağı yönlü baskı yaratabilir.
Yurt içerisinde ise gözler ABD Başkanı Donald Trump ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan görüşmesindeydi. İki liderin Washington’daki görüşmesi 2 saatten uzun sürdü ve ikili ilişkilerde yeni bir sayfa açılabileceği mesajı verdi. Görüşmede savunma alanında F-16 ve F-35 programları ele alınırken, Türkiye’nin alım taleplerine olumlu yaklaşılabileceği sinyali öne çıktı. THY’nin Boeing’den uçak alımına ilişkin süreçte Türkiye’nin yerli üretim şartı gündeme gelirken, bu talebe Boeing’in de sıcak baktığı aktarıldı. Enerji tarafında ise LNG ve nükleer alanında stratejik iş birliği için mutabakat imzalanarak uzun vadeli yatırım perspektifi güçlendirildi. Ayrıca CAATSA yaptırımlarının kaldırılabileceğine dair mesajlar, ABD ile ilişkilerde yumuşama beklentisini artırdı. Bu gelişmeler kısa vadede Türk lirası ve tahvil piyasasında risk primini azaltıcı yönde algılanabilir. Borsa İstanbul’da banka, savunma, havacılık ve enerji sektör hisseleri pozitif ayrışabilir. Ancak piyasalarda kalıcı etki için görüşmeden çıkan başlıkların somut adımlara dönüşmesi kritik olmaya devam edecek.
Mevcut gelişmelerin küresel piyasalara yansımasına baktığımızda, ABD borsaları, güçlü gelen büyüme ve istihdam verilerinin Fed’in faiz indirimlerine dair beklentileri sınırlamasıyla satış baskısı altında kalarak geriledi; Avrupa piyasaları ise zayıf makro veriler ve ticaret gerilimlerinin etkisiyle negatif seyretti; özellikle sanayi ve otomotiv hisselerinde satışlar dikkat çekti. ABD’nin ithal ürünlere yüksek gümrük vergileri açıklaması ve AB’nin Çin çeliğine %25–50 tarife planı, ticaret gerilimini artırarak küresel tedarik zincirinde maliyet baskısı yaratıyor. Bu durum özellikle sanayi ve otomotiv hisselerinde satış baskısı oluştururken, büyüme ve enflasyon görünümünde aşağı yönlü riskleri gündeme taşıyor. Asya tarafında ise Çin’in zayıf altın ithalat verileri ve küresel talep endişeleri fiyatlamaları baskılamış durumda. ABD gümrük tarifeleri etkisi ile Asya’da özellikle ilaç hisselerinde sert satışlar söz konusu.
Genel olarak küresel endeksler güçlü ABD verilerinin yarattığı faiz indirimi beklentilerindeki azalma, ticaret savaşları endişeleri ve jeopolitik riskler nedeniyle temkinli bir görünüm sergiliyor.
BIST100 endeksi ise dün gerçekleşen işlemlerle birlikte yataya yakın %0,09 artışla 11.378 seviyesinde kapanış gerçekleştirdi. Endeks gün içinde 11.305–11.470 bandında dalgalandı ve 5 günlük ortalamanın %22 altında 121,4 milyar TL işlem hacmi gerçekleşti. Endekste kısa vadede 111.240-11.150-1.000 seviyeleri destek, 11.580 seviyesi ise önemli bir direnç olarak öne çıkıyor; bu seviyelerin kırılması yön arayışını belirleyecek kritik eşikler olarak izleniyor. Kısa vadede BIST100’de yatay-pozitif görünümün korunması için 11.000 seviyesi üzerinde kalıcılık kritik önem taşırken, olası yukarı yönlü hareketlerde 11.580 direnç seviyesi ilk hedef konumunda bulunuyor. Bu direncin aşılması 11.805-11.935-12.140 seviyelerini hedef konumuna getirebilir. Endeksin güne pozitif bir açılışla başlamasını bekliyoruz.
Bugün hareketli olmasını beklediğimiz hisseler: BTCIM-ECZYT-THYAO-TUPRS-BRISA
Gün içerisinde hareketli olmasını beklediğimiz hisseler;

Kaynak: Global Menkul