Altın fiyatları şu sıralar tarihi yükseklerde konsolidasyon süreci geçiriyor. Gram altın 4100 TL iken, Perşembe sabahı ons başına 3.327 dolar seviyesinde işlem gören altın, son 24 saatlik dönemde %0,35’lik hafif bir düşüş yaşarken haftalık bazda neredeyse değişmez (-%0,03) kaldı. ABD ile Çin arasındaki ticaret anlaşmazlığında olumlu sinyallerin gelmesine rağmen, altın yatırımcılar için hala güvenilir bir “kaçış yolu” konumunu koruyor. Geopolitik gerginliklerin arka plana çekilmesine rağmen, düşüşlerde görülen alım hareketleri (dip satışları), metalin portföylerdeki stratejik önemini ve yatırımcıların dayanıklılığını yansıtıyor.
Ticaret Savaşı Belirsizlikleri Altın Talebini Destekliyor. ABD’nin son dönemde uyguladığı gümrük politikaları ve Çin’le olan ilişkilerdeki dalgalanmalar, küresel ekonomi üzerinde uzun vadeli baskılar yaratma potansiyeli taşıyor. Uluslararası Para Fonu (IMF), ABD’nin koruyucu tarife stratejisinin küresel büyüme üzerinde “kalıcı olumsuz etkiler” yaratabileceğini uyarıyor. Bununla birlikte, otomotiv sektörü için bazı istisnaların gündeme gelmesi kısa vadeli rahatlamaya neden olsa da, ticari belirsizlik devam ediyor.
Altın’ın teknik görünümü, yükselen trendin devam ettiğini işaret ediyor. Fiyatlar, kısa vadeli 10 günlük hareketli ortalamasının üzerinde seyrederek pozitif sinyal veriyor. Önemli direnç seviyesi olan 3.500 doların üzerinde kapanışlar, yükselişin ivme kazanabileceği anlamına geliyor. Destek bölgesi ise 3.071 dolar seviyesinde belirlenmiş durumda. Uzun vadeli 200 günlük hareketli ortalama da yükselen eğilimde ve fiyatı bu ortalamanın üzerinde tutuyor.
Yatırımcılar Dip Alımlarına Devam Ediyor. Analistler, altın fiyatlarının kısa vadede haber akışına bağlı hareket ettiğini, ancak temel faktörlerin metalin değerini korumasında kritik rol oynadığını vurguluyor. Merkez bankalarının faiz indirimine açık politikaları, ekonomik verilerdeki zayıflık ve küresel konjonktürdeki kırılganlık, altın için talebi besleyen unsurlar arasında yer alıyor. Özellikle enflasyon beklentileri ve döviz kurlarındaki dalgalanmalar, fiziki altın ve altın ETF’lerine olan ilgiyi artırıyor.
ABD Dolar Endeksi (DXY), doların küresel döviz piyasalarındaki değerini altı önemli para birimine karşı analiz eden kritik bir finansal göstergedir. Yatırım kararlarınızı güçlendirmek için tasarlanan Hisse Senedi Tarama Aracı, binlerce şirketin finansal verisini kullanıcı tanımlı filtrelerle (piyasa değeri, getiri oranı, teknik göstergeler vb.) hızla analiz ederek kritik fırsatları öne çıkarır.
Grafik TradingView’den
ASELS, ASELSAN’ın RSI (14) 69.05 ile aşırı alım bölgesine yakın seyrediyor, ancak henüz kritik 70 eşiğini geçmedi. Stokastik %K (87.75) ve %D (82.45) ise aşırı alım bölgesinde, bu kısa vadeli düzeltme riskini işaret ediyor.
Momentum (17.4) ve Awesome Oscillator (11.43) pozitif, 10 günlük performans %10.88 ile yükseliş trendi devam ediyor. İchimoku Bulutu’nun Temel Hattı (121.4), destek görevi görüyor.
Fibonacci Pivot Noktası (113.05 TRY) ve İchimoku Temel Hattı (121.4 TRY), kritik destek seviyeleri olarak öne çıkıyor. Direnç olarak ise 134.5 TRY (günlük kapanış) ve 140 TRY (psikolojik eşik) seviyeleri dikkat çekiyor.
Günlük hareketli ortalamalar ve teknik рейтинг “Güçlü Al” olarak değerlendirilirken, EMT (17.4) ve Fiyat/Değer (41.32) oranı güçlü momentumu yansıtıyor. Yıllık net kâr büyümesi %109.85 ile etkileyici. Piyasa değeri 600 milyar TRY’nin üzerinde olan ASELS, kısa vadede 113-121 TRY aralığında destek bulabilir, 140 TRY’ye doğru yükselme potansiyeli taşıyor. Ancak süpertrend çoktan al vermiş. Bunu da hesaba katalım.
Sonuç itibariyle, küresel belirsizliklerin ve ekonomik dengelerin hassas olduğu bir dönemde, altın yatırımcılar için hem korunma hem de kazanç aracı olarak öne çıkıyor. Teknik göstergeler ve temel dinamikler, özellikle 3.500 dolar direncinin aşılarak yeni rekorlara ulaşma potansiyeli taşıyor. Yatırımcıların dikkat etmesi gereken en önemli nokta, makroekonomik verilerle birlikte ABD-Çin ticaret ilişkilerindeki gelişmelerin takibi olarak özetlenebilir. Altın, bu karmaşık manzarada portföy çeşitlendirme stratejilerinde vazgeçilmez bir unsur olmaya devam ediyor.
Okan Özdemir