%23 özsermaye kârlılığı ile uyumlu sonuçlar
Endeks Üstü Getiri
Hisse Fiyatı (TL) 51,50
12 Aylık Hedef Fiyatı (TL) 84,39
12 Aylık Getiri Potansiyeli: %64
Akbank, 4Ç24’te 12.913mn TL konsensüs ve 12.882mn TL Tera tahminleriyle paralel, 13.727mn TL konsolide olmayan net kar bildirdi. Akbank’ın net karı 1Ç25’te düşük baz etkisiyle çeyreklik bazda %49, yıllık bazda ise %4 artarken %23 özsermaye kârlılığına tekabül etti. Beklentilerde düşük operasyonel giderler ve tahminlerin üzerinde gerçekleşen sermaye piyasası işlem gelirleri, iştirak gelirlerindeki azalış ve net faiz marjı ile risk maliyetindeki hafif zayıflıkla kısmen dengelendi. Özetle; 1Ç25’te sağlam hacim büyümesi, çekirdek marjda iyileşme fakat manşet net faiz marjında TÜFE’ye endeksli menkul kıymetlerden dolayı hafif baskı, komisyon gelirlerinde güçlü artış, iyi kontrol edilen maliyetler ve beklendiği gibi yüksek kalan risk maliyeti gözlemlendi.
Detaylara baktığımızda, TL kredi portföyü 1Ç25’te çeyreklik bazda %4 büyüdü; banka, kredi portföyü kompozisyonunu optimize etmeye odaklanarak TL ticari kredilerde bir miktar pazar payı kaybetti, döviz kredilerinde ise itfalar nedeniyle yatay bir seyir izlendi. Mevduatlar 1Ç25’te kurdan arındırılmış bazda %5 büyüdü; çeyrek sonuna doğru bir miktar dolarizasyon görülürken, banka TL mevduatlarda yüksek maliyetli rekabetten kaçınarak düşük kredi-mevduat oranı avantajını kullandı. Swapla düzeltilmiş net faiz marjı çeyreklik bazda 9 baz puan daraldı; bu tamamen TÜFE’ye endeksli menkul kıymetlerin yeniden fiyatlanmasından (yıllık %30 TÜFE varsayımı) kaynaklanırken, düşük TL fonlama maliyetleri sayesinde normalize edilmiş bazda yaklaşık 130 baz puan iyileşme kaydedildi. Kurdan arındırılmış risk maliyeti 1Ç25’te 218 baz puan seviyesiyle yüksek kaldı; bu durum perakende segmentteki tahsili gecikmiş alacak girişleri ve karşılık oranlarındaki artıştan kaynaklandı. Toplam kredi karşılık oranı çeyreklik bazda 0,4 puan artarak %3,6’ya ulaştı. Ücret ve komisyon gelirleri 1Ç25’te tüm segmentlerin katkısıyla ve müşteri kazanımlarıyla birlikte yıllık bazda %64 büyüdü ve muhtemelen benzerleri arasındaki en kuvvetli büyümeye ulaştı. Operasyonel gider artışı ise yıllık %34 ile oldukça kontrollü seyretti; personel giderlerindeki sınırlı artış dikkat çekti. Son olarak, BDDK hoşgörüleri öncesi sermaye oranları çeyreklik bazda düşüş gösterdi; bunda sezonluk temettü ödemeleri ve operasyonel risk ayarlamaları ile değerleme kayıpları etkili oldu. Konsolide çekirdek sermaye oranı 1Ç25 sonunda %12,5 seviyesinde gerçekleşti.
Akbank yönetimi, 2025 yılına ilişkin beklentileriyle alakalı görünümü paylaştı ve beklenildiği üzere yeni makroihtiyati önlemler ve yıl sonu politika faizindeki yukarı yönlü revizyonun (34,0%, önceki 30,5%) etkisiyle net faiz marjı ve YP kredi büyümesi üzerinde aşağı yönlü risklerin altını çizdi. Bununla birlikte, komisyon ve ticari gelirlerdeki yukarı yönlü riskler ile ilk çeyrek performansının bütçenin hafif üzerinde gerçekleşmesi sayesinde, şimdilik %30’un üzerindeki özsermaye karlılığı hedefini korudu. Yönetim ayrıca, net faiz marjının 2Ç25’te iyileşmesinin zor olacağını, çünkü Nisan ayında TL fonlama maliyetlerinin yüksek kırklı seviyelere ulaşmasıyla birlikte çekirdek marjların daraldığını belirtti. Ayrıca, risk maliyetinin %1,5-2,0 hedef aralığının üst bandına yakın olmasının daha güvenli bir varsayım olacağını ifade etti. Tahminlerimize göre, hisse senedi 0,84x 2025T PD/DD ve 3,8x 2025T F/K ve 0,60x PD/DD 2026T ve 2,1x F/K ile işlem görüyor. Hisse başına 84,37 TL olan 12 aylık hedef fiyatımız, %4’lük temettü verimi de dahil olmak üzere toplam %68 getiri potansiyeli sunuyor. Bu nedenle, Akbank için tavsiyemizi Endeks Üstü Getiri olarak koruyoruz.
Kaynak: Tera Yatırım