Zombilerin anayurdu Türkiye

Zombi filmlerini sever misiniz? Ben hiç kaçırmam, insanlık denen bulaşıcı virüsün yok olduğunu anlatan her türlü görsel esere anında yazılırım. Zombi film ve TV dizileri bir rönesans yaşıyor. TV’de Walking Dead taklidi bir sürü dizi Netflix’te boy gösterirken, Güney Kore sineması bile bu konuyu kafaya taktı. Bu janr’ın hayranlarına “Busan Treni’ni” özellikle öneririm.

Siz dinleyin beni, sadece Fransız sanat filmlerini seyretmeyi destur edinmişseniz dahi, bir kaç zombi filmi seyredin, bu kış yaşanacakları anlamanızda “yol gösterici” olacak. Türkiye zombilerin anayurdu olmaya aday. Önce ufak bir tarihsel not düşeyim de bizdeki zombilerin nasıl şimdi saklanıp kışın beyin ve işkembe kemirmek için ava çıkacağını daha iyi anlayalım. Zombi tiplemesi sinema ve fantazi literatüründe zaman içinde dev bir evrim yaşadı.

Orijinal olarak zombi bir Karayip Adaları vudu (kara büyü) kavramıdır. İlaç verilerek beyni yıkanan kişilerin özgür iradesini kaybederek kötü ruhlu efendi veya sahibelerine hizmet etmelerini yansıtır. 1968’de çekilen büyük usta George Romero’nun “The Night of the Walking Dead’i” halihazırda senaryolarda kullanılan, bir virüs ya da uzaylı saldırısı sonucu beynini tamamen kaybedip insan yiyen canavarlara dönüşen zombi tiplemesini yarattı. Çok daha az kullanılsa da düşünme erkini yitirmeyen ve ustaca “normallerin” arasında kendini gizleyen zombi tiplemeleri de vardır. “Pride, Prejudice and Zombies” 2016’da çevrilen bu çok özel alt-janrın en başarılı örneklerinden biridir.

Bizdeki zombiler vudu etkisine giren ve hala düşünen, saklanmayı beceren tiplemeler arasında yer alır. Zombilerin en sık bulunduğu mekan özel sektördür, ama hastalık artık her kuruma ve toplum kesitine bulaşmakta. Zombi şirket devlet himayesi ya da bankaların batık yazma korkusu sayesinde hayatta kalan, ama diğerlerini kemirerek beslenen bir işletme türüdür. Her konkordato geçici olarak bir zombi şirket yaratır. Bu şirket artık başkalarının en temel hakkı olan tahsilatı geciktirerek onlara virüsü bulaştırır. “Ücretsiz izin” kullandırarak çalışanını aç bırakır, onların da zombileşerek akraba veya devlet himayesine sığınmasına neden olur.

Yazının devamı için TIKLAYINIZ!