Tahvil balonu davul gibi şişti

Akıl almaz bir coşku var riskli varlık piyasalarında, ne alsan gidiyor. Dünya ekonomisi yavaşlıyor, rezerv para merkez bankaları panikten titriyor, darphane yine 7/24 sikke basacak! Yatırımcı “larj” ve tüm risklere kör. Nasıl olsa, almış Merkez Bankaları’ndan sigorta poliçesini. Üstünde “Kasma, risk al, ben seni batırmam” diye yazıyor koca altın varak harflerle.

Merkez Bankaları’nın yeniden gaza basıp ilanihaye piyasaları likidetiye boğacağı kesin mi? AMB açısından evet. Avrupa bitmiş, çift okeye dönüyor. Ama, Fed açısından durum ortaya karışık. Dün öncü bileşik PMI açıklandı, evet imalat sanayi zayıf, ama iç talep göstergesi hizmetler, Şeytan kulağına kurşun. ABD-Çin Ticaret Müzakereleri yeniden başlıyor.

Washington’dan bizzat aldığım özel istihbarata göre, Beyaz Saray bu kez acele silaha davranmayacak, müzakerelere altı ay süre verecek. Trump ve Kongre bütçe ve borçlanma tavanı hususunda iki yıl için el sıkıştı, artık federal devlet kepenk kapatmayacak. Tüm bunlar ABD ekonomisini dördüncü vitese çıkartmaz, ama performansı bir miktar toparlar.

O zaman sormak lazım. Eyvallah, Fed FOMC 31 Temmuz’da 25 baz puan faiz indirdi, devamını getirmeye niyeti var mı?

Bu soru çok kritik Ulan Sayın Seyirci, çünkü halihazırda dünyada 13,1 trilyon dolar değerinde tahvil eksi getiriyle işlem görüyor. Yani alıcı borç alana üstüne para ödüyor. Üstelik bunlar yalnız ABD, Almanya, Japonya gibi batması nerdeyse imkansız ülkelerin borçları da değil. AB’nin çevresinde mukim üyeler de negatif getirili FX tahvil ihraç etmeye başladı.

Durun, bu kadarla da kalmıyor. Mal bulmuş mağribi gibi, ihtiyacı olan, olmayan her Gelişmekte Olan Ülke (GOÜ) ve şirket, haydin yallah, ihraç yapmaya başladı. Niye yapmasın? Nasıl olsa para bedava. Yok yahu, bedava değil, bir de üstüne veriyorlar.

Yazının devamı için TIKLAYINIZ!