2012 Türkiye Bütçesi

Maliye Bakanı Şimşek, TL’deki değer kaybı ve güçlü talep nedeniyle enflasyonun bı yıl hedefleri aşacağını açıkladı.

2012 bütçe hedeflerini açıklayan Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, TL’deki değer kaybı ve güçlü talep nedeniyle enflasyonun bu yıl hedefleri aşacağını açıkladı.

Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, 2011 bütçe gelirlerinin Ocak-Eylül döneminde geçen yıla oranla yüzde 17,9 oranında artarak 221,1 milyar liraya, bütçe giderlerinin de geçen yılın aynı dönemine oranla yüzde 5,8 artarak 220,9 milyar liraya ulaştığını bildirdi.

Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, 2011 yılı bütçe giderlerin 313,2 milyar lira, gelirlerinin 290,9 milyar lira olacağının tahmin edildiğini bildirdi.

Şimşek, bütçe açığının 22,2 milyar lira, faiz dışı fazlanın da 20,4 milyar lira olduğunu kaydetti.

Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, GSYH’nın 2012 yılında 1 trilyon 426 milyar lira, büyüme oranının yüzde 4, deflatörün yüzde 7, yıl sonu TÜFE’nin yüzde 5,2 ihracatın 148,5 milyar dolar, ithalatın ise 248,7 milyar dolar olarak tahmin edildiğini bildirdi.

Geçen sene Ocak-Eylül döneminde 21,3 milyar lira açık veren bütçenin, 2011 yılının aynı döneminde 234 milyon lira fazla verdiğini belirten Bakan Şimşek, ”Bütçemiz bı yılın ilk 9 ayında küçük de olsa bir fazla vermiştir. Böylece bütçemiz ilk 9 ayda 1984 yılından bu tarafa, yani 28 yılından aradan sonra ilk defa fazla vermiştir” dedi.

Bakan Şimşek, mevsimsel etkiler, yani hak edişlerin yılın son 3 ayına birikmesi ve altyapı yatırımları için bütçe ödeneklerine ilaveten verilen 9,1 milyar liralık ödeneğin de bu dönemde harcamaya dönecek olması nedeniyle giderlerin son 3 aylık dönemde daha yüksek bir artış göstereceğini ifade ederek, ”Bu nedenle Orta Vadeli Programda öngördüğümüz gibi yıl sonunda bütçe açığının 22,2 milyar liraya ulaşmasını bekliyoruz. Yani bu senenin ilk 9 ayında bir fazla var, fakat biz altyapı yatırımlarına ilaveten 9,1 milyar lira ödenek veriyoruz, bir de tabii ki hak edişler bu dönemde yoğunlaşıyor, bunun bir sonucu olarak yılı 22,2 milyar liralık bir açıkla kapatacağız” diye konuştu.

Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, istihdam yüklerini azaltmak için gelecek yıl 5,5 milyar liralık destek vereceklerini bildirdi.

Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, 2012 yılı bütçe gelirlerinin 329,8 milyar lira, bütçe giderlerinin 350,9 milyar lira, faiz hariç giderler 300,6 milyar lira, vergi gelirlerinin 277,7 milyar lira, bütçe açığı 21,1 milyar lira, faiz dışı fazla 29,2 milyar lira olarak öngörüldüğünü bildirdi.

Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, vergilerle ilgili olarak 2012 yılında global ekonomi konjonktürüne göre, orta vadeli hedeflere göre, aşağı veya yukarı yönlü düzenlemelerin olabileceğini söyledi.

Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, zammı gizlemek için, güncelleme ifadesini kullanmadığını söyledi.

Bakan Şimşek, Ocak-Eylül 2011 dönemi merkezi yönetim bütçe uygulama sonuçları, 2011 yıl sonu bütçe gerçekleşme tahmini ve 2012 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanun Tasarısı hakkında düzenlediği basın toplantısının ardından, gazetecilerin sorularını yanıtladı.

ÖTV artışlarına yönelik soru üzerine Şimşek, OVP’yi açıklarken sorulara verdiği yanıtta KKDF’deki artıştan bahsettiğini hatırlatarak, şöyle devam etti:

”Ben orada gerek cep telefonu, gerekse otomotiv sektöründeki vergi artışlarından bahsediyorum. Sigara ve alkollü içecekler üzerindeki vergi konusunu tartışırken, bunun güncelleme olarak görülmesi gerektiğini ifade etmiştim.

Zammı gizlemek için güncellemeyi kullanmadım. Ben vergi artışlarından da bahsettim. Bu artışların cari açığı azaltmaya yönelik olduğunu da söyledim. Sadece sigaranın maktu vergisine ilişkin artışı ve alkollü içkilerdeki artışları değerlendirirken güncellemeden bahsettim. Bu çerçevede yansıtıldı, doğrusu ben üzüldüm. Sanki zamları gizlemek için güncellemeyi kullandığıma yönelik yazılar yazıldı; bu doğru değil.”

Motorlu taşıtlarda vergilerde artış yaptıklarını kaydeden Şimşek, 1600 cc’ye kadar olan araçlarda hiç ÖTV artışı olmadığını söyledi. Şimşek, Türkiye’de 1600 cc üzerindeki taşıtların yüzde 93’ünün ithal olduğuna işaret etti. Şimşek, ”Biz cari açığı azaltmak için bunu bir tedbir olarak ortaya koyduk. Bunun amacı cari açığı azaltmaktır. Ben burada güncelleme kelimesini kullanmadım” dedi.

”Amaç, ithalatı sınırlamak”

2009 yılında 16 milyon, 2010 yılında 14,5 milyon, 2011 yılının ilk 6 ayında ise 9,5 milyon cep telefonu ithal edildiğini kaydeden Şimşek, şöyle konuştu:

”Cep telefonundaki ÖTV artışının bir tek amacı var, bu da ithalatı sınırlamaktır. Ben bunu ifade ettim. Motorlu taşıt ve cep telefonundaki artışları ifade ettim.

Ben bundan birkaç gün önce de motorlu taşıt ve cep telefonundaki ÖTV artışını bir vergi artışı olarak ben ifade ettim. İfade etmediğimiz konu tütün ürünlerindeki ÖTV artışı 2,65’den 2,90’a çıktı, dedim. Bu maktu artışların bir güncelleme olarak görülmesi gerektiğini ifade ettim. Türkiye’de sigara üretiminde kullanılan tütünün yüzde 80’i ithal. Ben onu cari açığa tedbir olarak koymadım. Bunu OVP hedeflerine ulaşmak için bir takım vergi artışlarını yaptık.

Ne vatandaşla alay söz konusu, ne vergi artışını gizlemek söz konusu. Sigara ve alkollü artışlar, maktu vergiler üzerindeki artışlar bunu getirdim.”

Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, global ekonomik kriz ortamında, dünyada en büyük büyüme hızına sahip ülkelerden biri Türkiye’de aslında her şeyin de ”güllük gülistanlık” olmadığını belirterek, ”Son 2 yıldır hızla artan iç talep, geleneksel ihracat pazarlarımızdaki sorunlar ve global emtia fiyatları nedeniyle ülkemizde cari işlemler açığı daha önce görülmemiş seviyelere ulaşmıştır” dedi.

Toplantıda global ekonomi konusunda da değerlendirmelerde bulunan Bakan Şimşek, global ekonomiyle ilgili belirsizliklerin arttığı bir dönemden geçildiğini, bu belirsizliklerin de temelde 3 sebebi bulunduğunu söyledi.

Bunlarda bir tanesinin gelişmiş ülkelerin özellikle avro bölgesindeki kamu borç krizi olduğunu kaydeden Şimşek, bir diğerinin bu borç krizinin bankacılık sektörüne sirayet etme riski ve ABD’nin zayıf ekonomik büyümesi, aynı zamanda yeterince istihdam yaratamaması olduğunu bildirdi.

IMF’nin Eylül sonu itibariyle açıkladığı Dünya Ekonomik Görünüm Raporuna değinen Şimşek, raporda dünya ekonomisinin gelecek sene yüzde 4 büyüyeceğinin tahmin edildiğini, fakat Çin ve Hindistan hariç tutulduğunda global büyümenin yüzde 2,7’ye kadar düştüğünün ortaya çıktığını kaydetti. Türkiye’nin de aralarında bulunduğu ve Asya ülkelerinin başını çektiği birçok gelişmekte olan ülkede büyümenin bir miktar hız kaybetse de hala yüksek seyrettiğine işaret eden Maliye Bakanı, ”Gelişmekte olan ülkelerin bu sene yüzde 6,4, gelecek sene yüzde 6,1 büyüyeceği tahmin edilmektedir” dedi.

Dış ticaret hacmi artamaya devam edecek

Orta Vadeli Programda Türkiye için öngörülen büyümenin bu sene için yüzde 7,5, global ekonomideki yavaşlamaya paralel olarak 2012 yılında nispeten daha düşük, yüzde 4 oranında öngörüldüğünü belirten Şimşek, 2010 yılında yüzde 12,8 büyüyen dünya ticaret hacminin ise bu sene yüzde 7,5, 2012’de ise yüzde 5,8 oranında artacağının tahmin edildiğini hatırlattı.

Bakan Şimşek, Türkiye’de ise 2010 yılında dış ticaret hacmimiz yüzde 23,2 arttığını, bu sene yüzde 24,1 artması beklendiğini bildirdi. Şimşek, ”Yani Türkiye’deki dış ticaret hacminde hakikaten çok yüksek büyüme bu sene de devam etti. Her ne kadar bu yılın ilk yarısında gelişmekte olan ülkelerde aşırı ısınma ve bu çerçevede enflasyon riski gündeme geldiyse de bugün geldiğimiz noktada, global ekonomideki yavaşlama ve emtia fiyatlarındaki yumuşama nedeniyle enflasyonda aşağı yönlü trend beklenmektedir. Dolayısıyla global ekonomi açısından bir enflasyon riski şu an itibariyle görülmemektedir” diye konuştu.

Geçen sene enflasyonda hedeflerin biraz altında kalındığını kaydeden Şimşek, bu sene ise TL’deki değer kaybı ve güçlü iç talep nedeniyle geçici olarak enflasyonun hedeflerin bir miktar üzerine, yüzde 7,8’e çıkmasının öngörüldüğünü bildirdi. Bakan Şimşek, 2012 sonu itibariyle tekrar Merkez Bankasının hedeflerine paralel bir enflasyon patikasına dönmüş olmayı hem ümit ettiklerini hem de tahmin edildiğini ifade etti.

Şimşek, şöyle devam etti:

”Birçok gelişmiş ülkenin kamu borçları sürdürülemez bir noktaya ulaşmışken Türkiye’nin kamu borçları milli gelire oran olarak hızla düşmeye devam etmektedir. Şunu hatırlatmakta yarar görüyorum; küresel kriz yılı olan 2009 yılını hariç tuttuğumuzda AK Parti iktidarları döneminde her yıl, gerek bütçe açığı milli gelire oran olarak, gerekse kamu borcunu milli gelire oran olarak biz aşağı bir trendde tutmaya başardık. Bugün Avro Bölgesini oluşturan 17 ülkede kamu borç stokunun Gayri Safi Yurtiçi Hasılaya oranları yüzde 90’lara dayanmışken, Türkiye’de bu oran, yani AB tanımlı devletin borcunun milli gelire oranı yüzde 40’ın altına düşmüştür. Orta Vadeli Programımızın son yılı olan 2014 yılı sonunda borç stokumuzu milli gelire oran olarak yüzde 32’lere düşürmeyi hedefledik. Diğer taraftan bankacılık sektörü sağlıklı ve güçlü konumunu da devam ettirmektedir. Avrupa’da bankacılık sektörüne ilişkin çok ciddi endişeler varken, bugün Türkiye’de bankacılık sektörü güçlü sermaye yapısı, aktif kalitesi ve karlılığı ile dünya tarafından gıpta ile izlenmektedir.”

Herşey güllük gülistanlık tabii ki değil

”Peki bu size güzel bir resim sundum, herşey güllük gülistanlık mı? Tabii ki değil” diyen Bakan Şimşek, son iki yıldır hızla artan iç talep, geleneksel ihracat pazarlarındaki sorunlar ve global emtia fiyatları nedeniyle Türkiye’de cari işlemler açığının daha önce görülmemiş seviyelere ulaştığını bildirdi.

Ancak son dönemde TL’deki değer kaybı, iç talepteki artışın daha makul düzeylere inmiş olması ve emtia fiyatlarındaki nispi yumuşamanın cari açıkta da daralmayı beraberinde getirdiğini kaydeden Şimşek, ”Yılın 2. yarısında cari açıkta biz zaten bir daralma öngörüyorduk bu çerçevede bir trend ortaya çıkmış durumda” dedi.

Hükümet olarak cari açık problemini önemsediklerini ve bu problemin çözümüne yönelik birçok yapısal tedbiri geçmiş yıllarda ve bu sene hayata geçirdiklerini, geçirmeye devam ettiklerini belirten Maliye Bakanı, ”Küresel ekonomik şartları dikkate alarak hazırladığımız Orta Vadeli Program ve Orta Vadeli Mali Plan sürdürülebilir ekonomik büyümenin devamı, istihdamın artması ve cari açığının azaltılmasına yönelik birçok yapısal politika tedbirini içermektedir” diye konuştu.

Kaynak: www.bloomberght.com

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir