Piyasa Yorumu / IşıkFX – (14.09.2015)

Bu Hafta, Bu Piyasa Yıkılır

Aylardır Eylül, Eylül, Eylül ve FED dedik. Zaman geldi çattı. Hani dananın kuyruğu kopacak derler ya, karar öyle bir karar. Ancak öyle bir haftaya denk geldik ki, adeta ateş çemberi. Şu olur bu olur demek zor. Perakende satışlar, TÜFE ve Faiz kararı aynı hafta. Sadece ABD değil. Avrupa enflasyon, Türkiye Bütçe Dengesi, Ada’dan perakende satışlar, ortalama gelir endeksi ve işsizlik. Geçen hafta piyasa sakindi, bu hafta bunun öcünü alacaklar gibi duruyor.

FED şu ana kadar top çevirdi

FED ve üyeleri sözlü yönlendirmeler ile, piyasayı hareketlendirdi. Ancak, artık karar vakti. Her faiz artırımı öncesi spekülasyonların had safhaya ulaştığını da göz önünde bulundurmak lazım. Haziran ayında Yunanistan bahaneydi. Eylül ayında favori Çin oldu. Eylül ayına dair sinyaller az ama gelen bir kaç olumlu veri tekrardan ihtimalleri artırdı. Ne geldi ? ABD büyüme 3.7 geldi. Ne geldi ? Ortalama saatlik kazançlarda yüzde 0.3 artış geldi. Ne geldi ? ABD işsizlik yüzde 5.1 geldi. FED ne diyordu. Tam istihdam düzeyi, ortalama saatlik kazançlarla desteklenirse, enflasyon hedefimize daha hızlı ulaşabiliriz. Enflasyon hedefinde petrol fiyatlarını göz ardı ediyoruz ve çekirdek enflasyona bakıyoruz. Çekirdek enflasyon Ağustos ayında yüzde 1.9 bekleniyor ve uzun süredir ilk defa iyi beklenen rakamlar karşımızda. Beklenti fiyatlaması ve veri sonrası fiyatlama yüksek olacaktır. FED ise, bu veriye göre karar alabilir. Açıkçası TÜFE faizden daha önemli görünüyor. FED’in yüzde kaçlık faiz artırımı ile başlayacağını ya da belki de 2016’ya öteleyeceği faiz kararını doğrudan bu veri etkileyecektir.

Çin engel olur mu ?

Aslına bakarsak bu durumu bahane olarak düşünüyoruz. Doğru. Dünyanın en büyük ikinci ekonomisine dair alınan kararlar her zaman önemli olacaktır ancak, gelen veriler de ortada. Yellen ve Fischer Bullard üçlüsü 2015 yılında faiz artırımına gideceklerini belirtti. Arada Kocherlakota gibi üyeler de Dolar’ın ateşini söndürdü. Bu ay neredeyse tüm MB’ları aynı yoldan gidiyorlar. Sözlü yönlendirmeler fiyatlanmaların en büyük sebebiydi. Çin’in büyüme sorunu, haliyle tüm küresel ekonomilerin birbirleriyle olan ticaret dengelerini gözetirsek, tüm ekonomilerin büyümeme sorununa dönüşebilir. Bunun dışında devalüasyon kararı sonrası hızlı değer kazanabilecek Dolar, FED’in gözünü korkutuyor. Çünkü Dolar’da yaşanan değerlenmenin göz önünde bulunması ABD ihracatını olumsuz etkilerken, FED’in faiz artırımıyla beraber istenilenden daha hızlı güçlenen bir Dolar görebiliriz. Bu da ABD ekonomisi için en büyük risk olarak karşımıza çıkabilir. Bu doğrultu FED,  büyük bir risk olarak görülen bu durumun Çin ekonomisindeki zayıflıkların düzelmesiyle risklerin azalabileceğini de göz önünde bulundurabilir.

Senaryolar ne yönde ?

ABD’nin Eylül ayında faiz artırımına gidebileceğine dair belli başlı senaryolar var.

  • Bu senaryolardan başlıcaları, Eylül ayında yüzde 0.1’lik artış yapılıp, piyasadaki riskler göz önünde bulundurulabilir. Bu yüzden yavaş bir giriş yapılabilir.
  • FED yüzde 0.25 ile başlayıp, piyasayı sallayabilir.
  • FED Eylül ayını pas geçip, Aralık ayına dair sinyalleri izleyeceğiz diyebilir. Bu senaryoda Aralık ayında yüzde 0.25’lik faiz artışı işaret edilip, piyasanın nabzı yoklanabilir.
  • Eylül ayı pas geçilip Aralık ayı için verilere odaklandık denilebilir.
  • Bu yıl geçti 2016 ilk çeyrek bekleniyor denilebilir.

Her senaryoya açık olan 17 Eylül akşamı için TÜFE rakamlarının çok önemli olduğunu hatırlatalım. İyi gelebilecek bir rakamın beklentileri karşılaması ilk ve ikinci senaryoyu ortaya çıkarabilir. Ama FED, daha temkinli bir duruş gösterecektir diye düşünüyoruz. Çünkü yapı olarak daha puslu ve sakin davranmayı daha çok tercih ediyor. Özellikle Yellen adeta ‘MonaLisa’ gibi. Ona bakınca içimizi bin bir farklı düşünce kaplıyor. Yapacağı konuşma ve basın toplantısındaki görüşlerine  önem verme taraftarıyız.

 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir