‘Kovid’ enflasyonuna karşı ortak strateji

İster G20, ister Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD), küresel ölçekte yükselen enflasyon öncelikli gündem maddelerinden birisini oluşturmakta. ABD’nin 2000-2020 arası ortalama yıllıklandırılmış enflasyonunun yüzde 2.1 olduğunu dikkate aldığımızda, 2010 yılından bu yana yıllıklandırılmış bazda hesaplanmakta olan Üretici Fiyatları Endeksi’nin (ÜFE), 2010 yılından bu yana ki en yüksek seviyesi olarak, geçtiğimiz ağustosta yüzde 8.3’e, yani 20 yıllık ortalamanın 4 katına ulaşması, hiç şüphesiz ki mercek altına yatırılıyor. Başta Avrupa, ‘Kovid-19’ küresel virüs salgınının sebep olduğu üretim ve tedarik dengesizlikleri ile, küresel ölçekte dahi fahiş fiyatla haksız ekonomik kazanç elde etme arayışları yaygınlaşmış durumda.

Öyle ki, Letonya Merkez Bankası Başkanı ve Avrupa Merkez Bankası (ECB) Yönetim Konseyi Üyesi Martins Kazaks, istikrarlı ekonomik toparlanma, tedarik zincirindeki sıkıntıların devam etmesi ve beklentilerdeki artış nedeniyle Euro Bölgesi enflasyonunun tahmin edilenden daha yüksek seyredebileceğini geçtiğimiz cuma günü tekrarlamış durumda. Euro Bölgesi’nde Ağustos’ta enflasyon yüzde 3’le son 10 yılın en hızlı artışını kaydetmiş olsa da, başta Başkan Kazaks, uzmanlar küresel pandemi olumsuz bir sürpriz yapıp toparlanmayı tekrar sekteye uğratmaz ise, ekonomik çarklarının hızlanması nedeniyle. enflasyon görünümünün bir miktar daha yukarı seyredeceğini hatırlatıyor.

Yazının devamı için TIKLAYINIZ!