İklim mücadelesi ve yenilenebilir enerji

Dünya ekonomisini ve küresel ticareti önümüzdeki 10 yıl derinden etkileyecek mega trendlere baktığımızda, ‘dijitalleşme’ hiç şüphesiz ki 1. öncelikli gündem maddesi olarak öne çıkıyor. Küresel tedarik zincirlerinde ‘kaynak çeşitlendirmesi’, yükselen ‘yeni orta sınıf’, ‘kentleşme’ ve ülke ekonomilerinden çok, dünya ekonomisinin geleceğini sırtlayacak 50 öncelikli mega kent hiç şüphesiz dünyanın önde gelen ekonomilerinin başkentlerinde de, uluslararası kuruluşların ajandasında da öncelikli gündem maddesini oluşturmakta. Ancak, tüm bu başlıklar arasında bir önemli gündem maddesi var ki, önümüzdeki 10 yıl en az ‘dijitalleşme’ kadar ön planda olacak: ‘Sıfır Karbon Dünyası’.

‘Sıfır Karbon Dünyası’ başlığı altında en önemli temel alt başlık ise ‘enerji dönüşümü’. Önümüzdeki 10 yıl, fosil yakıt bazlı enerji teknolojilerinden ve alt yapısından, yenilenebilir enerji bazlı enerji teknolojileri ve alt yapısına büyük bir dönüşüm hız kazanacak. Türkiye’nin yenilenebilir enerji alanındaki imkan ve kabiliyetleri konusunda geniş bir farkındalık oluşturmak, Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanlığı’mızın geniş kapsamlı proje ve stratejilerine akademik alanda katkıda bulunmak adına, Yenilenebilir Enerji Araştırmaları Derneği’ni (YENADER) kurduğumuzda, en önemli mücadele alanlarından birisi, fosil yakıt bazlı ekonominin ‘algı operatörleri’nin yenilenebilir enerji alanında ‘rüzgar’ ve ‘jeotermal’e karşı yürüttükleri ‘manipülasyon’ları bertaraf etmekti; deli saçması ‘şehir efsaneleri’ni deşifre etmekti.

Yazının devamı için TIKLAYINIZ!