Haftalık Borsa Yorumları – (8-12 Şubat 2021)

Borsada tepki alımları direnç seviyelerini henüz geçebilmiş değil. Gösterge tahvil faiz oranlarında ise yatay seyir döviz kurlarında ise düşüş eğilimleri korunuyor.

Piyasalarda düşük faiz ve bol likiditeye bağlı olumlu hava devam ediyor. İyimserliğin en belirgin olduğu yatırım araçlarının başında borsalar geliyor. Son olarak ABD’nin yeni başkanı Joe Biden’in açıkladığı 1.9 trilyon dolarlık mali teşvik paketi borsalardaki çıkışa yeniden ivme kazandırdı. Dış borsalardaki yükseliş doğal olarak iç piyasalara da yansıyor. Borsa İstanbul, geçtiğimiz günlerde görülen kâr satışlarıyla uzaklaştığı zirve seviyesine tekrar yaklaşmaya başladı. Döviz kurlarında devam eden düşüş eğilimi bu görünüme destek verdi. Gösterge tahvil faizi de yüzde 15 seviyesinin altında yatay seyrini koruyor. Borsacı deyimiyle “yatırımcının en iyi dostu olan trend” olduğuna göre trendler korunuyor. Çıkış trendinin doksan dereceye yaklaşan açısı ve süresini dikkate aldığımızda zirve seviyelerine yaklaştıkça kâr satış denemelerini normal karşılamak gerekir. Ancak aynı zamanda dikkatle izlenmesi gereken bir durum olduğunun notunu da düşmek lazım. Olumlu gelişmelerin belli ölçüde fiyatlanması yanında teşvik paketleri dışında piyasaları taşıyacak yeni beklenti ve gündem oluşturmakta zorluk yaşanıyor. Reel ekonomiler salgın hastalık nedeniyle sıkıntılı bir süreç yaşarken borsaları bu noktaya taşıyan ana etkenlerden birinin “alternatifsizlik” olduğu bilinen bir durum. Türkiye özelinde bakılacak olunursa yüksek faiz henüz borsa için ciddi bir alternatif oluşturmuş görülmüyor. Hisse senetlerindeki getiriler bu aşamada daha yüksek. TCMB’nin yüksek faiz ve parasal sıkılaştırma politikasına piyasaların yaklaşımı ve tepkisi olumlu. Bu durum döviz kurlarında olduğu kadar Borsa İstanbul’da da kendini hissettiriyor. Yükselen faiz oranları enflasyon karşısında artı faiz sunmakla birlikte TL’ye cazibe kazandırmaya başlamış görülüyor. 29 Ocak haftasında bankalardaki döviz mevduatlarında görülen bir milyar dolarlık çözülme bu yönde bir sinyal olarak alınabilir. Sıcak para girişleri yanında döviz mevduatındaki azalma ile birlikte döviz kurlarındaki düşüşün ivme kazanması kayda değer bir durum. Ancak devamının gelmesi gerekecek. Döviz kurlarında daha kalıcı düşüşler için döviz mevduatındaki çözülme bir hafta ile sınırlı kalmamalı. Bir diğer gelişme yine aynı hafta yurtdışı yerleşiklerin 493 milyon dolarlık hisse satışına karşılık tahvil bonoda (DİBS) 418 milyon dolarlık alım yapmaları faizdeki yükselişin yansımaları olarak görülebilir. Ocak ayı enflasyonu beklentilerin biraz üzerinde gerçekleşti. Döviz kurlarındaki sakin seyri de dikkate aldığımızda bu durum TCMB’nin faiz kararını etkilemesi zor. Döviz kurlarındaki düşüş ve uygulanan parasal sıkılaştırma henüz enflasyon üzerinde etkisini göstermiş değil. Kısa bir kâr satışının ardından ABD ve Almanya borsaları başta olmak üzere dış borsalar tekrar zirve seviyelerini test ediyor. Borsa İstanbul için yeni zirve oluşumları için dış borsalar referans olmaya devam edecek. Piyasalarda olumlu hava korunuyor.

Endekste çıkış hareketi devam ediyor. İlk destekler 1.510-1.500 seviyelerinde. Bu seviyenin üzerinde çıkış trendi korunabilir. Aksi takdirde sonraki destek noktaları 1.400 ve 1.350 seviyelerinde. İlk dirençler ise 1.550 ve 1.580 seviyelerinde. 1.580 zirve olması açısından daha önemli. Bu seviyelere hareketlenmelerde kâr satışları görülebilir. Sonraki direnç ise 1.600 seviyesinde görülüyor. Endekste kâr satış denemelerine rağmen çıkış hareketi gücünü koruyor.