Haftalık Borsa Yorumları – (27 Eylül – 1 Ekim 2021)

Piyasalarda merkez bankası kararları fiyatlanıyor.

ABD Merkez Bankası (Fed), geçtiğimiz Çarşamba günkü toplantısında beklendiği üzere faiz değişimine gitmedi. Faiz sabit kalırken Fed Başkanı Powell’ın açıklamalarına odaklanıldı. Tahvil alımlarının seyrine ilişkin açıklamalar bekleniyordu. Bu yönde ileriye yönelik bir yol haritası şekillenirken tahvil alımlarının azaltılmasının faiz artırımı anlamına gelmeyeceği vurgusu tekrarlandı. Yapılan açıklamalardan Kasım toplantısında kararın verileceği ve 2022 ortasında ise sürecin tamamlanacağı şeklinde bir takvim ortaya çıktı. Ayrıca Fed üyelerinin çoğunluğu 2022 sonuna doğru faiz artırımı bekliyor. Kararın Kasım toplantısında verileceği ve tahvil alımlarının başlayabileceği beklentisine dış borsaların tepkisi yükseliş yönünde olurken ABD dolarında değerlenme, ABD 10 yıllık bono faizinde yükseliş ve bu gelişmelere bağlı olarak altın fiyatında düşüş görüldü. Fed’in bu kararı alması dış finansman ihtiyacındaki Türkiye’nin de dahil olduğu gelişen piyasalar açısından olumsuz bir gelişme. Bir süredir bazı gelişen ülkeler Fed politika değişimine karşı pozisyon alıyor. Rusya beş kez üst üste faiz artırırken yükselen enflasyonun da etkisiyle tekrar faiz artırımına hazırlanıyor. Brezilya Merkez Bankası art arda üçüncü kez olmak üzere geçen hafta bir puanlık faiz artırımına gitti. Ekim’de tekrar faiz artışı sinyali verdi. ABD’de tahvil faizlerinin yükselmesi sıcak para akışı açısından gelişen ülke piyasaları için istenen bir durum değil. Ayrıca yüksek faiz borsalar için önemli bir alternatif. Para musluklarının kısılması ve faizdeki yükseliş, risk iştahının korunmasını zorlaştıracak bir gelişme olabilir. Henüz bu olasılılık çok fazla fiyatlamalara girmiş değil.

TCMB’nin sürpriz faiz indirimi iç piyasalar tarafından yoğun bir şekilde fiyatlamaya konu oldu. TCMB Başkanı Şahap Kavcıoğlu’nun birkaç hafta önce “çekirdek ve beklenen enflasyonunun baz alınacağı” vurgusuyla faiz indirimi için bir alan açtığı kabul edilmişti. Buna rağmen Fed toplantısı sonrası yapılan açıklamalar, gelişen ülkelerden gelen faiz artırım haberleri ve yüksek enflasyon gibi nedenlerle beklenti daha çok faizin sabit bırakılması yönündeydi. Ayrıca, geçmiş toplantı metinlerinde yer alan enflasyon üzerinde faiz ve parasal sıkılaştırma vurguları son metinde yer almadı. Bu durum TCMB’nin para politikasının ciddi bir değişime uğradığını, parasal sıkılaştırma modelinden vazgeçildiğini gösteriyor. Kasım ayındaki toplantı için de farklı beklentiler oluşmaya başladı. Citi, JP Morgan, Bank of America, Morgan Stanley ve Barclays gibi yabancı kurumlar faiz indirimini sürpriz bulurlarken bazıları faiz indiriminin devamını beklediklerini açıkladılar. Barclays, Sene sonunda faizin yüzde 15 olmasını beklerken BofA, 150 baz puan daha indirim bekliyoruz açıklamasında bulundu. Morgan Stanley ise Kasım toplantısında 50 baz puanlık indirim bekliyor. Faiz indirimini sürpriz olarak karşılayıp devamını beklemek çelişki gibi görülse de bu durum TCMB’nin parasal sıkılaştırma yerine gevşek para politikasına geçişle yani model değişikliğiyle izah edilebilir.

Çin’in ikinci büyük emlak şirketi Evergrande ile ilgili belirsizlik sürüyor. Şirketin tahvil ve ticari ödemelerini yapamadığı yönünde haberler geçerken yeniden yapılandırma planı ve Çin merkez bankasının ek fonlama yapması piyasalara olumsuz etkilerini sınırlandırmış durumda. Temerrüt olasılığı sürmekle birlikte bu yöndeki tedirginlik korunuyor.

Son dönemde açıklanan ekonomik veriler küresel ekonomideki toparlanmanın ivme kaybettiği izlenimini veriyor. Ayrıca Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ABD dönüşünde ABD ile ilişkiler hakkında yaptığı açıklamalar sonrası daha çok önem atfedilen Rusya Devlet Başkanı Putin ile yapacağı görüşme yakından izlenecek. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın gıda fiyatları için marketler ile ilgili yaptığı açıklama ise Borsa İstanbul’da sektör hisselerindeki fiyatlamalarla karşılık buldu. Piyasalarda zayıf piyasa koşulları sürüyor.