Haftalık Borsa Yorumları – (26-30 Temmuz 2021)

Bayram tatili sonrası iç piyasalarda işlemeler bugün başlıyor. İç piyasalar kapalıyken dış borsalar dalgalı bir seyir izledi. Delta varyantına bağlı vaka artışları ABD ve Almanya başta olmak üzere dış borsalarda sert düşüşleri beraberinde getirdi. Kısıtlama ve buna bağlı olarak küresel ekonomideki toparlanma yavaşlayabilir endişeleri öne çıktı. ABD ve Almanya borsaları sert düşüş gösterirken haftanın kapanışına doğru kayıplar geri alındı. Diğer yandan ABD 10 yıllık bono faiz oranında yine benzer bir görünüm vardı. Ancak kısa süre içinde yüzde 1.13 seviyesine çekilip tekrar yüzde 1.30 seviyesinin üzerini test etmesi oldukça dikkat çekici. Daha sonra ise tekrar 1.30 seviyesinin altına geriledi. Kısa süredeki volatilite dikkat çekti. Yükselen enflasyona rağmen güvenli liman arayışına bağlı gelen talep faizi baskılamış görülüyor. Hatırlanırsa haziran enflasyonu yüzde 5.4 olarak gerçekleşirken Fed faiz oranı yüzde 0.25 seviyesinde bulunuyor. Enflasyon faiz makası oldukça açılmış durumda. Bu durum uzun zaman sürdürülemez görülse de halen geçerliliğini koruyor. ABD doları ise değerlenmeye devam ediyor. Dolar Endeksi geçen hafta 93.19 seviyesini test ettikten sonra 93.00 seviyesinin altına biraz geriledi. Diğer yandan petrol fiyatlarında gerileme var. Pandemide vaka sayılarının yeniden artmaya başlamasının yanı sıra OPEC+ grubunun ağustos itibarıyla petrol üretimlerini 400 bin varil artırma kararı fiyatı aşağıya çekmeye başladı. Altın fiyatı ise ABD tahvil faizi ve ABD dolarının seyrine göre 1.800 dolar civarında dalgalanıyor. Piyasaların yakından takip ettiği verilerden biri olan ABD haftalık işsizlik başvuruları tekrar artışa geçti. 17 Temmuz ile biten haftada 419 bin olarak açıklandı. Bu son iki ayın en yüksek verisi. ABD ekonomisindeki güçlü toparlanmanın zayıfladığını söylemek için bu data tek başına bir ölçü olmaz. İstihdam, büyüme, enflasyon gibi başka veriler de önemli olacak.

Dış piyasaların kısa bir dalgalanma yaşayıp tekrar kayıpların telafi edilmesinde öncü merkez bankalarından gelen destekleyici mesajların katkısı var. Gerek ABD Merkez Bankası (Fed), gerekse Avrupa Merkez Bankası para politikalarında bu aşamada değişiklik görülmüyor. En azından bir süre daha mevcut politikaların korunacağı mesajları her fırsatta veriliyor. Bu durum piyasalar için önemli bir referans. 22 Temmuz Avrupa Merkez Bankası toplantısında beklendiği üzere faiz ve politika değişimine gidilmedi, enflasyon hedeflerine ulaşana kadar para politikası çerçevesinin korunacağını açıklandı. Ayrıca, varlık alım programının aylık miktarında bir değişiklik olmayacağı vurgulandı. Başkan Christine Lagarde, “Euro bölgesindeki toparlanma devam ediyor fakat pandeminin gölgesi hala üzerimizde” dedi. Geçtiğimiz günlerde 22 Temmuz toplantısında bir politika değişikliği için sinyal gelebilir türünden açıklamalar vardı. Bu yönde bir gelişme görülmemesi piyasalar açısından biraz rahatlama getirmiş görülüyor. Fed Başkanı Powell’dan da benzer açıklamalar gelmişti. Yükselen enflasyon ve ekonomilerdeki ısınma ile birlikte geçtiğimiz Fed toplantılarından sonra erken parasal sıkılaştırma gündemde öne çıkmıştı. Pandeminin mutasyona uğrayarak vaka sayılarını artırması, bunun kısıtlama tedbirlerini yeniden gündeme getirmesi acaba ekonomi üzerinde yavaşlatıcı bir etkiye neden olur mu? Bu durumda erken parasal sıkılaştırma veya faiz artırımları biraz daha ileriki tarihlere ötelenir mi? Bunu zamanla göreceğiz. Delta varyantı konusu ekonomik gündemin bir parçası haline gelmiş durumda. Vaka sayılarındaki artış veya gerilemeler piyasalarda karşılık buluyor. Dış borsalardaki iyimserliğin açılışta iç piyasalara da olumlu yansıması muhtemeldir.