Haftalık Borsa Yorumları – (20-24 Eylül 2021)

Gündem bu hafta piyasalarda merkez bankaları ağırlıklı olacak. 22 Eylül’de ABD, Çin, Japonya, İngiltere, 23 Eylül’de ise Türkiye, Brezilya, G.Afrika olmak üzere birçok merkez bankası toplantısı var. Piyasaların özellikle odaklanacağı iki toplantı perşembe günkü Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) ve çarşamba günkü ABD Merkez Bankası (Fed) toplantıları olacak. Dış piyasalar Fed’in tahvil alımlarının azaltıp azaltmayacağı kararını izleyecek. Piyasa beklentisi ağırlıklı olarak tahvil alımlarının azaltılması (tapering) yönünde bir karar çıkmayacağı yönünde. Ancak toplantı sonrası yapılacak açıklamalarda ileriye yönelik bir değişiklik sinyali olacak mı noktasında yoğunlaşılmış durumda. ABD ağustos TÜFE verisi yıllıkta yüzde 5.3’e gerilerken aylık bazda beklentilerin altında kalması ve ABD tarım dışı istihdam artışının ağustosta 235 bin seviyesine gerilemesi (temmuzda 943 bin idi) Fed’in bu toplantıda herhangi bir karar çıkmaması olasılığını artırmıştı. Fakat geçen Perşembe ABD perakende satışlarının beklentilerin oldukça üzerinde gelmesi bu beklentiyi biraz zayıflatmış görülüyor Verinin açıklanması sonrası ABD dolarının değer kazanarak 93.00 seviyesinin geçmesi ve ABD 10 yıllık bono faiz oranının yüzde 1.38’e yükselmesi 22 Eylül için varlık azaltma kararı bekleyenlerin sayısını artırmış görünüyor. Fiyatlamalar da bunu gösteriyor. Dış piyasalardaki bu gelişmeler döviz kurları başta olmak üzere iç piyasalara da yansıdı. Fed toplantısı için ağır basan olasılık her ne kadar yeni bir karar çıkmayacağı yönünde olsa da piyasalar toplantı sonuçları konusunda bölünmüş durumda. Bir karar çıkmazsa ve güvercin tonda açıklamalar gelirse bu olumlu algılanır, tahvil alımlarının azaltılması kararı veya bu yönde bir sinyale ise olumsuz bir piyasa tepki beklenebilir. Dış piyasalardaki görünüm temkinli bir bekleyişi gösteriyor.

Fed toplantısının ardından TCMB toplantısı var. Fed kararları ne ölçüde referans olacak orası tartışılır ama toplantıya ilişkin beklentiler TCMB Başkanı Şahap Kavcıoğlu’nın “çekirdek enflasyonu” vurgusuyla değişti. TÜFE baz alınarak enflasyonun üzerinde faiz söylemi yerine ağustosta yüzde 16.76 olan çekirdek enflasyon vurgusu gelince piyasalar bunu faiz indirim hazırlığı olarak yorumladı. Bunu en bariz şekilde döviz kurlarındaki yükselişte ve gösterge tahvil bono faiz oranındaki düşüşte görmemiz mümkün. TCMB faizi sabit bırakırsa döviz kurlarında geri çekilme, faiz indiriminde ise yukarı yönlü bir hareket olasılığı söz konusu.

ABD 10 yıllık bono faiz oranındaki yükseliş ile ABD dolarındaki değerlenme altın fiyatına sert düşüş olarak yansıdı. 1.750 doların altını test eden ons fiyatı tekrar bu seviyenin üzerine zayıf bir atak yapsa da 1.750 seviyelerinde denge bulmaya çalışıyor. Fed toplantısı birçok yatırım aracı için olduğu kadar altın fiyatı için de önemli olacak. Diğer yandan enerji emtialarını (petrol, doğalgaz) hariç tutarsak değerli metaller (altın, gümüş) dahil emtia fiyatlarında zayıflama var. Gerçi Cuma günü enerji emtialarında da yükseliş sonrası kâr satışları şeklinde bir gerileme de yaşandı. Fed’in tahvil alımlarının azaltma olasılığının etkileri dışında küresel ölçekte ekonomik verilerde bir ivme kaybı var. Çin piyasalarında ise mali zorluk ve borç sorunu yaşayan ülkenin ikinci büyük emlak şirketi Evergrande ile ilgili gelişmelerin etkisi sürüyor.

Bankalardaki döviz mevduat artışı 10 eylül ile biten haftada 238 milyar dolarda kaldı. Diğer yandan aynı yüksek faiz etkisiyle sıcak para girişleri tahvil bonoyu tercih etmiş görülüyor. Hisse senetlerinden 52 milyon dolar çıkış, buna karşılık tahvil bonoya 325 milyon dolarlık giriş söz konusu. TCMB brüt rezervlerinde ise artış sürüyor. 10 Eylül haftasında önceki haftaya göre 1 milyar dolarlık artış ile brüt rezervler 120 milyar doları geçti. Geçen hafta bankaların yabancı para mevduatlarında zorunlu karşılıklarda bazı vadelerdeki iki puanlık artış ile rezerve 3.4 milyar dolar ilave sağlandı. Ayrıca reeskont kredilerinin 30 milyar dolara çıkarılması yine rezerv artışını destekleyecek bir gelişme. Son yıllarda yıllık 20 milyar doların üzerinde reeskont kredilerinden rezervlere bir katkı söz konusu. Rezerv biriktirme operasyonları devam ediyor. Piyasalara bu hafta dalgalı bir seyir hakim olabilir.