Haftalık Borsa Yorumları – (17-21 Mayıs 2021)

Piyasaların gündeminde ABD enflasyon verileri var. ABD’de nisan ayında TÜFE ve ÜFE’nin beklentilerin üzerinde gelmesi piyasaları dalgalandırdı. Geçtiğimiz günlerde ABD Merkez Bankası(Fed) kaynaklı açıklamalarda, enflasyonun yüzde 3 seviyesini aşabileceği, bunun geçici olacağı, enflasyon ile mücadele edecek araçlarının bulunduğu ve endişeye mahal olmayacağı gibi söylemler vurgulanmıştı. Düşük faiz, ardı ardına teşvik paketleri bol likidite ve parasal genişleme politikaları, ekonomilerdeki toparlanmaya bağlı güçlü ekonomik veriler ve yükselişini sürdüren emtia fiyatlarını dikkate alırsak enflasyonda gelinen nokta çok da sürpriz değil. Enflasyonu yükseltecek bir çok faktör bir araya gelmişti. Enflasyon verileri piyasaları oldukça gerdi. Fed’den, beklentileri aşan enflasyon konusunda ilk açıklamalar geldi. Fed Başkan Yardımcısı Richard Clarida, enflasyonu kontrol etmek için adım atmaktan çekinmeyeceklerini ifade etti. Bu açıklamalar piyasaları biraz sakinleştirdi ve dengeledi. ABD 10 yıllık bono faiz oranı geri çekildi, altın tekrar yükselmeye başladı, piyasalarda volatiliteyi gösteren VIX Endeksi (korku) geriledi, ABD doları değer kaybederken euro değer kazandı. Ayrıca ABD ve Almanya başta olmak üzere dış borsalarda tepki yükselişleri görüldü. Şimdi piyasalar Fed başkan yardımcısının kastettiği adımların ne olabileceğini tartışmaya başladı. Birkaç hafta önce ABD Hazine Bakanı Yellen, sonradan düzelttiği konuşmasında,“hükümet harcamaları nedeniyle ekonominin aşırı ısınmasını önlemek için faiz oranlarının biraz artması gerekebileceğini” söylemişti. Faiz artırımı mı, tahvil alımlarının azaltılıp parasal genişlemeyi yavaşlatarak beklenenden daha erken bir parasal sıkılaştırma mı yapılır? Bunu zamanla görebileceğiz. Hatırlanacağı üzere ABD’nin yeni başkanı Biden seçimi kazandıktan sonra ardı ardına teşvik ve destek paketleri açıklamıştı. Bu açıdan bir hamle yapmadan biraz daha beklemeleri ve gözlem yapmaları daha olası görülüyor. Fed, enflasyonda olası yükselişi geçici göreceğini açıklamıştı. Ancak enflasyonun kısa zamanda düşmesi de zor görülüyor. Fed Başkan Yardımcısı Richard Clarida; Pandemi sürecinden sonra ABD ekonomisinin yeniden açılmasıyla bazı dengesizliklerin söz konusu olabileceğini, bu dengesizliklerin fiyatlar üzerinde baskı oluşturabileceğini, ekonomide bastırılmış bir talep olduğunu ve arzın bu talep seviyesini karşılayacak seviyeye gelmesinin zaman alacağını söyledi.

ABD kaynaklı son gelişmelerin diğer piyasalara etkileri yakından izleniyor. ABD’de tahvil bono faiz oranlarının yükselmesi ABD sermayesinin anavatanına geri döneceği, gelişen ülke piyasaları başta olmak üzere diğer ülkelerden para çıkışı gibi endişeleri tetikliyor. ABD’deki enflasyon ve faizdeki yükselişe piyasalar bir fiyatlama refleksiyle tepki verse de para hareketleri zaman alabilir. Fiyatlamalar bu aşamada daha çok beklentiler üzerinden gerçekleşiyor. ABD faiz oranları, dış finansman ihtiyacındaki Türkiye için özellikle kur geçişkenliği açısından enflasyon ve TCMB faiz kararları başta olmak üzere makro ekonomik veriler açısından önemli. Dış piyasaların ABD enflasyon öncesi eksenlerini tekrar yakalaması ve sakinleşmesi bayram tatili dönüşü iç piyasalar için önemli bir referans olacaktır.