Borsada kâr satışlarıyla birlikte çıkış hareketi devam ederken hisse bazlı hareketlilik öne çıkmış durumda. Döviz kurlarında tepki yükselişi devam ediyor.
Piyasalarda olumlu hava sürmekle birlikte Fed toplantısı sonrası etkisini kaybetmeye başladı. Koronavirüs vakalarındaki artış eğilimi ve salgında ikinci dalga riski, Fed’in ekonomik toparlanmanın kolay olmayacağı yönündeki değerlendirmeler dış borsalara kâr satışları olarak yansıdı. Buna karşılık gereken desteğin verilmeye devam edileceği vurgusu ve faiz oranının 2022’ye kadar sıfıra yakın bırakacağı öngörüleri de var. Riskler gerek Dünya Sağlık Örgütü gerekse Fed ve IMF, yatırım bankalarıyla kredi derecelendirme kuruluşları tarafından daha önceleri de vurgulanıyordu. Ancak bu yönde piyasalar duyarsızdı. Borsalarda oluşan ciddi primler için kâr satışlarına bahane oluşturdu. Diğer yandan düşük faiz ve bol likiditenin devam edecek olması orta ve uzun vade piyasaları destekleyecek bir görünüm. ABD Hazine Bakanı Mnuchin’in Koronavirüs salgınında ikinci dalga endişelerine ilişkin sanki “mala geleceğine cana gelsin” der gibi “ekonomiyi yeniden durdurmak daha büyük zararlara neden olur, ekonomiyi yeniden durduramayız” yönündeki açıklaması Fed açıklamalarının borsalardaki tahribatını biraz azalttı. İç gündemde makroekonomik veriler yakından izleniyor. Geçen hafta açıklanan işsizlik ve cari denge verileri yakından izlendi. Türkiye’de cari açık ile ekonomideki büyüme verileri arasında genelde doğru bir orantılıdır. Ekonomi büyürken cari açık da büyür, küçülürken cari açık gerilerdi. Koronavirüse bağlı olarak ekonomideki durgunluk ile bu dönem bu işleyiş bozulmuş görülüyor. Açıklanan Nisan verilerine göre ekonomi yavaşlarken son iki aydır cari açık yükseliyor. Artış sürerse döviz kurların üzerindeki etkileri ayrıca izlemek gerekecek. TCMB verilerine göre, 5 Haziran haftasında yabancı işlemlerinde hisse senetlerinde 15 milyon dolarlık çıkışa karşılık tahvil bonoda (DİBS) 119 milyon dolarlık giriş söz konusu. Nette 104 milyon dolarlık sıcak para girişi gerçekleşti. Bu gelişmede küresel piyasalarda, Türkiye’nin de yer aldığı gelişen ülke piyasalarına olan ilginin etkisini dikkate almak gerekir. Borsada yükselişe rağmen yabancı takas saklama oranı yüzde 52 seviyelerinde seyrediyor, yerli alıcılar etkili olmaya devam ediyor. Düşük faiz yerli yatırımcıyı borsaya çekmiş durumda. Piyasalarda olumlu havayı koruma çabası sürerken yorgunluk sinyalleri de gelmeye devam ediyor.
Endekste yükseliş trendi devam ediyor. İlk destek 107.800 ve 106.500-105.500 seviyesinde. 106.500-105.500 daha önemli. Sonraki destekler 104.000-103.400 seviyelerinde bulunuyor. İlk direnç ise 111.000 seviyesinde bulunuyor. Bu seviyelerde satışlar görülebilir. Sonraki direnç seviyeleri 113.000-115.000 olarak görülüyor. Endekste yükseliş denemeleri kâr satışlarıyla karşılaşabilir.