‘Güçlendirilmiş mali disiplin’le küresel itibar

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın pazartesi günü kritik önemdeki başlıkları açıklamaya başladığı ve gelecek hafta çok daha kapsamlı detayları ekonomi çevreleri ve kamuoyu ile paylaşılacak olan ‘ekonomik reform’ adımları, AK Parti’nin 19 yıllık iktidarının ekonomi alanındaki en ‘altın yaldızlı’ başarılarından birisi olan ‘mali disiplin’ duruşunun daha da tahkim edilmesini, daha da perçinlenmesini hedefliyor. Çünkü, küresel ekonomik sistemin tarihinin en zorlu mücadelelerinden birisini ortaya koyduğu küresel virüs salgınıyla mücadele süreci, gerek G20 ülkeleri, gerek Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD) üyesi ülkeler açısından ağır kamu dengesi kırılmalarını, hayli yüksek bütçe açığı sorunlarını ve daha da ağırlaşan kamu borç stoku rakamlarını beraberinde getirdi.

Uluslararası Para Fonu’nun (IMF) toparladığı veriler, 2020 yılında ülkelerin küresel virüs salgınının etkilerini azaltmak amacıyla gerçekleştirdikleri kamu yardımlarının 14 trilyon dolara ulaştığını; bu derece dev bir desteğin kamu gelirleriyle karşılanması mümkün olmadığından, küresel ölçekte kamu borcunun dünya GSYH’na oranının 2019’dan 2020’ye, sadece 1yılda yüzde 84’den yüzde 98’e fırladığına işaret ediyor. Avrupa Birliği’nin kamu borç stoku/GSYH oranı, Maastricht kriteri olarak yüzde 60’ı geçmemesi gereken bir oran olması gerekmesine rağmen, AB’nin ortalaması çoktan yüzde 90’a ulaşmış durumda. Bu oran Yunanistan için yüzde 200, İtalya için yüzde 154, Fransa için yüzde 117, Birleşik Krallık için yüzde 101 seviyesinde. Türkiye yüzde 42 ile, AB kriterinin yüzde 30, dünya ortalamasının ise yüzde 43 altında.

Yazının devamı için TIKLAYINIZ!