Global mali krizin ayak sesleri

Bir kaç gündür sosyal medyada yoktum, hemen dedikodular başlamış: “Berat Albayrak’la birlikte kitap yazıyorlar”. “Rahmetli Özal’ı öldürenler kaçırdı, bir daha izi bulunmaz”. “Covid’den geberdi, Türkiye bir illetten kurtuldu”. “Rockefeller çağırdı, yine Türkiye’ye kumpas hazırlıyorlar”. Yok be kankalar. Meşhur Aztek atasözünü hatırlarsınız: “Pudra şekeri burunda Kolombiya tankerinde durduğu gibi durmaz”. Ben pudra şekerinin üstüne biraz da pipoyla granüle şeker çekince hafiften bir “kendi içimde yolculuğa çıkmışım”, acile kaldırıp, lavman yaptılar, kendime geldim. Ama dersimi de aldım. Artık sadece fentanil ve meta-amfetamin gibi reçeteyle satılan ilaçlarla sinüslerimi tedavi edeceğim.

Geçirdiğim elim sağlık krizi esnasında kafam hep dünyanın her yerinden gelen mali krizi alametlerini inceleyip dosyalamakla meşguldu. Purda şekerinin bir özelliği de beyin damarlarınız patlayıp kalbiniz göğüs kafesinden fırlayıp kendi başına maraton koşmaya başlayıncaya kadar fevkalade hızlı, hatasız ve metodik şekilde çalışmanızı sağlamaktır. Genç bir kaynak ustasının sahip olması gereken en önemli beceri yani.

Açıkçası, mali krizi kimse tahmin edemez. Mali krizler herkesin korktuğu dönemlerde de vuku bulmaz. Fakat, Kindleberger, rahmetli Salih Neftçi Hocam, Hyman Minsky, Carmen Reinhard ve Kenneth Rogoff gibi devler bize takip edebilceğimiz bir “taksonomi”, yani sınıflandırma hediye etti. Nasıl hipertansiyon enfarktüs riskini artırır, ama her hipertansiyonu olan beyin kanaması geçirmezse, mali kriz taksonomisinde sayılan alametler çoğalınca, mali kriz ihtimali de yükselir, spor ve tuzu kesmek şarttır.

İşte öyle bir aşamadayız. Son aylarda 3 önemli vaka beni harbiden tırstırdı. Bunlardan ilki malum, Reddit adlı “çat” platformunda birleşen küçük yatırımcının bir çok hisse senedinde toplu işlem yapması. Koordine işlem tarafına takılmıyorum. Sağlam bir bilgi üzerine yapıldıkça, hiç sorun yok. Hatta, üzerinde çok açık pozisyon bulunan bir enstrümanda açıkçıları portakal gibi sıkmak için mal almak da meşru. Beni endişelendiren bu kadar çok sayıda küçük yatırımcının birikimlerini çok riskli bir alanda değerlendirmeleri. Daha 19cu Yüzyılda bir başka finans devi Bagehot (Fransız fırıncılık devi Le Baget’la karıştırılmasın) “Manav, hizmetçi ve ayakkabı boyacısı Borsa’ya girdiğinde, siz satıp kaçın” demişti.

Yazının devamı için TIKLAYINIZ!