Ekonomiyi zortlatan kısır döngü

Sonunda Dördüncü Kitabım “Türkiye niye kalkınamıyoruz?”u yazmaya başladım. Kitap bir sayfa ve tek cümle “Başkanlık Sistemsizliği”. Türkiye’nin bütün saygın kitapevleri ve pavyonlarında (tuvaletlerde) sadece TL150 artı ÖTV olarak satışa sunulacak.

Odin’e yemin etmiştim, bir süre saray ve AKP’yi eleştirmeyecektim, çünkü düşene vurmak Delikanlı’ya yakışmaz. Parti o kadar çabuk parçalandı ki, bayat un kurabiyesine benziyor.

Ama, “yeniden dengelendik, artık toparlanıyoruz, haydin gayret gardaşlar, biraz yüklenin seneye %5 büyüyeceğiz!” böbürlenmelerini duyunca kanım ekşiyor, kımıza benziyor. Büyüme filan yok. Ne zamana kadar yok derseniz, “Saray Kafası değişmedikçe yok” diye cevap veririm. Dikkat edin, Canımdan Çok Sevdiğim Başkanım Erdoğan, rol modelim Berat Albayrak Abim, hayatım boyunca oy verdiğim TEK parti olan A ve K ve P (artık 3 partiye bölündü) iktdidardan gitsin demiyorum. Büyümek için kafanın değişmesi lazım. Kafayı lobotomi yapmadan nasıl değiştireceğiz, onu da sıradaki makalede anlatırım, çünkü beynin bazı yerlerinde nöronlar 17 yıllık uykudan uyandı, çakıyor, ama daha aradaki kablo kopuk, kıvılcım üretemiyoruz.

Yazının devamı için TIKLAYINIZ!