Ekonomiye ‘güven’in 6 koşulu

‘Güvenilir’ bir ekonomi olmanın en temel kurallarından birisini ‘akıllı üretim becerisi’ne dayalı bir ‘sürdürülebilir’ büyüme ortamı oluşturmakta. ‘Sürdürülebilir büyüme’ için ‘enflasyon’u ve ‘cari açığı’ dizginlemeyi öncelikli şart koşmak ise, hangi kavramın ana fonksiyon, hangi kavramın türev, yani bağlı değişken olduğu konusunda bir zihin karışıklığı yaşandığına işarettir. Çünkü, fiyat istikrarı ‘sürdürülebilir büyüme’nin olmazsa olmaz koşulu değildir; önceliği de değildir. Esas, ülke ekonomisinin mal ve hizmet üretimini ‘yerli ve milli’ kaynaklarla gerçekleştirmesi ‘sürdürülebilir büyüme’de önemli bir ‘öncelik’tir.

Bir ülkenin mal ve hizmet üretimini artan bir tempoda ‘yerli-milli’ kaynaklarla, girdilerle gerçekleştirmesi, ithalata bağımlılığını azaltması, zaten ‘fiyat istikrarı’, yani enflasyonla mücadelede; ‘finansal istikrar’, yani cari açıkla mücadelede pozitif sonuç elde edilmesi adına kritik önemdedir. Yerli-milli hammadde, yerli-milli enerji, yerli-milli teknoloji, yerli-milli insan kaynağı ve yerli-milli tasarruflar. Türkiye, bu 5 temel alanda, Türkiye tarihinin en önemli mücadelesini, en önemli başarıları ortaya koyduğu ‘müstesna’ bir dönemden geçiyor. Her alanda ithalatı, dışa bağımlılığı azaltacak tarihi adımlar atılıyor. Tarım, imalat sanayi ve inşaat sektöründe, hizmetler sektöründe yerli girdilerin ağırlığını arttırarak, yeni nesil bir ‘Milli Ekonomi’nin inşası sürecini hızlandırmış durumdayız.

Yazının devamı için TIKLAYINIZ!